abd'nin louisiana eyaletinde bulunan, diğer abd şehirlerinden farklı bir atmosferi olan şehir. caz müziğin anavatanı. türkler için gitmesi zahmetli ve nispeten pahalı bir yer çünkü direkt uçuş yok. zaten tek bir türk bile görmediğim ilk yer oldu. meşhur fransız mahallesinin atmosferi ve mimarisi gerçekten güzel. ama orada tanıştığım kanadalı bir çiftin dediği gibi sadece adı fransız mahallesi kalmış. mimari dışında fransız kültürüne ait pek birşey yok gibi. bourbon caddesinde birçok mekanda günün çoğu saati canlı müzik var. gündüz veya gece herhangi bir bara girip amerikan country ya da caz tarzı bir grup dinleyebilmek gerçekten çok keyifli ve ilginç. ben bu kadar hareketli ve canlı bir cadde hayatımda görmedim. hani bizim tatil beldelerimizde hareketli sokakların başında "sokakta hayat var" yazıyor ya, o hayat buna göre bitkisel hayat. mekanlar daima müzikli, tabelalar ışıklı, cadde üstünde hep bir dans gösterisi yapan zenci gençler veya onlara eşlik eden zenci ablalar var. şubat ayında mardi gras adlı festival oluyormuş asıl cümbüş o zaman diyorlar. street car isimli tramvaya günlük biniş kartı sadece 3 dolar. yalnız bu street car makinistleri sanki akşamları caz grubunda solistlik yapıyorlarmış da, gündüz yarı zamanlı makinistlik yapıyorlarmış gibi. hepsinde bir ses bir gırtlak var ki vay be dedirtiyor. şehrin en kötü yanı leş gibi kokuyor sokaklar. gerçekten pisler. ırkçılık gibi olmasın ama zenci nüfusu şehrin genelinde yüksek oranda ve bazı yerler güvenli gözükmüyor. bana göre new orleans tam bir git gez eğlen ama orada yaşamayı aklından bile geçirme şehri.