en kısa tanımı din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı olarak yürütülmesidir.
bazı zamanlarda devleti yönetenlerce tanımlanan laiklik kavramı dinsizlik ile eşdeğer tutuldu. "devlet laik olamaz" gibi bir tanım ile devlet sanki soyut değil de somut bir varlıkmışçasına davranıldı. devlet kavramının içi boşaltıldı. oysa; atatürk'e göre laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir. bu düsturun içinin boşaltılması sonucunda millet hacı, hoca, molla ve softaların kucağına düşüp yalan yanlış bilgiler ile donatılıyor ne yazık ki.
zamanın ilerisindeki liderlerden yüzlerce yıl geriden bakanlara kalmak da ancak bize yakışırdı herhalde.