peter gabriel'ın, kendi ismini verdiği 1980 tarihli üçüncü albümünden, çok güzel, bir o kadar enteresan bir şarkı. alabama valilerinden george wallace'ın vuruluşunu anlatan, aslında valiyi vuran arthur bremer'ı, onun ağzından anlatan bir şarkı.
bremer, tek derdi ünlü olmak, hayatında ilk kez (tek kez bile olsa) ilk haber olmak isteyen bir sabıkalı. ve bunun için valiyi öldürmeye karar veriyor. aslında ilk richard nixon'ı hedefliyor, fakat bunun imkansızlığını görüşü sonrası hedef değiştiriyor. planlarını yaparken düşündüğü tek şey var. "mümkün olduğunca erken öldüreyim, sabah haberlerine yetişsin. kaç bülten konuşulursam o kadar iyi, hayatımın geri kalanı boyunca başka şansım olmayacak."
bremer, wallace'ı -fanatik bir seçmeni kılığında katıldığı- halka açık bir seçim konuşması esnasında, 15 mayıs 1972 günü vuruyor. dört kurşunun isabet ettiği wallace saldırıdan yaralı olarak kurtuluyor, fakat hayatının geriye kalan 23 yılını belden aşağısı felçli olarak yaşıyor.
bremer ise yakalanıp tutuklanarak 53 yıl hapis cezasına çarptırılıyor . hapisteyken tuttuğu 113 sayfalık günlüğü, kendisi hapisteyken "an assassin's diary" adıyla kitap olarak satışa sunuluyor. peter gabriel da, bremer'ın 1973 tarihli bu kitabından esinlenerek yazıyor şarkıyı.
koyu bir hristiyan olan vali george wallace, bremer'ın hapisteki yirmi beşinci yılında kendisine bir mektup yazarak, çektiği büyük fiziksel acılara rağmen onu affettiğini, hatta günahlarının affı için onun adına tanrıya her gece dua ettiğini, eğer kabul edecek olursa, onu ziyaret etmek istediğini, kendisiyle arkadaş olmak istediğini" söylüyor 1996'da. fakat bremer bu mektup ve çağrıya cevap vermiyor.
wallace bundan iki yıl sonra, 1998'de 79 yaşında hayatını kaybediyor.
arthur bremer ise cezasının 35 yılını çektikten sonra, 2007'de 57 yaşında şartlı tahliye ile hapisten çıkıyor.
şu anda 70 yaşında olan bremer, hayatına maryland'de devam ediyor.