1. bir sokak köpeğinin ortalama ömrü üç yıl. üç. bu ne demek? mevcut köpekler kısırlaştırılırsa, köpeklerin sokağa düşmesi engellenirse, bu sorun üç yılda ihmal edilebilir boyuta gelir demek.

    yazlıkta her sene köpeği oyuncak ya da bahçe mobilyası sanan öküzler köpek alıyor. karne hediyesi diye almış. bravo, hayvan sevgisini böyle öğreteceksin. canlıların heves geçene kadar tepilecek, şımarıklık objeleri olduğunu öğreterek. kendi kafasındaki doğa sevgisi de bu çünkü. bunlar "rahat yürüyemiyoruz" diye milli parklara daha fazla asfalt isyenler işte. kendi dışındaki herşey keyfinin nesnesi, yok olsun, o öyle seviyor.

    dönerken sokağa atıp gidiyorlar nerede hata yaptığını anlamayan garibanları. kasım dedin mi sürüler başlılıyor. yarısı aynı yıl telef oluyor. eve götürenlerin neredeyse hepsi seneye geldiğinde köpeksiz. kimbilir ne yaptı garibanı. barınağa verdim diye içini rahatlatan var.

    aslında basit adımları var:
    1- pet shoplarda kafes içinde köpek sergisinin ve satılmasının yasaklanması. lakin yetiştirme çiftliğinden ya da aileden bekleyip belgesini hazır eden, bunun için sıkıntıya giren insanların sokağa atma riski daha düşük

    2- hayvanları koruma kanununun sahiplere daha fazla sorumluluk yüklemesi. denetim ve ihbar sisteminin yükümlülüğe bağlanması

    3- şehirlerde, yetiştirme izni olmayan hayvan sahiplerine kısırlaştırma mecburiyeti. kısırlaştırma amelyatlarının ücretsiz hale getirilmesi.

    doğduğumdan beri sokak köpeği tartışılır. bin köpekten biri ısırsa olay olur, belediye zehirler, herkes konuşur. yirmi senede bu adımlar atılmadı. bu iş yedi kere çözülürdü.

    bu arada, büyük bir çöp problemi var. bu çözülmeden sokak hayvanlarının temizlenmesinin getireceği fare istilasını düşünmek bile istemiyorum.
    #167495 son kurtadam | 5 yıl önce
    0hayvan