1. Bu zamana kadar içtiğim en güzel şarap, Kayserili bir arkadaşımın babasının yaptığı ve yıllarca bağ evlerindeki karanlık depoda beklettiği şaraptı. Şans eseri oldu aslında. Üniversite yıllarımda arkadaşlarla toplandık. Oğlum sizin bağ evi yok mu gidelim birkaç gün kalır, keyfimize bakarız tarzında şeyler konuşuldu. Ev sahibi Arkadaş da onayı verince hemen Karar verildi. Etrafında hiç market vb olmadığı için de alkol dahil ne varsa yiyecek ve içecek çeşidi olarak, yükledik arabaya. İlk gün, götürdüklerimizi ve bahçeden taze taze kopardığımız sebzeleri kullanarak yemek, salata vb. yaptık. İkinci gün arkadaşın babası geldi, çeşitli bahçe işleri varmış. Dedi çocuklar şarap için, dedik olur. Adamcağız belindeki kemere taktığı deponun anahtarını bize bıraktı, akşama doğru ayrıldı yanımızdan. Gitmeden evvel de tarif etti. En alt raftakiler 5 yıldan fazladır dinleniyor, onlardan için diye...
    Nitekim dediğini yaptık, plastik salça bidonuna yapılmış şarabı yukarı çıkardık. Kırmızı eti pişirdik ve sofraya oturduk. İlk yudumu aldım, lezzetinden dünya ayaklarımın altından kaydı resmen. Hayatımda hiç o kadar güzel bir şarap içmemiştim. Her şeyiyle müthişti. Ne kötü bir tat bırakıyordu ağızda, ne boğaz yakıyordu. Alkollü ice tea içiyormuş gibiydik resmen. Ayrıca çok güzel de çakır yapıyordu. Daha sonraları o bağ evi uğrak noktamız oldu. Defalarca gittik. Üzerinden uzun zaman geçti, hâlâ benzer tatta bir şarap içemedim. Arkadaşımın babası da doktor yasakladığı için yaptıklarının hepsini dağıtmış ve yenilerini yapmıyormuş artık. Bir daha aynı tadı bulma ihtimali de kalmamış oldu bu sayede. Yani kuşkulu yaklaşmamak gerekiyor. İçtiğiniz ev yapımı şarap kötü ise, bütün ev yapımı şaraplar kötüdür tarzında bir söylemde bulunmak çok yanlış olur. Her işte olduğu gibi bunda da ustalık önemli. Sadece ustalık önemli, evet. Çünkü iyi usta, iyi malzeme seçer. İyi usta, özenerek yapar işini. Kötü bir ustaya en güzel malzemeleri verseniz ne fayda... değil mi?
    #150673 proct | 6 yıl önce
    0içki