bu başlık kişiye özel bir başlıktır
  1. bak b. ,
    biliyorum, o gün seni gaza getirecek şeyler söyledim, ama sen de beni biliyorsun. bu benim hayatımdı, yanlışlar yaptım, doğrular yaptım. bunları yaparken illaki birilerinden esinlendim ama sonuç kötü olunca asla onları suçlamadım. şimdi olur da , sen de o söylediklerim yüzünden gaza gelirsen, olur da mücadele edersen kendi aklınla yap. sorgula öyle yap. iyice düşün , taşın. sonra "Nilay teyzemin aklına uyduk, bok yedik." deme. desen de üzülmem, biliyorsun anneannen beni bu konuda çok eğitti. artık çok güzel kontrol edebiliyorum duygularımı . ama senin sürekli suçlu arayan bir konuma düşmeni istemem. onun için söylüyorum bunları.
    herkesin hayatı farklı, mesela ben bir yol göstericiye sahip değildim. sense bana sahipsin. ama ben de senin kadar baskı altında değilim, sen o konuda şanssızsın.

    bak b.,
    geçmişimizde birçok kırılma noktası vardır. ben o kırılma noktalarından birini yaşadım yakın zamanda, fark ettin mi bilmiyorum ama herkesin hayatnı, fikirlerini biraz da olsa değiştirdim. (sen bu yüzden de biraz daha şanslısın. çünkü ilk tepkileri ben aldım, yanlış yaptıklarını anladılar, kimse aynı hataları yapmayacaktır) (anneannen dışında) .( ama aslında burada anlatmak istediğim şey bu değildi). anlatmak istediğim şey, mesela anneannenin kırılma noktalarından biri okulu erken yaşta bırakmak zorunda kalmış olması. eğer okulu o kadar erken bırakmasaydı o şu an herhangi bir bankadan emekli olmuş olabilirdi. annen profesyonel basketbol oynayabilirdi, diğer teyzen yazar olabilirdi ve ben de özel bir okula gidiyor olabilirdim. hiçbirimiz doğmamış olabilirdik de ama bak gördün mü? işte bu yüzden bu büyük bir kırılma noktası. açıkçası her şeyin böyle olmasındansa doğmamış olma riskini alırdım (bana kalsa bu bir risk bile değil). hâlâ açıkça belirtmedim demek istediğim şeyi ama anlamışsındır herhalde. ben her ihtimale karşı tekrar edeyim; seçimler geleceğini belirler ve sen görebildiğin tüm alternatifleri değerlendirmelisin. hepsini göremezsin her zaman ama birçoğu çok bariz. mesela benim dönüm noktama bakarsan mutluluğu seçmediğimi görebilirsin. eğer onu seçseydim hâlâ tesettürlü olurdum, hâlâ erkeklerle yakın arkadaş olmaktan kaçınıyor olurdum, hâlâ ibadetlerimi yapıyor olurdum ve hâlâ sürekli fedakarlık yapıyor olurdum değil mi? annem onun istediği gibi bir kız olduğum için mutluydu, beni bu kadar zıt almamıştı. ama bak şimdi daha özgürüm, şimdi kendi hayatım var. mutluluk ne yazık ki bunlarla beraber ilerlemiyor. çünkü birbirine geçmiş hayatlarımız hepimizin aynı çıkarları olmasına izin vermiyor. dolayısı ile bir şeyler çakıştığında onları dinlersen ödül olarak sana sevgi veriliyor. sevilmek güzel bir şey ama ben artık değerli bulmuyorum. bunun için birçok nedenim de var. sevgisi için delirdiğim ailem farklı fikirlerim yüzünden beni dışlanmaya başlayınca gelişti bu nedenler. sevilmek güzeldir ama sakın sırtını yaslama çünkü her an silinebilir.
    ayrıca, mutlulukla beraber ilerlemeyen diğer şey ise "bilmek". bilen insan mutlu olamıyor, bir kere her şeyin ne kadar anlamsız olduğu gün yüzüne çıkıyor. sonra bir daha bekle ki bir şeyler yapma isteği gelsin. geliyor gelmesine de, o da sorun değil ama bir yerlerde sürekli seni didikleyecek bir şeyler. "o kadar çok şey öğrendik, hâlâ hiçbir şey bilmiyoruz." lar didikleyecek, "doğru olduğunu nasıl bilebilirim ki?"ler didikleyecek. aklın karıştıkça karışacak, doğrunun yolunu bulmaya çalıştıkça kaybolacaksin. işte bu sokaklar sonsuzdur. istediğin kadar kaybolabilirsin. hatta istemediğin kadar. evet, işte bu yüzden mavi hapı seçeceksen (mavi hap ne diyorsan 'i izle. ama eğer mavi hapı seçeceksen Matrix'i izleme) kitap okuma, hiçbir şeyin senin ufkunu açmasına izin verme. mesela herkesin kabul ettiği bir şeyi mi sorgulamaya başladın hemen git telefona bak, televizyona bak. üstüne düşünmene izin verme. eğer bir kere sorular kuşatırsa zihnini, hiçbir kemoterapi kurtaramaz seni. şimdi biliyorum ki sen çok abarttiğimı düşünüyorsun, olayı büyüttüğümü ve her şeyi daha karmaşık yaptığımı. eğer mavi hapı seçeceksen bu düşündüklerin çok doğru. ben büyütüyorum. mavi hapı seçeceksen yarın bu metni okumamış gibi uyanacaksın, merak etme. ben seçemedim mavi hapı, gönül isterdiki seçeyim. herkes gibi biri oluvereyim. ama olmadı, olduramadık.

    bak b.,
    herkes dünyanın hayaller ülkesine benzemediğini söyler. ben de sana tam tersini söylemeyeceğim. burası çok farklı oradan. ama şu var ki; eğer hayaller ülkene inanırsan , onu bir şekilde dünyaya taşırsın. bu yüzden kırmızı hapı seçeceksen hayallerine de inanman gerek.
    biliyorsun ki ben yaşlı biriyim, bu genç bedenin içinde belki de ölmüş biriyim. ama hâlâ kimse cenazeme gelmedi, şimdilik yaşıyorum hayatı.
    kendine iyi bak b.
    umarım her şey dilediğin gibi olur.
    #145399 imnilaying | 6 yıl önce
    0kişiye özel