Çocuklukta sıra arkadaşım, sonrasında lise aşkım, üniversitede aynı evi paylaştığım, yani birlikte büyüdüğüm, bir zamanlar en yakın arkadaşım. Şimdi yaşadığım şehre döneceğim sıra, eşyalarımı toplarken bazaya kaldırdığım günlüğü gördüm. “Ben seninle, bu yaşadığımız ortamın içinde, dünyadaki tüm güzellikleri isteyebilecek kadar güzel kalabildim.” Demişim. Aradan yıllar geçti. Önce bir üzüldüm, yazık ki artık öyle değil. ama aynı zamanda iyi ki öyle değil. O ilk gençlikteki saflık, masumluk dediğimiz şey illa ki çarpışacak hayatın gerçekleriyle. Şimdi bana yapılan hataların ardındaki insani nedenleri görebiliyorum; korkular, eksiklik duyguları, acemilikler... Bunu yapabiliyorum çünkü ben de bozdum o güzelliği, ben de hatalar yaptım, ben de o şevkate, yargılanmadan anlaşılmaya ihtiyaç duydum. Şarkıdaki gibi o zamanlar ne güzel çocuklardık, dünyaya aydınlık gözlerle bakardık ama mücadeleyi, hatalara rağmen şevkati, incitmeden incinmemeyi de başka türlü öğrenemezdik. Yine de yetişkinlikte de değişmeyen bir şey var ki; bir sevgili, değiştirir dünyanın gerçeğini. youtu.be/...