1. En basit tanımı ile, paranın semeresidir.
    Bu semerenin elde ediliş amacı nedir peki diye sorarsanız; el cevap: bir miktar paradan, belli bir süre mahrum kalmanın karşılığıdır derim.
    Bu mahrum kalış çeşitli şekillerde olabilir elbette, ancak kabaca iki grupta toplayabiliriz:
    Birinci grupta; bir miktar para vardır ve para sahibi şahıs tarafından tasarruf edilmek suretiyle biriktirilmiştir. İşte bu para; gerek ikili ilişkilerde ödünç yoluyla, gerek banka gibi bir aracı kurum sayesinde kredi kullandırılarak Veya sair iç borçlanma senetleri piyasaları ile borçlanmak isteyen kişilere belli bir süre için verilir. Hatta bu iç borçlanma senetleri ile sizden borç alan taraf yeri geldiğinde bir devlet bile olabilir. İşte burada paranın borç verildiği süre vade denir ve haliyle tasarruf sahibi şahıs vadeye kadar biriktirdiği parasından mahrum kalır. İşte birinci tip faiz Yani anapara ( kapital ) faiz esasen paranın ödeneceği vadeye kadar işletilen faizdir.
    İkinci grupta; ortada ödenmesi gereken bir borç vardır ve bu borcun bir de vadesi vardır fakat borç vadesinde ödenmemiştir. Yani zaten vadeye kadar parasından uzak kalan tasarruf sahibini daha da bekletiyoruz demektir. İşte burada vade tarihinden itibaren borcunu ödemeyen taraf için bir gecikme faizi işletilir buna da temerrüt faizi deriz.
    Faiz konusuyla alakalı yasal düzenlemeyi merak edenlere Türk borçlar kanunu ve 3095 sayılı faiz kanunu’nu Okumalarını tavsiye ederim.
    Buraya kadar faizin ortaya çıkma ihtimallerinden bahsettim. Faizin hesaplanış şekli ise bambaşka bir konu olup faiz hesaplama türüne göre de basit ve bileşik faiz diye iki farklı faiz türü vardır. Eğer esas borca belli bir formüle göre faiz işletiyorsanız buna basit faiz; yok eğer işletilen faizi esas borca ekleyip üstüne bir kere daha faiz işletiyorsanız buna da bileşik faiz deniyor. Bileşik faizin biraz daha katmerli olduğu aşikar ancak yasal olarak bir iki istisna dışında bileşik faiz uygulaması yasak.
    #130105 kleopatra | 6 yıl önce
    0ekonomi terimi