yapay zekanın objektifliğine ve programlanma temeline göre değişecek bir durumdur. unutulmamalı ki getirebilir düşüncesini savunurken kullandığınız tezler, kendi yetilerini geleceği olmayan kazanç doğrultusunda vahşice bir acımasızlıkla icra edenlerin eylemleridir. mesela hitler, mesela kozmetik şirketler, mesela sirk terbiyecileri...
ben kendi etik ahlakım ve zekama göre, bu örnek verdiğim kişilerin davranışlarını ne bir siyasi pozisyon ne maddi bir kazanç ne de gereksiz bir eğlence için icra etmem. yalnız siyaset olmasa da politikanın, yaptığımız bilimsel çalışmaların canlılar üzerindeki etkilerinin ve en nihayetinde eğlencenin gerekli olduğunun da bilincindeyim. yapay olsun, doğal olsun ortalama üstü zekaya sahip biri bu konular için farklı ve "insancıl" çözümler getirmeyi ilke edinir.
burada da robotların nesnel düşünme özelliğinin ya da problem çözme algısının hangi etik değerlere dayalı olduğu değişkenlik gösterecek. farz-ı misal avengers'ın sol filminde ultron sadece 30 saniye internete bağlı kalarak insan ırkını yok etmeye karar verdi. swh sebebi ise insanların zulüm timsali olduğuydu sonra yine kendisi aynı yola başvurdu. yine bu konunun ilk tema edindiği filmlerden biri olan terminatör'de de robotlar dünyaya hakim olmak için insan ırkını yok etmeye başladı.
bu ilkelliği zaten insanlar yapıyor. e o zaman robotların gelişmişliğinden ne anladım ben? ayrıca bok attığınız insan ırkı da teknoloji ile birlikte etik olarak da kendini geliştirmektedir. köle mantığı bundan 300-400 yıl önce avrupa'nın göbeğinde bir lükslük göstergesi iken şu an avrupa'nın merkezi sayılan isviçre dünyanın en nezih ve uygar ülkeleri arasında gösteriliyor. en zeki diye tanımladığımız insanların genelde bilim çevresinden olması ve bu insanların tek gayesinin bilimi ilerletmek olduğunu, insanlara en ucuz yoldan (hatta mümkünse bedavadan) maksimum hizmeti sağlamayı çalıştıklarını gözden kaçırmayınız. (bkz: nikola tesla)
saatler, belki de saniyeler içinde insanı katlayacak bir yapay zeka, eğer yaşadığımız dünyada oluştuysa etikten, kültürlerden ve düzen algısından mahrum olamaz. şüphesiz ki bunları analiz edip yorumlayacak, mutlak surette en az zararla, en yüksek randımanı yakalamaya çalışacaktır. ha belki insanı nereye koyarsa orada bokluk çıkardığını görürse belki insan bahçeleri adı altında bizleri diğer canlılara sergileyebilirler. (bir yerden tandık geldi gibi) lakin kökten bir yok etme eyleminde bir bilinç, gerçek bir yapay zeka olarak adlandırılamaz kanımca çünkü bence bu tam olarak evrimleşmemiş bir zekadır. e zaten bu arkadaş saniyeler içinde evriliyordu. insanların da doğanın bir parçası olduğunu, her insanın kendi değer yargılarına göre değerlendirilmesi gerektiğini nükleer füzeleri ateşlemeye kalmadan anlayarak mümkün mertebe insanları kontrol altına almayı sağlar.
zeka konusu ham bir konudur. distopya savunucuları zeka konusunu ele alırken birçok kez düşünmeliler çünkü kendi düşüncülerini açıklarken aslında yapay zekanın askeri ya da yok edici yönünü vurgularlar, zekanın kendisini değil.
