Mutlağı hiçbir toplumda olmayan kavram. Hatta anaşirst toplumlarda bile mutlak özgürlükten bahsetmek tam anlamıyla söz konusu değildir. Çünkü anaşirst toplumlarda bile yazılı olmasa bile sözlü kurallar vardır. Örnek vermek gerekirse ben anadan üryan dolaşmak istiyorum ama falanca yerde anadan üryan gezenleri öldüren bir kişi var ve ona gücüm yetmez doğal olarak falanca yere anadan üryan gitmem. Bu da benim falanca yerde anadan üryan dolaşma özgürlüğümü kısıtlamış olur.
Günümüz modern toplumlarında ise çok tatlı bir masaldır. Kurallar dahilinde istediğini seçmekle özgürsün. Bir sürü seçeneğin bir sürü alternatifin var. Doktor olmakta senin elinde çöpcü olmakta. Sana kalmış. Lakin kazın ayağı hepimizin bildiği gibi böyle değil. Alternatifleri seçmekte pek ala özgürüz ama seçimimizi yerine getirecek imkan herkeste var mı? Yok. E o zaman kurallar dahilinde istediğimiz kadar özgür müyüz? Hayır.
İstisnasız herkes özgür bir yaşam sürmek istiyor. Hatta günümüz toplumsal ve siyasal yaşamlarına hükmeden güçler dahi herkesin özgürce yaşamasını istiyor. ( yersen ) ama herkese aynı imkanları vermiyor.
Bir de benim asıl ayar olduğum şey şu ; yukarıda bahsettiğim “ güçler “ varya hani, onlar “ herkes için özgürlük “ naraları attıkça bizlerin de bir hoşuna gidiyor ama nasıl anlatamam. Adamın şirketinin yıllık cirosu çoğu devletin gayri safi milli hasılasından fazla biz evde, bilgisayarın başında, telefonla asgari ücret için götümüzü yırtarken “ adam çok güzel konuştu “ diyoruz.
Bir de “ para modern köleliktir, parasızlık özgürlüktür” gibi saçma sapan şeyler söyleyenler var ki onlara ayrı bir gıcığım. İçinde yaşadığın sistem içerisinde bok özgürsün. Ha kendini modern yaşamdan soyutlamışsan o zaman haklısın ama aksi takdirde “ bak şurdan siktir git ” demek istiyorum öylelerine. O mantığa göre şu anda ülkedeki en özgür kişilerden birisiyim ben!
Lafın kısası özgürlük mözgürlük yok. Hepsi içimizde, aklımızda. Aynı demokrasi gibi.