1. bunların 'un operasına başlığında aldığı iki şiirinden anlıyoruz ki "altta kaldım diye üzülme, üste çıktım diye sevinme" desturu 1000 sene önce de geçerliymiş.

    sanırdım ki sanayi devrimi öncesi dünya daha belirli. köleysen kölesin, rahipsen rahip, baronsan baron. ona göre geldiğin belli gittiğin belli. yapacak şey de yok, endişe de yok... adamların yana yana "ah kader, vah kader, bir güler iki ağlatır, kralların sofrasına koyar sonra aç bırakır" demesinden anlıyoruz ki durum bu değil. hep ilkesi ile yaşamış insanlar.


    üstünkörü de olsa çevirip koyayım, havada kalmasın:

    kaderin yaralarından inliyorum

    kaderin yaralarından inliyorum
    yaşlı gözlerle
    lakin verdiği hediyeleri
    destursuzca geri alır
    gerçek şudur ki
    onun güzel saçları vardır
    ama iş bir fırsatı yakalamaya gelince
    anlarsın ki saçsızdır.

    ah kaderin tahtı
    dimdik oturduğum
    tacını giyerek
    rengarenk kısmet çiçeklerinin
    erişmişliğim olsa da
    mutluluğa ve kutluya
    şimdi en tepeden düşüyorum
    görkemden yoksun

    kaderin çarkları dönüyor
    aşağılara gidiyorum, alçalıyorum
    başkası yükseliyor
    çok yukarılara
    doruklarda kral ile oturuyor
    bırakın korku onu harap etsin!
    zira eksenin altında
    yazar kraliçe hekuba
    #106730 son kurtadam | 7 yıl önce (  7 yıl önce)
    0kitap