kolomb öncesi mezoamerika uygarlıklarında (mayalar, aztekler, Meksika Kızılderilileri) önemli bir yeri olan doğaüstü varlık veya tanrı. aztek dilinde, zümrüt sümbül kuşu olan quetzal ve yılan anlamına gelen coatl’ın birleşiminden oluşan quetzalcoatl “tüylü yılan” anlamına gelir.
birçok uygarlık için, yağmur, güneş, bilim ve sanat tanrısı gibi farklı rollere bürünen quetzalcoatl’a biçilen en önemli görevlerinden biri yaratıcı tanrılıktır. azteklerin inancına göre, quetzalcoatl ve kardeşi tezcatlipca’ya dünyayı yaratma görevi verilmişti. ancak iki kardeş sürekli birbirleriyle kavga ediyorlardı ve bu kavgaları, dünyada birçok çağın yaratılmasına ve yok edilmesine yol açmıştı.
başka inançlara göre de, quetzalcoatl zümrüt quetzal kuşunun yeşil tüylerinden bir pelerin giymiş, kafasında jaguar kürkünden bir şapka, boynuna deniz kabuklarından bir köye ve ayaklarına da çıngıraklı zincir takan iri yarı beyaz bir adam olarak tasvir edilmiştir. bu tanrı, insanlarla bir süre yaşamış, onlara takvim, tarım gibi faydalı sanatları ve uygarlığı öğrettikten sonra bir gün geri dönmek üzere göklere geri dönmüştür ve aztekler yıllar boyu dönmesini beklemiştir. efsanede ayrıca, quetzalcoatl'ın doğudan, insan başına sahip ve dört ayaklı olarak geleceği belirtilmiştir. işte bu inançları, azteklerin sonları olmuştur çünkü 16’ncı yüzyılın başında, İspanyol hernan cortes aztek topraklarına ayak basar. at üstünde gelen cortes’i aztekler kayıp tanrıları zannedip, bağırlarına basarlar. sonrası malum...