ekşi sözlük'te bundan tam 15 yıl önce türk kızı başlığı altında hakkında şunu yazmıştım:
"her sevgilim bana versin, karım ise bakire olsun mantığında olan babaların ve onların altında ezilen annelerin eseri, vatanımızın cins-i latif'leri. duygusuz ve düşüncesiz türk erkeklerinin (istisnalar kaideyi bozmaz) çenelerini açıp tek bir laf söyleme haklarının bulunmadığı yurdum insanı grubu."
dünya üzerinde çözümü pek mümkün olmayan kabilemizdir.hoşturlar, güzeldirler de dırdırı da meşhurdur.o kadar çok karışıklar ki, bir sınıfa koymak imkansız.ama genel olarak güzeldirler.
hakkında "makyajsız halinizin fotoğrafını sevgilinize göndermeyin, bakımlı olmak zorundasınız, soğuyoruz sizden" gibi saçma öğütler verilen, bu ülkede kadın cinayetlerinden birinde adının yazmasından ömrü boyunca korkacak kişidir. çocuk gelin kısmını da unutmamak gerek.
ülkedeki anneler erkek çocuklarını "paşam" diyerek büyütmeyi ne zaman keser, biz de o zaman kadınımıza değer veririz. yoksa işimiz gücümüz makyaj ve bakımlı olmak olur. he makyaj, he bakım. "ev haliniz bile seksi ve çekici olmalı" diye kendince öğüt vermek lafta kolay, hazımda zor olabilir.
türk kızları size ne etti be kardeşim? neden bu aşağılama, bu kin? yazmayayım yazmayayım dedim ama oltaya takıldım gene.
elbette ki hepsi farklı farklıdır ama türk kızının integralini aldığımızda birey olmamış, feodal zihniyete sahip, ön yargılı, şekilci (bana türk erkeğini anımsattı sanki?) bir kız türü ortaya çıkıyor ki bu da toplumun ayıbıdır.
öyle bir kız düşünün ki, ona "senden hoşlanıyorum" dediğinizde "seni tanımak istiyorum" cümlesini size değil arkadaşlarına yöneltir. arkadaşları da sizi sevmiyorsa zaten unutun o artık kızı.
"Kız" diye cinsiyet var da ben mi bilmiyorum acaba?
Tek başına "kadın" başlığında bütün mevzuyu tartışabiliriz bence. herhangi bir yaftaya, sınıflandırmaya ihtiyacı yok ne kadının ne de erkeğin. Varsa bir söyleyeceğimiz kadın ve erkek başlıkları giderir ihtiyacımızı diye düşünüyorum. Evet.
türk kadınıdır, türk dişisidir, türk cins-i latifidir, vesaire vesaire....
şu an ekşi sözlük girdilerim açık olduğundan burada görülebilir ekşi sözlükte başlığını açan kişi olduğum. türk kadını demedim. çünkü zar endeksli düşünmedim hiç. kız çocuğu, erkek çocuğu derlerdi bizim memlekette. kızım var, oğlum var derlerdi. kadın çocuğum, erkek çocuğum, kadınım, oğlum demezlerdi. o nedenle bu başlığı ekşi'de açarken kafamda anlatmak istediğim varlık için kız kelimesi daha uygundu. bunun bacaklarının arasındaki biz erkeklerin farklı bir dünya sandığı o küçük kaygan deliğin içindeki zar ile alakası yoktu. burada açarken ise, zaten oraya atıfta bulunmuştum. ama anlaşılamamış olsa gerek...
Kimdir türk kadını? Takdir edilince "bana yürüdü." Diyen kişi midir yoksa takdir eden kişi midir? Çarşaflı mıdır mini etek mi giyer? Çok mü yüce bir insandır yoksa beş para etmez midir? Çok mu ağlar yoksa çok mu güldürür? Sevgilin midir kız kardeşin midir yoksa o nefret ettiğin kişi midir?
Aslında bunların hepsi ve hiçbiridir. İnsanlar üzerinden genelleme yapılırken en fazla fiziksel özellikler üzerinden yola çıkılabilir. Misal "basketbolcular uzun boylu olur." Gibi... belli bir topluluk üzerinden iyi veya kötü karakter genellemesi yapmak, karşı tarafa sizin düşünce yapınız hakkında sağlam bilgiler verir.
Normalde hiç durup savunmam, kendi kendilerini savunacak ağızları var çok şükür. Ama bence üstlerine biraz fazla gidiliyor bu aralar. Özellikle erkekler tarafınan, hele bu genellemelerde. 39 milyon kadın var hacılar bu ülkede. Yaşadıkları coğrafyayı biliyoruz, o coğrafyanın kafa yapısını biliyoruz. Ulan kız evi naz evi diye atasözü var buralarda. Avrupalı hemcinsleri gibi davransa göreceği muamele de belli. Ruslara yorumlatmak kolay, tamamen farklı bir çevre farklı gelenekler ve dinamiklerden bahsediyoruz burada. Bi tuhafız aq, Sorsan bizim kızlara onlar da rusları kötüler. Hiç rus erkeklerinin o videoyu izleyip rus kızlarına saldırdıklarını gördünüz mü acaba?
Cinselliğin tabu, sevgili için dağları delmenin, ne bileyim çöllere düşmenin, kaf dağına çıkıp anka kuşunun tüyünü çalmanın hikaye olarak anlatıldığı bir ülkeyiz oğlum biz, alooooo.
Kilo sorunu sadece hem kadınlarda yok, hem de sadece türk kadınlarında yok zaten aq. Dünyada artan bir sorun bu. Selüliti falan sktret et sen, abd'de adam obeziteyi sikine takmıyor. Görünüşe dikkat etmiyor diyenler, ulan elinizi bi' vicdanınıza koyun, hanginiz sokakta jilet gibi geziyorsunuz lan? Ben at hırsızı gibi geziyorum mesela.
Bakımsız ve cahil olmalarına rağmen hava yapıyorlar diyen bir kitle var. Lan oğlum, madem o kız bakımsız ve cahil, niye telefon numarasını alıncaya kadar kırk takla atıyorsun? Ben yapmıyorum diyen kardeşlerim, o zaman o kızın havasından sana ne? Bırak, senin zaten onunla işin yok. Kendi üstünüzde güç verirseniz, kullanır kız. Ben olsam ben de kullanırım.
Ha eğitimsiz kitleyi baz alırsanız söylenenlerin çoğu doğru oluyor o videoda, ama aynısını erkeklere de uygulayabilirsiniz o zaman. Mahalleden memet dayı da ideal boy kitle endeksinde, üç dil bilen bir jön değil. O da kendini geliştirmekle ilgilenmiyor, o da nazı geçenlere ya da gücü yetenlere karşı zalim. Kısaca etme bulma dünyası ya da argo kullanacak olursak, öyle göte böyle yarak. Eğitimli kitlenin bir kısmı da bu hareketleri sergiliyor diyenlere, canlarım eğitim ile öğrenim farklı şeyler. İhtimalle o kadın öğrenim görmüş ama eğitimle pek ilgilenmemiş.
trip olayı son zamanlarda biraz artmış olabilir, o konuda abartan hanımları ben de kınıyorum. Ama dedeler tribin gücü de, karşıdan alınan tepkide yatar. Sallamayın oğlum tripleri bu kadar. Bırak yapsın suratını, isterse cevap vermesin bir süre. Sen de verme. Kızdan başka işin mi yok git o sürede onunla ilgilen. Yine diyorum, Verme oğlum kendi üstünde güç, salak mısın?
dünyanın herhangi bir yerindeki kadından bir farkı olmayan ancak bunun yanında dünyanın hiçbir yerinde olmayacak kadar genellemeye maruz kalandır. annedir, kız kardeştir, arkadaştır, birlikte çalıştığındır, yolda karşılaştığındır. insandır.
Kurtuluş savaşında omzunda cephane taşıyan Türk kadını kastedilmiyorsa yanlış genelleme. Popüler kültür açısından Türk kadını diye bir kavram olmaz; İzmir kadını olur, adana kadını olur, Konya kadını olur ama Türk kadını olmaz, olursa da bunların ortak bileşkesi olur; o da cephede vatan savaşı vermiş olandır.
herkesin kendi çapında haklı olduğu bir polemiğin köşetaşıdır.
türk kadını, rus kadını, türk erkeği hepsi birbiri hakkında söylediklerinde haklıdırlar.
böylelikle, tüm bu kümelerin buradaki "temsilcilerine" sadece iki şey söyleyeceğim.
1) karşı tarafı yerden yere vurunuz ama onun halinden anlayınız. kaplumbağalar niye uçmuyor diye sitem edemezsiniz. yani her şey irade göstermeye bağlı değildir.
2) laf yemek zorunuza gidiyorsa -olabildiği kadar- irade gösterip kendinize çeki düzen veriniz.
gerisi fasa fiso.
Eh işte'dir. Kurtuluş savaşında omzunda top taşıyan muhabbeti de harbi komik ha. Sanki sen taşıdın bırak Cemile nine'yi simdi. Tirnagin kırılır senin top falan dokunma sen.
Hoşumuza giden ve gitmeyen bütün huyları Türkiye toplumunun bir ürünüdür. O yüzden Türk kadınını başka kültüre sahip toplumların kadını ile kıyaslayarak eleştirmek çok saçma geliyor.
Vay efendim neymiş " şu şu huyları çok kötüymüş" e tamam o huyları bencede kötü ama kadınlarımızı öyle davranmaya iten bizlerin davranışları değil mi? Sen kadını " kadın" olarak değil " insan" olarak görüp öyle davranırsan o sevmediğiniz bütün huyları büyük ölçüde bitecektir zaten. Aynı şey erkekler için de geçerli.
Yakın çevremde bulunan 25-40 yaş arası, çalışan, eğitimli kadınlarla ilgili gözlemlerim: Genelde bakımlıdırlar çoğu makyaj yapmadan dışarı çıkmaz ki bence makyaj yapmadan da gayet güzeller. Kilolarını, selülitlerini kesinlikle dert ederler ancak spor yapma ya da egzersiz gibi alışkanlıkları yoktur ya da bunu istikrarla sürdüremezler. Güzellik kadınlar için çok önemlidir ve bu konuda birbirlerine uyguladıkları baskı erkeklerin uyguladığından daha fazladır. (makyaj yapmak ve bakımlı olmak toplumsal bir norm haline gelmiş durumda ve bu durum onlarca farklı parametre ile ilişkili. önceden nasıldı? Bu konuyu tartışmak için "Türk Kadını" başlığı altından çıkmak gerekir. John Berger'in "Görme Biçimleri" belgesel dizisinde Avrupa geleneksel resminde kadın imgesi üzerine analizler ve bir grup kadınla yaptığı sohbetin yer aldığı şöyle bir video epey kafa açıcıdır, kadınlardan birinin vitrinde kendi aksiyle karşılaştığında hissettiklerini anlattığı kısım beni çok etkilemişti. kitaba dönüştürülmüş ve Türkçeye de çevrilmiştir.) Özgüvenli görünürler fakat özgüvenleri çok kırılgan olduğu için tutarsız davranırlar. Bu yüzden sürekli olarak ikna edilmeleri gerekir (kıskançlık nöbetleri, sevginin ispatına dair sürekli talepler ve trip ataklarının bir kısmı bu özgüven sorunuyla ilişkilidir.) Karşı cinsle de hemcinsleriyle de ilişkileri problemlidir, sürekli bir iktidar mücadelesi içindedirler. (Bu mücadelenin farklı görüngüleri var, bizim gibi geleneksel toplumlarda kadın hem ikinci sınıf ve ezilendir hem de bu durumunu iktidar kurabileceği her alanda varlık göstererek bastırır. trip ataklarının bir kısmı da bu iktidar mücadelesinden kaynaklanır. Sanıldığı gibi hemcinslerinin kuyusunu kazarak yaşamazlar hayır, ilişkilerinde sınır koymakta zorlandıkları ve birbirlerinin yaşamları ile ilgili fazla müdahaleci oldukları için bu ilişkiler yıpratıcı hale gelir. Gelenekseldirler. Modern ya da entellektüel ya da bağımsız görünseler de yeterince eşelerseniz bu topraklarda büyümüş her kadında rastlayacağınız feodal kalıntılara rastlarsınız (İstisnalar olabilir, yani olmasını umarım).
Özgüven kısmından itibaren yazdıklarımı açılmış olsa "Türk erkeği" başlığı altında da yazardım. Erkeklerin birbirleri ile ilişkilerinde sınır meselesi farklıdır sadece, bu yüzden birbirleriyle ilişkileri kadınlar kadar sorunlu değil.
İki gündür okuyorum bu başlığı ve türk erkekleri başlığı olsa da aynı şeyi yazardım. Bir tanım yapmayacağım. Çünkü genellemelere karşıyım. Ya bireysel ya da toplum bakımından değerlendirmek daha mantıklı geliyor bana. Kadını ve erkeği toplumdan ayırıp değerlendirmek yanılgıya düşmemize neden olur bence. Zaten yeterince ayrışmadık mı? Etnik, siyasi, dinsel ve düşünce bakimindan. Kadın, erkek olarak da ayrışmış olsak bile bence daha fazla ayrışmayalım. Sadece kendi düşüncelerimdir.
Maalesef gün geçtikçe değerini yitiren bireylerdir. Bir kesimin göklere çıkarmaya çalıştığı, bir kesimin yerin dibine sokmak istediği: aslında sadece eşit hak ve özgürlükler temennisi isteyen; gece sokakta tek başına dolaşabilmeyi; canı sıkkınken tek başına sarhoş olup evine sağ sağlim ulaşabilmeyi; töre,örf,adet diyerek 2. hatta 3. sınıf insan muamelesi görmekten bıkmış; tek derdi gerçekten birey olarak değer görmek olan insandır. Sürekli kaşı, gözü, kalçaları, göğüsleri gibi şeyler için değil de zekasına hürmet gösteren, bilgisini sevebilecek dostlar ve/veya aşklar kazanmak isteyen insandır. Ne söylerseniz söyleyin birçok ülkede olduğu gibi bu ülkede de kadın olmak zordur, zordur, zordur. (En azından kendim için görüşüm bu şekilde.)
türkiye erkekleri olarak kıymetini bilmemiz gereken kadın ulusudur. bizim kahrımızı o iskandinav şeyler çeker mi sanıyorsunuz? nah çekerler. e tabii, hareket olarak da nah çeker giderler.
bizim erkeklerdeki rus kadın hayranlığını da hiç bir zaman anlamayacağım. boyum kadar bacakları, can yücel'in sesi gibi sesleri var. memeleri de kalın kafamdan daha kalın, gönlünce oynanmaz ki lan onlarla. nasıl bir sırt yapıları var öyle. meyve sebze hamalında gündelikçi çalışır ahh demezler. düşündüm de abime benziyorlar lan aynı. türk kızı başlığından hareketle, gizli eşcinsel zihninizi dökmeyeyim şimdi ortaya.
Kalıplara sokmaya çalıştığımız, diğer ülkelerdeki hemcinslerinden çok da farklı olmayan, kültürün getirdiği dayatmalar dolayısıyla belli modifikasyonlara uğramış kadınlardır.