türk karikatürü'nün efsanesi. kilometre taşlarından biri.
sahibi olduğu gırgır dergisi, seksenli yıllarda ortalama olarak 500.000 tirajla, şimdi hayal bile edilemeyecek bir okunurluğa ulaşmıştı. bırakın türkiye'yi, dünyada da en çok satılan ve okunan mizah dergileri arasında ilk üçteydi.
gırgır aynı zamanda bir karikatür okuluydu denebilir. zira, arka sayfası çaylak çizerlere ayrılırdı. gırgır'ın arka sayfasından yetişen onlarca karikatürist, günümüzün ünlü ve takip edilen karikatüristleri arasındadır.
oğuz aral, gırgır haricinde, kendi yarattığı avni karakterinden ismini alan bir başka dergi ve avni'nin repliklerinden biri olan dıgıl ismiyle de başka bir dergi daha çıkarmıştır. ayrıca, kardeşi tekin aralın çıkarmış olduğu fırt dergisine de çizimleriyle katkı sunmuştur.
zaman içerisinde, hıbır, pişmiş kelle, limon, çarşaf, lemanyak vs. gibi çok sayıda mizah dergisiyle rekabet etmiş ancak, gerek ekonomik şartlar gerekse de değişen mizah algısı nedeniyle efsane haline getirdiği ve aynı zamanda birer okul olan dergileri bir bir kapanmıştır.
Türk Karikatüründe bir devri başlatan usta çizer, gereksiz tarama düşmanı.
1950 kuşağının***** yazısız, siyah beyaz, tüm espriyi çizgiyle anlatan, çoğunlukla güldürmeden çok düşündüren karikatüristlerin aksine aynı kuşağın en genci Oğuz Aral, ayrıntılı, renkli ve konuşma balonlarının bolca kullanıldığı karikatür türünü ülke mizahına tanıtmıştır. Bugünkü hemen hemen tüm çizerler onun yolundan ilerler.
Ayrıca hiçbir zaman yarattığı dergileri kendisine ait olmamıştır. Uzun yıllar yönettiği ve zirveye çıkardığı gırgır ve kardeşi tekin aral'ın dergisi fırt aslen günaydın gazetesinin sahibi haldun simavi'nin üstüneydi. 1989 yılında turgut özal'ın girişimleriyle Simavi ailesi Gölge adam gazetesinin sahibi ve yıllar sonra sözcü gazetesini kuracak olan ertuğrul akbay'a dergileri satar. Akbay ilk iş polis marifetiyle Aral kardeşler ve çizerleri bürodan attırır. Büroda kalan tüm karikatürleri de imzasız veya sahte imzalarla yayınlar, köşeleri**** taklitçilere devam ettirir.
Bu darbe üzerine Aral biraderler dinç bilgin'in holdingi bünyesinde Avni dergisini çıkarırlar. Ancak ekibin gençleri çok daha önce kopmuş, hıbır ve leman'ı çıkarmış ve yeni okurları bu dergiler yakalamıştır. Özellikle Leman 90'lara damgasını vuracak, Oğuz Aral ise "gereksiz taramalar"a düşmanlığı ve agresif mizacıyla bu dergilerde dalga konusu olacaktır.