manavgat şelalesinin yüksekten aşağı sallanan sesinin coşkusunu dinlemek için ıslanmak pahasına dibine kadar gireriz. o küçücük köprüdeki gökkuşağını yakalamak için nelere katlanırız. neden bu çaba. ölmeden önce hazları yakalamak için mi? yoksa herkes gidiyor görüyor da bizim eksiğimiz ne diye mi? hayatta tek gerçek varsa bu değildir. bir çok gerçekten biri olabilir ama tek gerçek değil bundan eminim. kütüphanedeki en alt rafa eğilip hatta yere yatıp en tozlu kitabı çekerken göz ovuşturmak gibi bir şey. göremeden o kitaba elini uzatıp çekmek gibi. yavaş yavaş çekersin yırtık kitap yapışmasın diye. kıvrılmışlığına aldırmadan daha kırışmış ellerimizle tutarız. bunca çabayı gerçekleştirirken belki de başka biri kupasından kahvesinin son yudumunu alıyordur. hazları burada nasıl karşılaştrıcağımızı düşünürken kendimizden geçeriz. son damla mı ? tozlu yırtık kitap mı ?
kızarmış içli köfte mi yoksa haşlama içli köfte mi?
sözlük yazarlarına girdilerinin altındaki yorumlarda yılbaşı hediyesi olarak kuşlar, kelebekler çiçekler dağıtan yazar. bu da ona yılbaşı hediyesi olsun. i.ibb.co/...
hatay kırsalında kuşlarının yanına giderken radyonun diktası tarafından vurulan yazardır. kuşlar ona çiçeklerden mezar yapmıştır kesin. hoşçakal içli köfte ve künefe.
enerjisine hayran olduğum, tanıdığım için de aşırı mutlu olduğum yazar. sabahları erken uyanıyor, direkt radyoya bakıyordum her telden şarkılarıyla muhabbetin belini kırarız, mutlu sabahlara uyanırız diye ama o da yok artık. buraya, oraya, şuraya bütün ilgili başlıklara çok dokunaklı şeyler yazardım ama dokundurasım yok. seni seviyoruz.
geç tanıyıp çabuk kaybettiğim ince yürekli yazar... yokluğu ciddi anlamda üzmüştür beni. bir gün burayı okursa, ona bir çay, bir de kitap sözüm var unutmasın...
pek muhabbet etme fırsatı bulamasak da sürekli adını yorumlarda gördüğüm, tebessümü girdilerden hiç eksik olmayan, enerjisini hiç sesini duymadan taa buradan hissettiğim lokum gibi bir yazar.
neden veda entryleri giriliyor meraktayım. ne oldu sana çifte kavrulmuş lokum? nerelere gidiyorsun? ağzımızın tadı bozulacak ali rıza bey.
edit:
larden'in yazdığı (link: şu : kulzos radyo/#245429) entry ile anladığımı sandığım olaylar olmuş.
ama dediğim gibi, ağızlardaki tat bozulmuş. tatlı sözlüğümüze yakışmayan şeyler. daha itidalli olmak gerekir. kim haklı, kim haksız durumunu bilemem ama erişkin ve yetişkin insanlar olarak daha anlayışlı, eleştirilere açık ve tartışabilme yeteneğine sahip olmalıyız. yanlış yapabiliriz, düşünemeyebiliriz, iyi niyetli olmamıza rağmen birileri rahatsız olabilir. bunlar çok normal şeyler. rahatsız olan da açıkça ama güzel bir dille rahatsızlığını dile getirmeli. konuşulup tatlıya bağlanmalı.
Merhaba ! Endişelenen merak eden sevgili dostlar; ben ve ailem iyi. Çok can kaybı var.Şebeke sorunu elektrik sorunu yaşıyoruz. O sebepten iletişim imkanı maalesef zor. Umarım daha güzel zamanlarda yeniden görüşürüz. Sevgi ile kucaklıyorum.