dünyanın yedi harikasından günümüze ulaşabilen tek eserdir. inşası konusunda çokça komplo teorisi üretilmiştir. uzaylılar tarafından yapıldı vs. gibi. ama her kim yapmışsa artık güzel bir eser bıraktığı kesin.
dünya'nın en verimli arazilerinden birinde filizlenen, nil nehri'nin yakınlarında kurulan antik mısır krallığı'nın mucizevi eserleri.
büyük bir medeniyetin günümüz yansıması mısır'ın başkenti kahire'nin bir parçasında; gize mezar kenti'nde üç büyük piramit yer alıyor. bir tanesi diğer ikisini gölgeliyor. işte, keops piramidi. yanında bulunan iki piramitten çok daha büyük ve görkemli olan keops pidamidi, ayrıca üç piramidin en eski olanıdır. insanlığın yedi harikasından biri ve yaşamını sürdürebilen tek dünya harikası olan piramidin azim, çaba, zeka, mühendislik içeren gizem dolu hikayesi...
tanrı horos'un yeryüzündeki simgesi ve güneş tanrısı ra'nın oğlu olarak antik mısır hükümdarı olanlara firavun deniliyordu. khufu'da bir firavundu. bedeninin mumyalandıktan sonra korunması için büyük bir antik mezar inşa edilmesini emretmişti. antik mısırlı mühendisler bu işe birkaç küçük prototip yaparak başlamışlar ve planlarını tamamlamışlardı. 4000 yıl boyunca dünya'nın en yüksek yapay yapısı olarak liderliğini sürdürecek olan keops'un yapımına başlanacaktı.
taşların tek tek yontulup ustalıkla yerine koyulduğu 138 metre yükseklikteki döneminin mucizesi olan keops'un inşasının araştırmaları hala sürüyor. fakat kesinleşmiş sayılabilecek birçok önemli bilgi mevcut.
inşasının tahmini olarak yirmi yıl civarı sürdüğü belirtiliyor. khufu, bu işi teslim ettiği mühendise yapının ölümünden önce bitirilmesi gerektiğini emretmişti. keops piramidi'nin inşasının, piramidin 6 milyon ton civarında olması ve günlük 800 ton kadar taşın yerleştirildiği varsayımı hesaba katılarak 20 yıl kadar sürmüş olduğu tahmin ediliyor. son yapılan kazılarda ise khufu'nun otuz yıldan fazla tahtta kaldığı söz konusu. mühendisin ölüm korkusuyla bu mucizevi yapıyı yirmi yılda bitirmesi inanılmaz bir başarı sayılabilir.
piramidin ölçüleri pi sayısının gizemiyle bezeli. (bkz: mısırbilimciler), piramidin 280 kübit yüksekliğe ve 440 kübit uzunluğa sahip oluşunun pi/2'ye denk gelmesinin tesadüf değil, kasti yapılan bir mühendislik işi olduğunu belirtiyorlar. antik mısır'da astronomi biliminin gelişmişliği söz konusu. antik mısırlılar pi sayısını kesin bir şekilde belirtmiş olmasalarda uygulama alanlarında kullandıkları kesinlik kazanmıştır.
keops piramidi, kireç taşından oluşur. dayanıklı ve bölgede bol bulunan bu taşın mısırlı işçilerce saatler alan bir işçilikle yontulması sonucu kaya blokları elde ediliyordu. antik mısırlıların tonlarca ağırlıktaki taşları yontmaları, hem zor hem de zaman alıyordu. bu sebeple yüzeye yakın yerlerdeki taşları yontmuşlar ve iç kısımlardaki çoğu taşı ise yüzeysel bir işçilikle yerlerine oturtmuşlardır. aralarda kalan boşluklara ise parça kireçtaşları sıkıştırmışlar ve çamurla, kille desteklemişlerdir. piramidin merkezinde bulunan kral odası, kireç taşından hem daha sağlam hem de görünüş olarak daha hoş olması sebebiyle granit ile çevrelenmiştir. bölgede granit olmaması, akıllara "tonlarca ağırlıktaki bu taşları nereden ve nasıl taşıdılar" sorusunu getiriyor.
granit, gayet sert, kristal yapılı minerallerden meydana gelmiş olan magmatik kökenli bir derinlik kültesidir (bkz: külte). nil ırmağı kıyısındaki bir kent olan (bkz: asvan)'da bu mineral kayaçtan bolca bulunmakta. mısırbilimciler granitin bu bölgeden getirildiği konusunda hemfikirler. peki ağırlıkları 25-85 ton arasında değişen bu kayaçları nasıl ve ne yolla gize'ye getirdiler?
keops piramidi'nin derinlerinde yatan bir sır var; tahta parçaları. bilinçli bir şekilde yerleştirilmiş ve üstü kapatılmış olan bu tahta parçaları bütünlüklü bir yapı temsil ediyordu. yani bir bütünün parçalarıydılar. biliminsanları bu tahta parçalarını birleştirdiler ve ortaya bir tekne çıktı. söz konusu tekne büyük ihtimalle khufu'ya ait olmalıydı ve onun ruhunun kurtuluşuna yardımcı olacak bir araç olarak khufu ile birlikte gömülmek üzere temele saklanmıştı. bu küçük gemi sadece khufu'da bulunmuyordu. antik mısır halkının çok bildiği bir tekneydi. parçaları ayrılabilir ve tekrar birleştirilebilir bir şekilde yapılmıştı. antik mısırlılar nil nehrine kadar parçalar halinde taşıdıkları bu tekneleri nil kıyısında birleştiriyorlar ve asvan'dan granit blokları gize'ye getiriyorlardı. nil kıyısından gize'ye ise bilinen taşıma yöntemleriyle granit blokları taşıyorlardı.
antik mısırlılar son derece disiplinli bir biçimde, birliktelik içerisinde çalışıyorlar. taş ve bakır aletler kullanan antik mısırlılar, keops'a her biri ortalama 2.5 ton ağırlığında olan bloklar taşırken de bu aletleri kullanıdılar, şimdi de bu aletlerden rampalar inşa ediyorlar.
kral odası... antik mısırlılar hükümdarlarının ölü bedenini hırsızlardan ve bir takım güçlerden korumak amacıyla güvenlik sistemleri geliştirmişlerdi. kral odasının girişi, kralın ölü bedeni lahite yerleştirildikten sonra, bu işlemi yapanların kral odasından çıkmasıyla yukarıdan aşağıya düşen üç granit blok ile korumaya alınmış. üç granit blok da odaya giden tünelin ucuna sıkışacak şekilde düşürülmüştü. inşaat girişleri ve piramidin ana girişleri özenle kapatılmış, dış kısmı ise kireç taşından oluşan sağlam bir kaplama malzemesi ile kaplanmıştı. hükümdar güvendeydi ama lahte yerleştirildikten bir süre sonra hırsızlar iş başındaydılar. olası şekilde piramidin inşasında yer almış birileri -çok iyi ve bilinçli bir tünel kazılmasından dolayı bu denilmekte- hırsızlığa imzalarını atmışlardı.
tonlarca büyüklükteki yapının kral odasına yapacağı basıncı azaltmak ve yanlara yaymak için kral odası girişi üstüne eğimli şekilde konulmuş kireçtaşlarını kullanan mısırlılar, beş metre yüksekliğinde bir kral odası inşa etmişlerdi. tavana ise sağlam taşlarla dört beş katman ekleyerek iyice basıncı azaltmayı hedeflemişlerdi.
piramidin kenarları güneşle bağlantılı olarak ayarlanmıştı. bu gibi detaylı bilgilerin saklı olduğu bir mücevherdir keops. ve gün geçtikçe daha çok bilgi ile aydınlatılacaktır etrafı.