1. 'a ait bir şiirdir,


    1.
    bülbüllerin, kızaran çileklerin sesi
    bana doğru uzanmış elindeki
    açık sabah çayı
    kışkırtılan gönenç
    suçlu gibi yaşamaya alıştık biz oysa
    onu nereye nereye saklamalı
    yıllarca sımsıkı kapattığı kapattığımız
    ruhlarımız -ilk mi- birbirine değdi
    düzleşe düzleşe yitti deniz
    düşteydik, teknelerin sesi balıkçılar olmasa

    2.
    dağlar eflâtun ve kara
    gitgide yaklaşarak üstümüze geldi
    yittik yitik ülkedeydik
    değdik
    kırlangıcın kanadıyla sessizliğe
    reddettik
    göğü, ağır bulutları, koyu
    batıp gideni reddettik
    akşam, yaşlı seslerinden geçerek komşuların
    yoğurdun ve çileğin tadıyla
    bizi derinine aldı
    #7621 ma icari | 8 yıl önce
    0şiir 
  2. 'in bir şiiri.

    *****

    yumulu avucunda bir korku:düşer para..
    az ekmek,bir tutam çay, sonra küçük bir şişe
    yakacak ispirto şişede parmak kadar
    ve çok yaşlı bakkal,sabah,kenar mahalle.

    annesinin herhalde bir gaz ocağında
    kaynatıvereceği.. ve katıksız ekmek..
    içecek sevinerek okula yetişecek
    biraz çay soğuklarda.. ne kadar acı şu dünya

    bir zamanı yeniler, bir gün o da bize benzer
    kalır uzaklarda o dertli anne.
    neden bazı şeyleri pek çabuk unuturuz
    çünkü o apartmanlar o evlerin yerinde.
    #49443 kesret | 8 yıl önce
    0şiir