İçine çekildiği tüm tartışmaları, siyasetçi turnusolu olup zaman zaman sinir bozmasını falan bir kenara bırakırsak çay bence muhteşem bir içecektir.
İyi demlenmiş mis kokulu bir çayın verdiği keyfi çok az içecek verir. İçerisine konan Şeker, çayın güzel aromasını almanızı engeller ve içilen şeyi şerbetimsi bir şeye çevirir. Kaliteli bir çayın ne şekere ne de başka bir yardımcıya ihtiyacı yoktur. Süt mesela şeker gibi bambaşka bir boyut kazandırmaz çaya, biraz yumuşatır tadını, zaman zaman tercih edilebilir ancak çay dediğin bana göre sek içilir. Buzlu çay konusuna hiç girmiyorum bile zira kendisi çay falan değildir.
Çay ayrıca yoldaştır. Yolculukta, tek başımıza bir yerlerde otururken ya da zamanımız kısıtlıyken önce o gelir aklımıza. Sessizce eşlik eder bize biz istediğimiz müddetçe. Pratik, ucuz ve de zahmetsizdir.
Zaman zaman kahvenin gölgesinde bıraksak da, bence onun yeri hep başkadır.
Beyaz ve yeşil çay ise sağlık açısından çok faydalı olmalarına rağmen, içim olarak siyah çay keyfini vermezler. Onları sağlığa faydalı tüm içecekler gibi, başka bir kategoride ele almak gerekir.
İş bu girdi, yalnızca 5 yıldır çay seven ve demlediği mis gibi bergamotlu çayın kendisinde yarattığı hoş hislerle coşmuş bir petra tarafından yazılmıştır. Yani taraflıdır. Sıcak tüketiniz.
cumhurbaşkanımız tarafından, ülkenin tüm sorunlarının çözümü olduğu keşfedilmiş bitkidir. eğer sorun tahmin edilenden çok daha büyük olursa yanında kek de verilir
Yangın yerinde dağıtıldığını gördükten sonra sayın cumhurbaşkanımızın hakkında yanlış bilgi sahibi olduğuna kanaat getirdiğim bitki. Şöyle ki;
"Çay, hararet alır." söylemindeki çay, o attığınız çay değil. Öyle olsa bile o insanların hararetini alacak tek bir şey var; onun da ne olduğunu iyi biliyorsunuz.
Ülkemizde rize, trabzon, artvin ve giresun’da üretilir. Tarla işçileri genelde gürcü’dür. Kamu kurumlarında kutsaldır. Pandemi sürecinde bazı kurumlarda yasaklanmıştır. Tabii yılmaz memurlarımız tarafından sorun, odalara su ısıtıcısı alınarak sallama çayla çözülmektedir.
Çeşitli bitkilerin yaprakların, gövdelerin, kabuklarının kaynatılmasıyla ortaya çıkmıştır. İlk olarak M.Ö. 59'da Çin'de yapıldı, ancak muhtemelen daha erken ortaya çıktı. Çayları birçok kritere göre sınıflara ayırmak münkün olmakla beraber; üç temel çay çeşidi vardır. Bunlar, siyah çay, yeşil çay ve beyaz çaydır. Bitki çayı" terimi meyve ve bitkilerin işlenmesi ile elde edilen içecekleri kapsar. Kuşburnu gibi bitki çaylarında gerçekte çay yaprakları yoktur. Bazı bitkilerin aromaları çaylara eklenerek meyve ve bitki aromalı çaylar elde edilmektedir.Çay; tein, kafein, teofilin ve antioksidanlar için doğal bir kaynaktır. İçinde bulunan mineraller nedeniyle kemik ve diş sağlığına faydalıdır. Ancak neredeyse hiç karbonhidrat, protein ve yağ içermez, Şeker ya da diğer katkılarla tatlandırılır.
Dünyada en önde gelen çay üretici ülkeleri şunlardır: Hindistan, Sri Lanka, Çin, Türkiye, Kenya, Endonezya, Malavi ve Vietnam
Birçok çayın çok farklı faydaları vardır bunlar; Yeşil çay:antioksidandır diş çürümesine ve diş eti hastalıklarına iyi geldiği ve diyet yapanların kullandığı çaydır. Papatya çayı:ağrı kesici görevi vardır. Uyku ve strese iyi geldiği söylenir. Rezene çayı:gaz problemleri, mide ağrıları, sindirim sistemi sıkıntılarına iyi gelir. Mısır püskülü çayı:idrar söktürücü özelliği vardır. Isırgan otu çayı:karaciğeri ve böbrekleri temizler Ada çayı:bronşit ve astım belirtilerini azaltmaya yardımcı olur. Biberiye çayı:kabızlığı iyi gelir bağışıklık ve kan dolaşımını güçlendirir.
özellikle siyah olarak adlandırılan çeşidi demir depolarını boşaltma gibi bir şeye neden olur. günde tek başına rahat 2 demlik deviren kişiler tarafından acilen bırakılmalıdır. sonu iyi değildir, dikkat edilmelidir. bırakmak için çayı önce şekerli içip ardından bitki çaylarına yönelmek makul bir çözüm olabilir.
yaseminli yeşil çay, demlenmiş olarak özellikle çin restoranlarında sürekli müşterilere sunulur. yağlı yemeklerin üstüne 3-4 ufak bardak içildiğinde rahatlatır, tansiyonu düşürür, insanı baygın bir hale sokar. müthiş bir rahatlıktır ancak 2 kişi için 1 demlikten fazlası uyuyacak rahat bir yer aramanıza sebep olacaktır. *
siyah çay; kabartay'ler ve bir takım kafkas toplulukları tarafından içerisine süt ve tereyağı eklenerek içilir. soğuk kış günleri yaklaşırken içerisine bal ve karabiber de atılır. eğer tereyağı tuzsuz ise eski nesiller içerisine tuz da serpebilir. hastalıklara karşı koruduğu, hastalanıldığında iyileşmeye yardımcı olduğu düşünülür. önünüze geliyorsa ve ne olduğunu biliyorsanız, içmemek için vücudu iyi hissetmeye zorlamanız da olası tabi.*
kaçak çay olarak adlandırılan bir çeşidi de bulunmaktadır. kendisi esasında bir çeşitten ibaret olmayıp, iran çayı, içinde ne olduğu belli olmayan bir takım çaylı karışımlar gibi açıklamalar da yapılabilir. genellikle doğu, güneydoğu illeri ve istanbul'da tüketilse de ülke genelinde de yaygın sayılır.
şeker ile birlikte tüketimi ise bir çeşit belirteç haline gelebilir. ığdır, erzurum ve kısmen erzincan yörelerinde kıtlama şeker ile tüketilir. bu tekniğe has şekerler üretilse de yöre halkı tarafından genellikle bu yeni tür şekerler pek beğenilmemektedir. direkt küp şeker de kıtlanabilir. çayın bu teknikle tüketilmesi ise şu şekilde olabilir: öncelikle şekerden bir miktar kıtlatılır, ardından sıcak çay yudumlanır. şekerin çay ile beraber ağızda çözünmesi sonucunda alınan yudum, mideye indirilir.
karadenizli bir tanıdığıma * dayandırdığım bilgiye göre çay 5 kalite olarak ayrılır ve paketlenip satılır. en kaliteli çay, gram ile satılmakta ve yine aynı iddiaya göre marketlerde bulunmamaktadır.
türk insanının milli içeceği. Edebiyatı da yapılır. Kendisini bitki çayı olarak severim bilhassa da yeşil çay. fakat edebiyatını pek sevmem. Zira kahve seven insanım.
bütün devlet dairelerini döndüren içecek. hastanedeki doktorun, adliyedeki savcının, vergi dairesindeki memurun elinden çayını alın bakalım, iş yapabiliyorlar mı. parayla maaşla değil, yemin ederim çayla çalışıyor bütün 657'liler.
Dünyanın bir ucuna dahi gitsem vazgeçemiyorum. Fakat her ülke de kendine ait bir çay çıkartmış. Ön yargısız tadıma göre bizim ülkenin ki açık ara fark oluşturur ancak ihracatı az olan bir ürün.. Maalesef.
Ülkemizde eğer sevmiyorsanız sorun yaşıyacağınız içecek . Sürekli ne demek çay içmiyorsun nasıl yani sorularına maruz kalıp sonunda bari içeyim dediğiniz içecek zorlamayın direnmeyin ve için teslim olun çaya ve çay sevenlere.
Karadeniz bölgesinin bir kısmında; özellikle rize ve trabzon'da geçimi yüksek oranda sağlayan ve hasadı yıl içinde defalarca yapılabilen, fabrikada işlenip siyah toz haline dönüşen, ardından evlere gelip demlikleri şenlendiren, sıcak içimli, hararet aldığı söylenen fakat aslında hararet yapan bir içecek çeşidi.
oldum olası bir türlü sevemediğim, içtiğim zaman midemi bulandıran içecek. toplumumuzda gittiğiniz ortamlarda çay içmemek ortam sahibine hakaret gibi hissedildiğinden, yıllarca vücudumu alıştırıp, sevmeye çalıştım ama olamadı malesef, sırf bu nedenle içeriğinde satış olan işleri/pozisyonları kabul etmiyorum artık, oysa gayet iyi bir satışçıyımdır aslında
b12 emilimine sekte vurarak zaten doğru düzgün vitamin alamayan toplumumuzun unutkanlaşmasını pekiştirmektedir.
diğer yandan bağımlısıyız, tüketim arttıkça yeni aroma arayışları artabilir. x marka filiz çay, y marka tomurcuk, bir miktar seylan gibi karışımlar demleyip budur diyebileceğiniz güzel tatlar yakalanabilir. afiyet olsun