Nerede oldugu merak konusu olan damat ve ex-maliye bakani. Acaba adami sarayda bogdurup cesedini de kor kuyuya atip uzerini de betonla mi kapattilar. Adam resmen buhar olup uctu. Butun sosyal medya hesaplari kapali, devir teslim toreni olmadi. Sanki bu adam hic yasamadi gibi davraniliyor. George Orwell'in 1984'u gibi oldu ulke resmen
istesem doları düşürürüm dedi kimse inanmadı. büyük bir ekonomist olduğunu kanıtladı. doları bu kadar hızlı düşürebileceğini daron acemoğlu bile tahmin edemezdi.
+ epeydir yoğunluktan anama, babama, hanıma çocuklara vakit ayıramadım. -Bu bana biraz abartılı geldi. +devam edememe kararı aldım. -affediyorum. +o zaman ben eve geçiyorum. -tamam.
Görev aldığı konuma, birlikte çalıştığı mesai arkadaşlarına.... Fakat en önemlisi halka saygı duymayan politikacı (!?), saygısız kişi.
siyasal islamcılara ülke yönetimi bırakıldığında varılacak kaçınılmaz son "yönetememek" ve "becerememek"tir. Zira, bulundukları konuma, iktidara bilgi, yetenek ve vizyonlarıyla değil, duygu sömürüsü yaparak ve polemikler yaratarak gelirler. Bu gerçek, siyasal islamın, hayatın ve politikanın herhangi bir köşesinde yer aldığı her ülkede böyledir.
"ekonomi" gibi, diğer bakanlıklara kıyasla "çok daha önemli" konumda bulunan bu şımarık şahsın, instagram gibi sosyal bir mecrada yayınladığı mesajla istifasını vermesinin ne kadar önemli olduğunu şu örnekle açıklarsam, daha anlaşılır olacağımı umuyorum:
Yandaş medyanın, siyasal islamcıların ve siyasal islamdan nemalananların evirip çevirmelerine, eğip bükmelerine bakmayınız. Durumun ciddiyeti bu kadar nettir!
istifa ettiğine dair sanal alemde bir yazının olduğu, yazıyı da, haberi de henüz netleştirmemiş, konuyu açıklamamış hazine ve maliye bakanı. kuaför salonu gibi memleket. çırak geceden diğer çırağa veya "abi" dediği kalfaya salona bir daha gelmeyeceğini söyler. telefonunu da kapatır. bir şekilde bu çırak zaten kuaförün amcasının oğlu falandır. sabah gelir sanırlar gelmez, ararlar ulaşılmaz. kuaför sorunca söylerler, kuaför sinirlenir, "götü kalktı zaten, koca salona aldım onu, bok kazanır bir daha bu kadar para, sadece bahşişlerini kıçını yırtsa kazanamaz" der gibi bir takım olaylar. yalnız çok korktuğum bir bölüm var sevgili dostlar. bu çıraklar veya kalfalar dönerler bir şekilde. o dükkana olmasa başka bir dükkana dönerler, annesi kuaförü arar, çok üzüldü der. bilemiyorum altan.
albayrak neredeyse 24 saattir kayıp. devlet bütün organlarıyla ölü taklidi yapıyor. ana akım medya ölü taklidi yapıyor. durum git gide garipleşiyor. çok anormal bir durum var ortada. türlü türlü komplo teorileri geçiyor aklımdan. anlamlandıramıyorum.
İstifa haberini instagramdan duyuran hazine ve maliye bakanı,
Mart şubattan daha güzel olacak diyen hazine ve maliye bakanı,
Dolarla mı maaş alıyorsunuz diyen hazine ve maliye bakanı,
Cumhurbaşkanının damadı olan hazine ve maliye bakanı...
İstifa eden eski hazine ve maliye bakanı. İstifasını isteyen ise erdoğan belli. Aslında bu erdoğan'ın albayrak'ı devreden çıkarmak için ilk düşündüğü an değil. Malum zamanı hatırlayanlar olacaktır, soylu istifa etmiş erdoğan geri döndürmüştü. Soylu ise albayrak'ın en büyük rakibi olmakla beraber devlet kadrolarında ciddi güce sahip. Erdoğan bu istifayı geri döndürüyor çünkü narsistlik gibi görünen "bende habersiz kimse istifa edemez" durumun arkasında soylu'nun bir çok partiyle görüştüğü iddiasına karşılık, böyle önemli bir gücün kayıp gitmesini istemiyor. Buna karşılık soylu malum çatışmadan kaynaklı albayrak'ı düşmesini istiyor. Partide 2. Adam konumu netleşmeli yani. Erdoğan'da albayrak'tan başından beri memnun değil ama yarattığı çevre itibari ile etrafında hiç görev verecek düzgün biri yok bari damada görevi vereyim de sözümden çıkmasın diyor. Ama o da ne!? Albayrak'ın son zamanlarda en yakın çevresi nedense melih gökçek ve tanıdıkları. Melih gökçek diyip geçmeyin, erdoğan'ı bile izletip kayıtlar toplattığı iddiaları var. Tayyip seçimi kaybetme pahasına gökçek'i uçurumdan boşa yuvarlamadı.
Kendi iç çekişmeleri bir yana bir de dışarıyla ilişkilerimiz var. Yabancı sermaye tam anlamıyla s.ne takmıyor damadı. Baya alaycı yaklaşıyorlar. Tabi onlarla işbirliği yapan tüsiad ve çevresi de.
Bir de halkbank davası var. En çok adı geçenlerden birisi albayrak. Tayyip 2013 öncesi çizgiye girip, bu çıkar gruplarıyla tekrar işbirliği yapmayı kabul edip gerekirse sizin için kurban veriyorum, merkez bankası'na atadığım adam bile sizin adamınız diyor olabilir.
Kısacası tayyip son çırpınışını yapıyor. Eğer olur da biden ve çevresi erdoğan'a inanırsa daha kötü günlere hazır olun. Ama erdoğan'a inanmaz onu indirmeye çalışırlarsa daha kötü günlere yine hazır olun.
Sağlık sorunları nedeniyle istifa ettiği söylenen siyasetçi.
Fatih altaylı'nın habertürk yetkililerine dayandırdığı bilgilere göre istifa ettiği doğruymuş. Şimdi canlı yayında söyledi. Ama son dakika falan geçmiyorlar, ilginç.
Ayrıca; Bir arkadaşımla konuşuyorduk "sağlık sorunu ne olaki acep" dedim. o da işin siyasi kısmına hiç girmeden "trabzonspor yüzünden kanser olmuştur" dedi *
eğer gemiyi erken terk edince kurtaracağını zannediyorsa yanılıyor bu ülkeyi bu hale hepiniz beraber soktunuz, yemeği beraber yediniz hesabı da beraber ödeyeceksiniz.
erkenden istifa edip de unuturlar falan yok.
şimdilik güle güle ekonomi "bakmayanı" umarım istifan yalanlanmaz.
siyasal islamın en bilinen reflekslerinden biri olan "yalancılık" ve bunun artık dikkat bile çekmeyecek kadar normalleşmesi ve kanıksanması olayını giderayak yaşatan vasıfsız.
adam gibi de ki, "anlaşamadık gidiyorum". ne bileyim "istediklerimi gerçekleştiremedim" veya "çalışmama izin vermediler".
"sağlık sorunu" ne lan? yalan denilen şey bunlar için nokta virgül olmuş. nefes alır gibi bilinçsizce yalan söyler haldeler. kromozomlarına işlemiş, mutasyona uğramışlar.
Sağda solda istifa ettiği söylenen zatı muhterem.
Manşetler hazır. Neden olarak sağlık sorunları öne sürülmüş. Muhtemelen yüzük fazla sıktığı için kan dolaşımında problem çıktı. Beyne kan pompalanmıyor gibi bir görüntü vardı uzun süredir.
Neyse, darısı kayınpederin başına.
Dün naci ağbal başlığına, damat kovulamayacağı için kendisi gölge bakan olarak bu göreve atanmış olabilir yazmıştım. O entrym birkaç kişi tarafından nahoş bulunmuştu. Bu gelişme aslında o yorumun doğruluğunu gösteriyor. Muhtemelen saray, ‘istifa et de kovulmuş gibi olma.’ demiştir. Şimdiki tahminimi de söyleyeyim: bu gelişme 2021 yılında erken seçim olasılığını artık olasılık olmaktan çıkardı. Neredeyse kesinleştirdi.
"biz dolarla uğraşmıyoruz, istesek düşürürüz" şeklinde çokomelli beyanatı olan para bakanımız. özet geçer gibi anlatıp, aslında ithalatı bitirmek istediklerini açıklamıştır. üretim, istihdam, kendi kendine yetebilme hedefinde-imişler.
gönül isterdi ki, hiç bir şey ithal etmek zorunda kalmayalım, evet. farkında değilsiniz ama, atalarınız o matbaada inat etti diye biz şu anda tam 100 sene geriden geliyoruz dünyanın geri kalanından. buradaki 100 ne anlam ifade ediyor, bir düşünün lütfen.
Ekonomik güven endeksinin iki yüz üzerinden yayınladığı verileri yüzde sanarak yada bilinçli yanıltarak paylaşmış ekonomi bakanı. Yayınlanan verilere göre iki yüzde seksen sekiz oranıyla "tüketici güveninin kötümser durumu" alanının içinde yer alıyoruz.