Arasında bir düşün ne ileri ne geri, adım atsan uçurum ya da gök perdeleri, görünürde ne bir dam ne bir deniz feneri bu saran karanlıkta surlarıyla her yeri; ayağında yol tozu, yüzünde ecel teri, diz boyu bata çıka ve bir kemik bir deri nereye bu yolculuk nerden ne günden beri, kendi ölün sırtında ağır bir kuş benzeri?