iyi bilinen diğer tüm hasletlerine ilave olarak bağlama virtüözüdür. bu adamı diğer goygoycu, kazma halk ozanlarıyla sakın ola karıştırmayasınız. sazına muazzam bir hakimiyeti vardır. olağanüstü yaratıcı, yenilikçi bir adamdır. zaten bu nedenle içinden çıktığı abdal geleneğini aşmış, babasını geçmiş, ilk ona girmiştir.
lisede bir kaç ay bağlama kursuna gitmiştim. hocam herkese bok atmaktan hoşlanan, kimseyi beğenmeyen, küskün bir başarısızdı. kimi sorsam meh, meh diyerek gömüyordu. neşet ertaş deyince yutkundu ve konuşamadı. allah beni taş yapar diye bok atmaktan korktu.
neşet ertaş acayip bir adam. türkiye'de kaç çeşit saz çalma üslubu varsa hepsini sünger gibi emmiş. harmanlamış. iç anadoluya yedirmiş. çok karışık, çok kendine özgü, çok gelişmiş bir tekniğe ulaşmış. mesela bağlamanın en alt tel grubu, malumunuz üç tellidir ve bu üç tele aynı anda basılır, tek telmiş gibi çalınır. ama neşet baba, zaman zaman bu üç telin ikisine farklı bir notadan, tekine farklı bir notadan basar. kıstırma yapar. bu o kadar zor ve tuhaf bir şeydir ki, neşet ertaş'ın uzaylı olduğunu bile düşünebilir insan. ben elbette bunu kendi kulaklarımla ayırt etmedim. bir müzik hocasının videosunda izlemiştim. biçim ve içeriğin aynı anda böyle bir mükemmelliğe ulaşması mucizevi bir şey.