-
iyilik, lütuf, ihsan.
Örnek kullanım: Başımızdan gitmesi, ekşi suratından kurtulmamız da bir nimetti. (S. M. Alus) hepsini göster
-
Yaşamak için gerekli her şey.
Örnek kullanım: Desem ki sen benim için hava kadar lazım / Ekmek kadar mübarek / Su gibi aziz bir şeysin / Nimetsin, nimettensin (C. S. Tarancı) hepsini göster
-
Yiyecek içecek, özellikle ekmek.
hepsini göster
-
Yararlanılan imkân.
Örnek kullanım: Evinizin iş yerinize bu kadar yakın oluşu nimet. hepsini göster