1. 1970 sonrası, üretim ve tüketim paradigmasındaki köklü değişimi ifade etmek için kullanılan post-fordizm nosyonu, fordizmden sonra endüstriyel bölünmenin ikinci aşamasına gelindiğini haber verir. gözlemlenen kritik kopuşu ön ekiyle üstünkörü geçiştirme, bilirsiniz ki, çağdaş bilimsel teorinin çok sevdiği bir şeydir. yok ötesinde, yok sonrasında, yok karışımı derken bu post'un ne olduğu da hep tartışmalıdır. bir de kelimesi vardır ki... neyse konuyu dağıtmadan biz kavramın akademik açıdan nerede durduğuna değil ne söylediğine, muhtevasına bir göz atalım.

    literatürde esnek birikim ve esnek uzmanlaşma adıyla da karşılanan bu yeni aşamanın altyapısını bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler oluşturur. in bulunmasıyla sıçrama yapan teknoloji, önünde neye denk geldiyse onları kendine lehine dönüştüryor(du). makinelerden çalışana, zamandan mekana, teoriden pratiğe, bireyden topluma... kazandırdığı en temel özellikler ise , ve ti. bu üçü aynı zamanda post-fordizmin çekirdek değeriydi.

    post-fordizmde hiçbir şey uzun yıllar orada aynı şekilde ve tekil kalmaz; her şey her an göz açıp kapayıncaya dek değişebilir, başka bir biçim ya da içerik edinebilir, her şey ve herkes çok işlevli, çok amaçlı, çok mekanlı, çok zamanlı olabilir. belirli, sınırlı ve kesin denilebilecek neredeyse hiçbir şey kalmamıştır, her şey akışkandır. bu anlamda post-fordizmide olanlar şu şekilde özetlenebilir:

    1. eskisi gibi hayatı boyunca tek bir işte uzmanlaşma geçerliliğini yitirmiş, sistem herkesin mütemadiyen yeni uzmanlıkları olmasını beklemektedir.

    2. işçilerin bir makine başında (montaj hattını hatırlayalım) aynı hareketi yapması yetersizdir, makineler daha karmaşıktır, işçinin bilişsel kapasitesinin makineyi kullanması için elverişli olması ve makineyi başka işlemlere yönlendirebilme vasıflarını kazanmış olması zorunludur.

    3. üretim ve tüketimde zaman ve mekanı sınırı ortadan kalkmıştır. örneğin istihdamda esnek iş süreleri (bkz: ) olduğu gibi fabrika ya da ofis dışında esnek çalışma mekanları vardır (bkz: ).

    4. işyeri küçülmüş, her an başka bir yere taşınabilir duruma gelmiş, her an başka bir ürün ya da hizmet üretmeye, üretim metodu değiştirmeye hazır halini korumaktadır.

    5. yönetim mekanizması müşteri, kalite ve çalışan odaklıdır. onlara göre yeni kararlar alabilme ve uyguyalabilme becerisine sahiptir.

    6. ne sınıflar ne de hiyerarşik ilişkiler net değildir. herkes küçücük bir anda başka sınıfın ya hiyerarşik düzeyin mensubu olabilir.

    7. kontrol, denetleme ve gözetim tek bir merkezden yapılmamaktadır. bunlar kişilerin, çalışanların, tüketicilerin, müşterilerin öznel olarak aktif katılımıyla gerçekleşir. (bkz: ) (bkz: )

    8. piyasa o kadar hareketlidir ki talep sürekli değişmekte üretim de ona göre kendini yeniden şekillendirmek, dinamik olmakla yükümlüdür.

    9. üretimin karşısında aynı kabul edilen kitlesel bir tüketici grubu yoktur. daha küçük ölçekli, çok çeşitlilik göstersen gruplar, daha bireyselleştirilmiş ve özelleştirilmiş ihtiyaçların grupları vardır.
    #206305 ruz | 5 yıl önce (  5 yıl önce)
    0ekonomi terimi