2- andre marie ampere: ampere'nin "vay anasını, oersted'e bak. uu beybi" demesi. amper kanunu ile oersted deneyini matematiğe dökmesi. "ulan akım taşıyan iki tel birbirine kuvvet falan da uyguluyor lan bakın." demesi.
4- heinrich lenz: faraday yasasına bi' tane "-" eklemesi. basit ama etkili. "ey kamiller, elektromanyetik indüksiyonu buldunuz, tamam da endüklenen bu gerilimin üreteceği akım kendisini meydana getiren manyetik alanı yok etmeye çalışıyor, biliyor muydunuz ulan bunu." demesi.
6- james clerk maxwell: "beyler, toplanak bana allah diyek. bakın şimdi hepinizin bulduklarını birleştiriyorum. ulan ampere, bak senin kanununu da düzelttim, şurada küçük bir displacement current var kamil." demesi. sonrasında, "oğlum bunların hepsini birleştirince ışık elektromanyetik bir şey (dalga) çıkıyor lan, atayizler bunu da açıklasın demesi."
üniversite'de gördüğüm en zor ders belki de. çok dersten kaldım, alttan aldım, bütünlemeyle geçtim ama böylesini görmedim. saatlerce çalışmaya rağmen sıfır anlama...
Bir elektrik yükünün, manyetik alan ile olan ilişkisine verilen isim. statik elektrik ile manyetizmanın birleştiği alandır.
Aslında mazisi antik Yunan’a kadar uzanır. Ama o zamanlar hem matematik hem de fizik çok yol kat etmediği için bu konuda da çok fazla yol kat edilememiş.
Maxwell’in bu çalışmasından sonra elektromanyetizma yasalarının klasik fizik ile çatıştığı fark ediliyor. Böylece modern fizik yavaş yavaş şekillenmeye başlıyor.
fotonun yani ışığın, elektromanyetik kuvvetin taşıyıcı parçacığı çıkmasıyla yeni bir fizik evreni getirmiştir. sonra lazer falan. ışın tabancları, kılıçları...