80 darbesinden nasibini alan kurumlardan biri olan tdk'nin alternatifi olarak 1987'de kurulan ve günümüzde siyasileşen tdk'den daha güvenilir olan dil kurumudur.
Darbe ile birlikte Türk tarih kurumu ve Türk dil kurumu hukuksuz bir şekilde devlet dairesi yapılmış ve günümüze kadar siyasileştirerek zedelenmişlerdir.
Bu duruma ilk tepki olarak eski TDK çalışanları ve dil konusunda yetkin kişiler bu kurum altında toplanıp bağımsız bir şekilde çalışmalarını devam etmişlerdir.
Birkaç sene önce, "darbe kurumu tdk'nin dili çapulculaştırması sürüyor" başlıklı yazısı ile her şeyin farkındayız ve ensenizdeyiz mesajı vermişlerdir.
müfredat tdk'ye göre işlendiği için dil derneğinin birçok çalışması görmezden gelinmiş olsa da kültür yayınlarının birçoğunda dil derneğinin kuralları geçerlidir. Ders kitapları ile kültür yayınları arasında oluşan ikiliğin sebebi de bu durumdur.
Tdk'nin bilinçli inadı dil konusunda ciddi sorunlar yaratmaktadır. Dil derneği yönetim kurulu başkanı sevgi özel bu sorunu görmüş olacak ki şöyle bir açık mektup göndermişlerdir, "... Bir kez daha yinelemek isteriz: Dil Derneği olarak Atatürk’ün Dil Devrimine inanan, Türkçenin eğitim ve öğretimin de bu anlayışla yapılmasını doğru bulan, Türkçe için akılcı, bilimsel verilere dayalı işler yapan herkesle her kurumla uzlaşırız. Ama aklın, bilimin reddettiği yanlışlara da akılcı, bilimsel verilere dayanarak tepki veririz. Çünkü Atatürk’ün manevi mirası olan akıl ve bilim tek yol göstericimizdir. Bu nedenle, bu seslenişimizi bütün yetkililerin, bütün dilseverlerin önemseyeceğini umuyor; ulusal kimliğimiz olan dilimiz için kaygılarımız gibi, sevinçlerimizin de ortak olacağı düşüncesiyle öneri ve uyarılarımızın değerlendirileceğinize inanıyoruz."