ivan alexandrovich goncharov'un, oblomov adlı kitabındaki ana karakter olan ilya ilyiç oblomov'dan hareketle türetilen; belirli bir psikolojik durumu, davranışsal yönelimi, politik konumlanışı ifade etmek için kullanılan kavram. oblomovluğun bir bireyin hem düşünsel hem de politik konumlanışını ifade etmesinden dolayı kavramın psikoloji ve siyaset terimi kategorilerinde olmasını yerinde bulmaktayım.
kitaptaki ana karakterin yansımasıyla birlikte oblomovluk, bir şeyi yapmak için gereken isteği var edememeye denk düşer. ingilizcede oblomovism diye bilinen kavram; tembelliğe eklemlenmiş bir duyarsızlık, ruhsuzluk, hissizlik durumu olarak aktarılıyor. aslında oblomovlukla alakalı kişi, belirli bir düşünceler bütününe hakimken, o düşünceler bütününün kırıntısını dahi fiiliyata dökme durumuna dair hiçbir adım at(a)mamaktadır. düşünüyorum ki şayet oblomovluk diye bir kavram çıkarılacaksa ortaya, bu kavram, tembellikle özdeşleştirilmemelidir. çünkü; kitabı okuyanlarca bilinecektir ki oblomov ile karakterize edilen stereotip için belirleyici olan her ne kadar yapılması gerekenleri yapmamak gibi afişe edilse de, esas olan ne yapılması gerektiğinin bilinmesine rağmen eylemsellikten yoksunluktur. yani bir cahil tembelliğinden ziyade oblomovluk kavramı, günümüzde sözüm ona bilgiçlik içinde yaşamını idame ettirmesine rağmen konformizmden ödün vermeyenler için son derece yerinde bir ifade ediş biçimi sunmaktadır. oblomov; günümüzde, her şeye bir kelam edebilme yetisine sahip olmaya karşın bireysel çıktılar doğurabilecek doğrudan pratikler harici kalan her şeye karşı kayıtsızlıktır. meşhur sözlükte hemen her gün, kimi "olağanüstü" durumlara rağmen insanların protesto etmemelerinin konuşulması ve bu bahiste lehte konuşanların ertesi gün başka bir durumda protestoların olmamasını belirtenleri protesto edercesine konuşması ve en sonundaysa tamamıyla bir eylemsizlik hâlinin ayyuka çıkması oblomovluğun harikulade bir karikatürünü sunmaktadır.
bu arada bitirmeden önce belirtmek isterim ki oblomov eşsiz değildir. sadece ve sadece, dönemin rusya'sında arada kalmışlığın tanımı olan lüzumsuzluğun en düz ve en sade yansımasıdır. yine okuyanlar bilecektir ki oblomov'un aslında çok esaslı "ağabeyleri" vardır oysa; onegin, peçorin, çulkaturin gibi. günümüzde yaşayanlarsa bilecektir ki çevremiz oblomovlarla doludur ve her birimiz kabul etmekten çekinsek de oblomovluğun bir kırıntısını dahi olsa bünyemizde barındırırız. sahi, ne zaman yerleşiyorduk norveç'e?