güya acil bir durumda aradığınızda ambulans yollayan numara. güya.
ayrıca dün gecenin köründe aradığım numaraydı. operatör kadın bana telefonda "bağırdı". dur, anlatayım da senin de sinirin bozulsun sevgili okur.
istanbul'dan ilk kez izmir'e tatile gelmiş bir arkadaşımı gezdirmek için alsancak'taydım dün gece. birkaç kişi daha çağırmıştım ve güzel bir ekip olmuştuk. beyefendi'yi de şans eseri dinledikten sonra, saat 03:00 civarı tantuni yiyelim dedik. gittik tantuniciye, diğer arkadaşlarım oturdu ve siparişlerini vermeye başladılar. bir arkadaşım tantunicinin karşısındaki atm'ye para çekmeye gitti. ben de onun arkasından gidiyordum ki, hemen sol tarafından geçtiğim kadın bir anda yere yığıldı ve yığılırken de kafasının arkasını, tam arkasında durmuş arabanın tamponuna çarptı. arabadakiler indi hemen, ben de kollarından tutup kaldırmalarına yardım ettim. önce alkol koması diye fikir belirttiler, sonra da "yabancıymış, cüzdanını çaldırmış" falan dediler. 2-3 dakika sonra "112'yi arayan oldu mu?" dedim, "yok" dediler. telefona sarılıp aradım. ilk aramamda birkaç kez çalmasına rağmen hattan düştüm, ikincisinde düşürdüm ve operatörle şu konuşma geçti aramızda:
- operatör: nedir acil durumunuz? - lake: alsancak kıbrıs şehitleri'ndeki garanti bankası'nın hemen önüne bir ambulans gönderebilir misiniz acil? - operatör: (bağırıyor) beyefendi, her isteyene ambulans göndermiyoruz biz. önce hastanın durumunu öğrenip 155'e yönlendiriyoruz (bağırıyor). alkol mü? - lake: (kısa süreli şokun ardından) tamam. bilmiyorum. - operatör: alsancak'ın neresi demiştiniz? - lake: kıbrıs şehitleri'ndeki garanti'nin önü. - operatör: hasta baygın mı? - lake: evet. yere düştü, düşerken de kafasını çarptı. o yüzden aradım belki bayılmadan daha ciddi bir şeyi olabilir diye. - operatör: tanıyor musunuz hastayı? - lake: hayır, gözümün önünde oldu olay sadece. - operatör: sizde alkol var mı? - lake: ("senin yapacağın işe sıçayım operatör" siniriyle) lan benim alkollü olup olmamamın ne önemi var. yollasana şuraya bi' ambulans. - operatör: (kısa süreli sessizlik) 155'e yönlendiriyorum.
(çaaat!) (telefon kapanır)
2-3 dakika daha bekledik kadının yanında. bu sırada benden sonra başka biri daha aradı 112'yi. adam "sağlık personeliyim ben de" falan deyince, "tamam, şimdi gelirler" dedim. 5 dakika kadar sonra önce yaya olarak polis geldi, uzunca bir süre sonra da ambulans. ambulanstaki görevliler kadınla 10-15 dakika konuştular, kadın ayılmıştı ve binmek istemiyordu ambulansa. biz o sırada oradan ayrıldık, devamında ne oldu bilmiyorum.
yardım istiyorsunuz diye size bağıran operatörler çalışıyor aga burada. "hemen ambulans, acil" dedim diye "sus bi' bee" bağırışı yedim gece gece. seksist küfürler hem dilimin ucundaydı o zaman hem de hugo gibi, parmalarımın ucunda şu anda.
-Atatürk bulvarı'nda bir otobüs
=Telefon kapanır, tekrar ararım=
- Şu anda Ata...
=Telefon kapanır, tekrar ararım=
- Otobüs yanıyor, Atatürk bulvarı'nda
- Numaranızı listeye alıyorum tekrara ararsanız işlem başlatılacak
=Telefon kapanır,=
Belki de ihbar önceden gelmişti, sanmıyorum gözümün önünde alev almaya başladı, hemen aradım. öyle olsa bile "anlaşıldı teşekkürler" demek kendileri için de hayatı kolaylaştırmaz mı ?
yukarıdaki diyalog 6 sene önce olmuştu, belki şimdi düzelmiştir.
112'nin hattının diğer ucunda olanlar hakkında biraz fikir sahibi olan biri olarak size durumu biraz izah edeyim. 112'ye günde çok yüksek derecede boş ihbar gelmektedir. Boş ihbar derken mesela şuan hastaneye 500 metre uzaktayım randevuma yetişmek için aradım diyenlerden tutun da, hastaneden arayıp kendisini eve bırakmasını isteyene kadar. Grip olup ambulans isteyen hiç az değil hatta komutadaki hangi gerizekalı kabul edip getirdiler bize bilmek isterdim. 112 çok istismar ediliyor. Tahmin edebileceğinizden bile vahim durum.
2018 senesi icerisinde 35 milyondan fazla telefon almislar. Simdi siki durun tam 25 milyonu asilsiz ve dalga gecmek maksadiylaymis.
Bunun amerikadaki muadili 911 i bosa belese aradigini dusunsene bi adamin gotunden kan alirlar. Ama bizde belki de en kritik numara 25 milyon kere bosa aranmis