fenerbahçe'de yıllarca yöneticilik yapmış, son olarak da federasyon başkanlığına seçilmiş (kimileri atanmış olduğunu iddia ediyor.) iş adamı.
bu abimiz geçtiğimiz günlerde yine fenerbahçe başkanıyla ilgili bir demeç vermiş. rivayet o ki "ali koç nasıl o gazeteci ile aynı programa çıkar." demiş. o gazeteciden kasıt "serdar ali çelikler".
ali koç o gazeteci ile o programa çıktı. kaldı ki ben şahsen o gazeteciyi çok da severim. çünkü gerçekleri, biraz da kendi tarzında dile getiren bir adamdır. o programda ali koç kendisine biraz da üst perdeden o dönemdeki yazılarını sorsa da kendisi gayet saygılı bir şekilde cevap verdi. her yazısının arkasında olduğunu dile getirdi. kendisinin etmediği ama toplumda kendisi etmiş gibi anlatılan söylemlerin de kendisine ait olmadığı belirtti. kaldı ki o gazeteci o operasyonun bir fetö operasyonu olduğunu söylediği için işinden atıldı.
peki nihat özdemir ne yaptı? daha dün saçma sapan bir internet röportajında fener'in şike yaptığı anlamına gelen sözler söyledi. "Şikenin üstesinden gelmek için nasıl bir çalışma yapacaksınız?" sorusuna "ne şikesi?" demek yerine şöyle bir cevap verdi. aynen alıntılıyorum: "Birçok ülkede de böyle olaylar oldu. İtalya'da, İngiltere'de ve Fransa'da da oldu. Her ülkede olduğu gibi Türkiye'de de böyle bir olayı yaşadık. Hepimizin bildiği gibi o sezon... 2010-2011 sezonudur. Sezon geride kaldı. 9 sezon geride kaldı. Biz 9 senedir herhangi bir şekilde bir şike olayına rastlamadık."
kendisinin o süreçte fenerbahçe as başkanı olduğu da düşünülürse, al bu söylemi nasıl anlarsan anla artık. ki trabzon'da yerel basın ve fenerbahçe kulübü doğru anladı. yerel basın kupayı istedi (ağaoğlu sus pus olmuşken.), fenerbahçe düzeltme istedi. ama düzeltmedi.
şimdi, bu abimiz çıkmış, daha dün kendisi fener için şikeci manasına gelen, hatta o dönemde as başkan olduğu için itiraf kabul edilebilecek bir beyanda bulunmuşken, serdar ali çelikler gibi bu olay yüzünden işinden olmuş bir gazeteci için "o gazeteci..." diyor.
cidden biz fenerlileri salak falan mı sanıyor?
hayır hepsini geçtim. federasyon başkanı unvanı taşıyan bir kişi, herhangi bir kulüp ya da yönetimi hakkında, olumlu ya da olumsuz, fikir beyan edebilir mi? bu ne kadar etik? ki bunu federasyonun sitesinden yapmışlığı da var...
yazıklar olsun nihat özdemir. aslında yazıklar olsundan çok daha fazlasını hak ediyorsun da, buna değmez.
fatih terim'in yabancı kuralıyla ilgili fikirleri sorulduğunda cevaben "benim işim kulüplerle. bu işte muhatabım kulüpler. antrenörler gelip geçici. maalesef kulüplerimizde bugün varlar yarın yoklar." diyebilen bir varlık.
önce sanıyorum kendisini kalıcı sanıyor. yani, antrenörler geçiyor da federasyon başkanları makama çivi çakıyorlar sanki. oradaki mantık hatasını geçtim, ben şahsen kendisini pek sevmesem de, fatih terim gibi bir adama antrenör demek neyin kafasıdır? türkiye'nin en çok şampiyonluk görmüş, tek avrupa kupasını almış, milli takımla kaç maça çıkmış, italya'da takım çalıştırmış, muhteşem bir kariyere öyle ya da böyle sahip olmuş, ülkenin dışarıya oyuncu ihraç etmesine vesile olmuş 14 + 14 kuralını uygulamaya koymuş adama antrenör demek cidden neyin kafasıdır?
kimdir nihat özdemir? parası olan zengin bir iş insanı eyvallah. bunun dışında futbolda hangi başarıya imza atmış? aziz yıldırım'ın yaverliği mi başarı? yoksa gelmiş geçmiş en kötü federasyon yönetimi olarak tarihe geçmek mi?