1. miyadını çoktan tamamladı hayvanat bahçeleri. kolonyalizmin bir yan ürüdür bunlar. bilinen dünyanın ötesine gidildikçe buralarda görülen değişik hayvanlar, eski dünyada mevcut olmayan hayvanlar, eski dünyaya taşınmış, insanlara seyrettirilmiştir. hayvanlarla yetinmeyip fethettikleri coğrafyadan kendilerine benzemeyen insanları da taşıyıp insanat bahçeleri de düzenlemişlerdir hatta. insanat bahçeleri biteli 100-150 yıl kadar oldu. hayvanat bahçeleri bu karanlık dönemin günümüze uzanmış izlerinden biri. geçtiğimiz yüzyıldan başlayarak gelişen fotoğraf teknolojisi, sinema, televizyon, vahşi doğa belgeselleri bu hapishanelerdeki hayvanları doğal ortamlarında izlemenin yolunu açıyor çünkü insanlara. azalarak bitecekler.
    #185070 laedri | 5 yıl önce
    0mekan 
  2. 2 günlük haftasonu kısıtlamalarında evlerinde 48 saat dahi duramayan insanların, kısıtlamalar bittikten sonra büyük bir zevkle gidecekleri yer.

    48 saat vs tüm yaşam
    #185090 laz ziya | 5 yıl önce
    0mekan 
  3. Bunun en vahşi formlarından biri yunusların, deniz memelilerin işkence gördükçe, ölü balık için dilendikçe alkışlandığı, milletin çocuğunun bunlarla fotoğraf çektirmesini "hayvan sevgisi" diye satın aldığı aquaparklardır:
    #185091 son kurtadam | 5 yıl önce
    0mekan 
  4. Doğanın tezahürüdür çok da şey yapmamak lazım. Apex predator kimse onun sözü geçer, bu kadar.

    Dünyayı insanlar yönetiyor, dolayısıyla keyif için de avlarlar, yerler de, beslerler de, severler de.
    Bu bize düşünebildiğimiz için etik dışı geliyor ama belki de bazıları bu durumdan memnun olabilir.

    Çünkü özellikle bazı türler doğada olan yaşama şanslarından çok daha fazlasına erişiyor burda.
    Doğaya salsan belki yüzde beş ihtimalle yaşayacak ama orda yapay ama doğal ortamına yakın bir yerde sakin sakin yaşayabiliyor.

    Bu tabiki de hayvanlar adına karar verme hakkı nerden geldi bize sorusunu sordurtuyor ama arkadaşlar o kedileri, köpekleri, kuşları siz de besliyorsunuz. Bir nevi aynısı bu da.

    Bunun haricinde hayvanları, bitkileri de yiyoruz mesela. Çünkü zorundayız. Eninde sonunda bu canlılar ölmek zorunda bir kısmı. Ya yenerek bizim tarafımızdan, ya da doğada ölerek. Belki soyları tükenecek, bunları bilemeyiz.

    Etik dedikleri şayet, seçim şansımız olduğu sürece canlılara sataşmamak ise okay, ama onun haricinde bu çevreci duyarlar komik geliyor bana. Veganlar, vejeteryanlar falan doğanın işleyişinden bihaberler.

    "İnsan" olduğumuz için kendimizi hep dışında görmek istiyoruz doğanın ama değiliz lan işte. Yarı medeni hayvanlarız işte. Bu bazı duyarcı tayfanın "Nasıl böyle bir şey olabiliyor? " tavrı da bana saçma geliyor.

    Hiç içinde o vahşeti, o hayvanı hissetmediniz mi yani hayatınızda. Bir tecavüzcüden, bir yamyamdan, bir katilden çok fazla uzak değiliz temelde. O bastırılmış sürüngen beyninde hepsi var. Yeterince baskı oluşunca oraya gidiyor işte insan. Şaşırılacak bir mevzu değil.

    Bu arada bu çevrecilere/doğacılara Carlin'in iki çift lafı var:

    Buyrun efem

    2mekan 
  5. Çeşit çeşit hayvanların doğal olmayan ama doğala yakın ortamında barındırıldığı oluşumlardır.

    Bir olarak baktığımda, hayvanseverlerin, "hayvanat bahçeleri kapatılsın." ları attığını duyabiliyorum. Hatta "televizyondan görüyoruz vahşi ortamını. ne gerek var hayvanları hapsetmeye?" bile diyorlar. Evet ilk zamanlarda bu böyleydi. Fakat bu hayvanlar burada ürediler ve şu andaki hayvanat bahçelerindeki canlılar, altında doğdu. Şimdi vahşi ortamda büyümemiş kocaman bir ı nereye salacaksın? Dişisi erkeğiyle beraber bir vahşi yaşam bilmeyen acemi sürüsünü 'da öylece ortaya mı bırakacaksın? Hayvanat bahçeleri hayvanları hapsettikleri yerler değildir. Vahşi hayvan merkezleridir. Vahşi yaşamın korunması için şarttır. Hayvanat bahçeleri hakkında olan belgeseller de vardır. ortamında televizyonda bakmak yerine, hayvanat bahçelerinde kanlı canlı bir antilop, yaban domuzu, zebra, zürafa,kanguru, deve kuşu, lemur, babun, aslan, kaplan, boz ayı, kartal, boz baykuş, çakal, kurt, tilki vs. görmek her zaman daha iyidir.
    #185220 enchuken dimario | 5 yıl önce
    2mekan