başkan olmadan önce amerika'nın en üst seviye generallerinden biri olmasına ve orduda 35 yıl geçirip, iki dünya savaşı görmüş olmasına rağmen, savaş alanında bir gün bile geçirmemiş eski asker ve siyasetçi.
douglas macarthur'un kıdem olarak astı olsa da, zamanla macarthur'u geçmiş olması da ilginçtir. demek ki abd ordusunda işler kıdem üzerinden yürümüyor pek.
ikinci dünya savaşında batı avrupa muttefik kuvvetlerinin komutanı olarak yıldızı parlamış hem cumhuriyetçiler hem demokratlar kendisini başkan adayı yapmak için uzun süre peşinde koşturmuştur.
daha sonra cumhuriyetçi partinin adayı olarak 1953 yılında başkan seçilmiş ve soğuk savaş'in bu kritik yıllarında abd'ye liderlik etmiştir.
iç politikada kendinden önceki başkanların çizgisini genel anlamda devam ettirmiş bu nedenle bary goldwater'in temsil ettiği aşırı sağ çizginin hışmına uğramıştır.
en kritik dış politika hamlesi ise adıyla anılan einsenhower doktrindir. doktrine göre uluslararası komünist ülkelerin tehdidi altındaki orta doğu ülkelerine askeri ve ekonomik yardım sözü verilmektedir. tahmin edileceği üzere doktrin komünizm ile beraber nasır milliyetçiliğine karşı da bir önlem olarak düşünülmüş ancak günün sonunda doğrudan orta doğu ülkelerinin iç işlerine müdahale görüntüsü kazanmıştır. Bu durum ise Arap ülkelerinin tepkisini çekmiş ve doktrinle amaçlananın aksine bölgede abd karşıtlığı yükselmiştir. bu durumun doğal sonucu ise sovyetler birliği'nin bölgeye girişinin hızlanması olacaktır.
1956 yılında süveyş kanalını millileştiren mısır'a karşı ingiltere, fransa ve israil'in işgal girişimi arap dünyasındaki batı karşıtlığını daha da körüklemiş, abd en müttefiki olan bu ülkeleri çekilmeye zorlamıştır. süveyş bunalımından sonra sovyetler'in bölgedeki nüfuzu daha da artmıştır.
not: yıllar sonra bu tarihsel senaryo bush doktriniyle bir kez daha tekrarlanacak, bir kez daha bir abd doktrini, düşman bir gücün (bu defa iran'ın) bütün bölgede etkisini artırmasıyla sonuçlanacaktır.