yedi meşale hareketinin şiire en sadık ismi ve en gencidir.
1910-1957 yılları arasında yaşayan şair, topluluk ortaya çıktığında henüz lisede okumaktadır. "sebil ve güvercinler", "geçen zaman", "nefes almak" gibi şiirleri ile bilinen şairin "mesut insanlar fotoğrafhanesi" ve "değişen istanbul" isimli hikayeleri de vardır.
genç yaşta ölen şair, eyüp sultan'daki aile mezarlığına defnedilmiştir, fakat bugün mezarı yoktur.1980 yılında aile mezarlığının bulunduğu bölgeden yol geçmiş ve kabirler kaldırılıp yok edilmiştir.
Galatasaray Lisesi'ni ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini Bitirmiştir. İlk şiirini Servet-i Fünun dergisinde yayımlamıştır. İlk dönem şiirlerinde hece ölçüsünü kullanırken daha sonra serbest ölçülü şiirler yazmıştır. Galatasaray Lisesi'nde aldığı Fransızca eğitimi sayesinde usta Fransız şairlerini okuyarak kendisini geliştirmeye çalışmıştır. Hayatının çoğunu şiire ayırmasına rağmen tanınmış makale, deneme ve öyküleri vardır.
Lise arkadaşı Cahit Sıtkı Tarancı tarafından adı edebiyatla anılan birçok kişiyle tanıştırılır. Bu tanışmalar ve özellikle Cahit Sıtkı ile olan arkadaşlığı Ziya Osman'a edebi bir yoğunluk katar. Cahit Sıtkı'nın '' Ziya'ya Mektuplar '' kitabı bu iki edebiyatçı arasındaki sağlam dostluğu anlamamızı sağlamaktadır.
galatasaray lisesi'nde eğitimine devam ederken bir yıl sınıfta kalan yazar/şair bu vesileyle cahit sıtkı tarancı ile tanışmıştır. bu yıllarda şiirlerini "ağaç" dergisinde çıkarırken henüz soyadı olmadığı için sadece "ziya" adını kullanırmış. sonrasında necip fazıl tarafından kendisine "saba" soyadı verilmiş.
aynı zamanda kırımlı yazar cengiz dağcı'nın ilk romanını türkiye türkçesine çevirip onu türk okuyucusuyla tanıştıran kişidir.
Ziya Osman Saba, Cumhuriyet Döneminde derin izler bırakmış şairlerinden biridir. Yedi Meşaleciler topluluğunun bir üyesi olan Saba, Türk şiirine samimi, duygusal ve nostaljik bir yaklaşım kazandırmıştır. Şiirlerinde bireysel yaşamın huzurunu, aileyi, çocukluğu ve dini duyguları işler.
Onun eserlerinde melankolik bir ton ve geçmişe özlem dikkatimizi çeker. Yaşadığı maddi ve manevi zorluklara rağmen şiirlerinde umut dolu bir içtenlik vardır. Saba, yaşama sevincini ve iç huzuru en basit anlarda bulmayı başarır.
Sebil ve Güvercinler şiirinde huzur arayışını şu dizelerle görürüz:
"Geçmiş günlerimiz birer masaldı, Sebiller güvercinlerle dolardı, Camilerde huşûyla namaz kılınır, Dualarla sabah ezanı okunurdu."
Ziya Osman Saba, gündelik hayatın küçük detaylarına derin anlamlar katan şiirleriyle modern Türk edebiyatında naif bir köşe oluşturmuş, Türk şiirine sade ve samimi bir duyarlılık kazandırmıştır.
