mesleğinin başlarındayken ve henüz ekonomik olarak belini doğrultamamışken, bizdeki cmk avukatlığına denk düşen kamu avukatlığı ile geçimini sağlayan saul goodman; tuco salamanca ve nacho varga aracılığıyla salamanca ailesine ve kartele temas eder. ilk başlarda mesafeli olmasına karşın ilerleyen zamanlarda lalo salamanca'nın ''tehdit var ısrar yok'' şeklindeki tavrıyla kendisine verdiği görevi yerine getirdikten sonra -ki bu görev sınırdan yüklü miktarda kefalet parasının alınarak mahkemeye sunulmasından ibarettir ve saul goodman bu işten çok iyi miktarda bir para almıştır- ''kartelle bağlantısı olan avukat'', ''kartel avukatı'' (bkz: mafya avukatı) olarak bilinmeye başlar ve nam salar. nitekim bu teslimat görevi söylendiği gibi basit şekilde değil birçok kanlı çatışmanın sonucunda, saul goodman'ın tesadüfen hayatta kaldığı bir senaryonun akabinde tamamlanmıştır.
her ne kadar kendisi kartel işlerinde hoşlanmasa da -zira gözünün önünde birçok kişi öldürülmüştür- kartelle bağlantılı olarak görünmenin ekmeğini yemiş ve bu sayede suçlulardan oluşan geniş bir müvekkil portföyü elde etmiştir. kartel ile de bağlantısı hiçbir zaman kopmayan saul goodman, mike ehrmantraut, gustavo fring, walter white gibi çete liderleriyle doğrudan veya dolaylı bağlantılara sahip olur. haliyle; kendisinin ünlü bir ceza avukatı -jesse pinkman'ın deyimiyle bela avukatı- olma süreci kartel işine ucundan ve kıyısından girmesi ile ivmelenir.