en sevdiğim woody allen filmidir. hatta başıma bir iş gelmiyecekse "annie hall" filminden bile daha çok severim.
bir sanat eserinin iyi bir eser olması için toplumcu olmasının yanında iyi de bir toplum eleştirisi barındırması gerekir. woody allen dünya sinemasında bu konuda ki en iyi yönetmenlerden biridir. kapitalist modernitenin çürüttüğü insanı çok üstün zekaya sahip bir ironiyle perdeye yansıtır. ama insanın içinde ki o çürümeye yatkın neredeyse bir gen halini almış iğrençliği de bir tokat gibi çarpar insanın yüzüne.
boris'in bulaşıkları yıkadıktan sonra ki camdan atladığı intihar sahnesi de bu yüz yılda çekilmiş en iyi anlatımlardan biri olarak tarihe geçecektir.