ET; Eksojen amino asitlerce zengin, gıdalar arasında üretimi kolay, hoşa giden lezzette, iştah açıcı, açlık duyumunu çabuk gideren, doyurucu yapısında hayati öneme sahip besin öğelerini yeteri miktarda içeren, bu nedenle beslenme bozukluklarını ve hastalıklarını kolaylıkla önleyen vazgeçilmez bir hayvansal besindir. Kısaca yenilebilen tüm hayvansal dokulara et denilse de bilimsel olarak çoğunluğu kas dokusu olmak üzere kemik, kan, epitel, sinir, yağ ve bağ dokuları yapısında bulunduran memeli hayvanların, eti yenen yabani hayvanların ve diğer sağlıklı hayvanların, sağlıklı durumda ve ortamda kesilmeleri sonucu elde edilen yenilebilir kısımlar et diye adlandırılır.
“Et” olarak yediğimiz, aslında hayvanların kas ve yağ dokusu. Etin rengi de, kas dokuda bulunan kas liflerinin yapısından ileri geliyor.
Kırmızı ya da koyu ette kas lifleri, yürüme ya da ayakta durma gibi uzun zamanlı etkinlikler için kullanılmaya uygun tipte. Bu lifler, sürekli bir enerji kaynağına gereksinim duyuyorlar. Bu enerji kaynağı da, kas hücrelerinde bulunan bir protein olan “myoglobin”. Kas hücrelerine enerji sağlamakla görevli olan myoglobin proteini ne kadar çoksa, doku da o denli koyu renkli (ya da daha kırmızı) oluyor.
Beyaz ette bulunan kas lifleriyse, uçma ya da kaçma gibi ani hareketler için özelleşmiş. Bu nedenle, sürekli bir enerji kaynağına ihtiyaçları yok, kas dokuda depolanan glikojenden aldıkları enerji onlara yetiyor.
Tavuk etinde aslında hem kırmızı hem de beyaz et bulunurken, balık eti esas beyaz et olarak tanımlanıyor.
bir zamanlar canlı olan, en onemlisi de aynı insan gibi acı çekebilen varlıkların kesilmesiyle elde edilen bir miktar kanla birlikte bulunan kas ve yağ dokusudur.
Protein ve kreatin bakımından zengin olan kastır. Yediğimiz etler hayvanların kaslarıdır. Hayvanın beslenme şekli ve yaşam tarzı etine de etki eder. Etle beslenen hayvanlar daha güçlü, çevik ve sağlamdırlar.
pişirilmeden önce özel muamele yapılmamışsa, fazla pişirmek çoğu kırmızı etin tadını öldürüyor. çiğe yakın seven biri olarak, eğer cağ kebap falan değilse şöyle bir ateşi öpsün yeter, içi kanlı kalsın.
tabi et yiyiyse. budun sonu, dananın toynağı geldiyse harla alevi, rostoyu.