1. Sylvia Plath, 27 Ekim 1932‘de Massachusetts‘de, Alman bir baba ve Amerikalı bir anneden dünyaya geldi. Babası Otto Emile Plath, Almanya‘dan Boston Üniversitesi’ne gelmiş bir Alman zooloji profesörüydü. Sylvia henüz 8 yaşındayken babası Otto rahatsızlanarak öldü. Hayatı boyunca ileri derecede manik-depresif bozuklukla yaşamak zorunda olan Sylvia için bu olay bir dönüm noktası oldu. İlk şiiri 1940 yılında, 8 yaşındayken yayımlandı.

    Plath, kazandığı Fulbright bursuyla Cambridge Üniversitesi‘ne gitti. Şiirleri öğrenci gazetesi olan Varsity’de yayınlanıyordu. Okulda eğitimine devam ederken geçirdiği ağır depresyon neticesinde intihara teşebbüs etti.

    1956 yılında okulda daha sonra eşi olacak olan İngiliz şair Ted Hughes ile tanıştı. Evlendikten sonra eşi ile birlikte Boston’da yaşamaya baıktan kısa bir süre sonra eşi ile Londra’ya yerleşti.

    1963 yılında “Victoria Lucas” takma adıyla tek romanı olan “Sırça Fanus“u (The Bell Jar) yayımladı. Roman ancak ölümünden sonra gerçek adıyla yayımlandı. Üniversitede yaşadığı bunalımlı günlerini yarı otobiyografik bir dille anlattığı romanında hayatındaki kişileri ve olayları detaylı olarak anlattı. Plath’ın annesi kitabın Amerika Birleşik Devletleri‘nde yasaklanması için girişimde bulunsa da başarılı olamadı.

    1962 yılında ilk çocuklarının doğumundan kısa bir süre sonra çiftin arası ihanet yüzünden açıldı. Yaşadıkları ve depresif kişiliği yüzünden girdiği depresyon sonucunda 11 Şubat 1963‘de evinde çocuklarına süt ve kurabiye hazırladıktan sonra kendini evinin mutfağına kilitleyerek intihar etti. İntiharı yüzünden eşi Ted Hughes eleştirilere maruz kaldı.

    11 yaşından beri günlük tutan Slyvia, ölümüne dek bu alışkanlığını sürdürdü. 1980 yılında “Sylvia Plath’in Günceleri” (The Journals of Sylvia Plath) adıyla yayımlandı.


    Türkçe’ye Çevrilen Eserleri:

    - Ariel
    - Johnny Panik ve Rüyaların Kutsal Kitabı
    - Sırça Fanus
    - Üç Kadın
    - Sylvia Plath’in Günceleri
    kaynak
    #9540 ma icari | 8 yıl önce
    0şair, yazar 
  2. "Özel olmanın ayrıcalığı diğer yüzünü döndü -herkes olmanın baskısı; buna bağlı olarak hiç kimse olamama."

    ***

    "şiirlerim hiroşima'dan bahsetmiyor ama karanlıkta karış karış kendisini yaratan çocuk hakkındalar. toplu kıyımın dehşeti hakkında değiller, ama yakınlardaki bir mezarlıktaki porsukağacının tepesinde duran ayın çıplaklığı hakkındalar. işkence görmüş cezayirlilerin son sözleri hakkında değiller, ama yorgun bir cerrahın geceleri düşündükleri hakkındalar."

    ***


    "Benim için günümüzün kaydadeğer sorunları, her devrin sorunlarıdır - sevmenin acıtışı ve endişesi; tüm biçimlerde kendisini açığa vurur - çocuklar, ekmek somunları, tablolar, binalar; nerede olurlarsa olsunlar bütün insanların hayat hakkının korunması, bu hakkın hiçbir hayali ikili 'barış' görüşmesi ya da 'amansız düşmanlar' mazeretiyle tehlikeye atılmaması."

    ***


    "Bir kadının bir tek temiz yaşantısı olması gerektiği; oysa, bir erkeğin biri temiz, öteki kirli iki yaşantısı olabileceği düşüncesi, beni çileden çıkarıyordu."

    Slyvia Plath
    #39229 ma icari | 8 yıl önce
    0şair, yazar 
  3. "değişebilirim, yusyuvarlak bir boşluğa sığabilmek için köşelerimi törpüleyebilirim. tanrım! umarım kendimi bu şekilde katletmek zorunda kalmam."

    sylvia plath
    #209088 ma icari | 5 yıl önce
    0şair, yazar 
  4. (bkz: )
    (bkz: )
    #209361 hortoloji | 5 yıl önce
    0şair 
  5. dün doğumgünü olan şaire. bundan sebep, "mad girl's love song" adlı şiirinin bir çevirisini paylaşmak istiyorum.

    çılgın kızın aşk şarkısı

    ne zaman kapatsam gözlerimi, ölüverir her şey
    onları tekrar açtığımdaysa doğarlar yeniden
    (hayalimin bir ürünüymüşsün sen meğer)

    kızıl ve mavi tonlarındaki yıldızlar raks eyler
    keyfi bir karanlık, dörtnala sarar her yeri
    (hayalimin bir ürünüymüşsün sen meğer)

    beni baştan çıkartıp, yatağa çektiğini düşündüm epey
    kendinden geçercesine öpüp, şarkı söylediğini delice
    (hayalimin bir ürünüymüşsün sen meğer)

    tanrı düşer gökyüzünden, cehennem ateşleri peyderpey
    söner, çıkar dışarıya seraph'lar ve şeytanın maiyeti
    (hayalimin bir ürünüymüşsün sen meğer)

    döneceğin hususunda ayırdım tabi, zihnimde bir yer
    ancak artık yaşlandım, ismini dahi anımsamaz oldum
    (hayalimin bir ürünüymüşsün sen meğer)

    bir fırtına kuşunu sevseydim seni seveceğime eğer
    bildirim baharda kükrercesine öterek döneceğini geri
    ne zaman kapasam gözlerimi, ölüverir her şey
    (hayalimin bir ürünüymüşsün sen meğer)

    çeviri, bozkırkurdu'nuzdan...

    hoşçakal deli kız.

    umuyorum daha iyi bi' yerdesindir.



    #222861 hortoloji | 4 yıl önce
    0şair