film aslında bir yol hikayesi. ankaradaki köyünden almanya'ya işçi olarak giden bayram'ın son model bir mercedes alıp, köyüne geri dönüşünü işliyor film.
ilk başlarda; bayram mazlum bir gurbetçi gibi yansıtılıyor. köyde sözlüsüne dönmek ve onunla evlenmek için yola çıkan bir adam... film ilerledikçe geçmişte yaptıkları ve yaşadıklarını flashback olarak görüyoruz. bu sırada almanya'dan türkiye'ye amcası ölüm döşeğinde olduğu için döndüğünü öğreniyoruz ve bayram uçakla gitmek yerine, yılların onda biriktirdiği ego yüzünden; sarı mercedes'ine biniyor ve onla yola çıkıyor.
filmin başında solmaz isimli kadınla tecavüz edercesine birlikte olmasını abazanlık olarak karşıladım, hadi bekar adam falan dedim. ancak sevişirken türkiye'ye götüreceğine dair söz verdiği halde, onu yanına almaması ve yolda kaza yaptıklarını gördüğünde yanlarından geçip gitmesi; büyük vefasızlık
buradan bayram'ın gözümdeki değeri görmemiş mazlum anadolu delikanlısından; kaypak şark kurnazı tipine dönüştü. eyvallah dedim buna da
sonra arabalı vapurda alman kadını arabaya alıp; solmaz'a yaptığının aynısını yapabileceğini düşünmesi... tam bir mallık. arkadaş o kadınla o kadın bir mi? neyse bok ettin bayan...
sonra yediği her halt aklına geldikçe ve bir hinlik düşündükçe başına bir şey gelmesi arabanın...
burada şunu da söylemek gerek. araba onun için bir araç değil amaç olmuş...
çocukluğunda köye gelen lüks arabaya dokunmak istemesi ve yediği fırça onda bir saplantı oluşturmuş. ayrıca ona kötü davranan amcasının bayram'ın atını vurmasının yarattığı travma da var...
köyüne girdiği anda yine hülyalara dalması ve geçiş üstünlüğüne uymayan bir biçerdöver'in önüne çıkmasıyla mercedes'in şarampole yuvarlanması... ve oradan o mercedes'i çıkarıp inatla köye gelmesi.
bir de aldığı mercedes gömleğini giymesi, statü kaygısından olduğunu çözümledim.
filmin kırılma noktası ise çoban çocukla karşılaşma sahnesidir.
şöyle ki; bayram köyden almanya'ya gittikten sonra; köyde dedikodular başlar ve gerçekler ortaya çıkar. aslında bayram almanya'ya gitmek için rapor alan en yakın arkadaşına raporda sahtecilik yaptırıp ihanet etmiştir. bu sayede bayram ; en yakın arkadaşının yerine almanya'ya gider. ardından bunu öğrenen sözlüsü onu söverek terk eder ve başkasıyla evlenir. köyde artık bayram istenmiyordur.
bunları duyunca bayram çıldırır, yaptıklarını haklı çıkarmaya çalışır...
köyün adı da kazı yapıldığı için değişmiş, pessinus olmuştur.
filmin sonunda artık ne köye gidebilir, ne de perişan olmuş mercedes ile almanya'ya dönebilir. dört yol ağzında film biter.
filmin özeti bence etme bulma dünyası... sondaki ters köşe bunun trajikomik bir psikolojik dram filmi olduğunu da ortaya koyuyor. başarılı bir yapım.
neticede gözümde bayram; asgari ücret ile çalışıp son model telefon adamla aynı... bu bakımdan da kapitalizme kör göze parmak sokan da bir yapım.
--
spoiler --