1. 'ya ait bir şiirdir,


    anladım erken uyumayı
    kalkıp daha erken utanmak için
    yorgunsam zaten nedene gerek yok
    sarılıp uyurum yastıka
    ben yastıkı daha çok sarılmakta kullanırım
    çünkü başından değil ellerinden uyanır insan
    sen öyle san saçlarımı taramadım
    örgü yapamam erkeğim diye bağırdım
    uyumadan dua ederim tam
    yarın, sevmek, kız, beni derim
    cümle kuramam heyecanlanırım allah
    nasıl olsa anlayacaktır ben duymasam olur
    anlarım aslında anladım yastıklar da
    taraklar gibiymiş ama izler konusunda ayrılırmış
    bunda yanak kalmış belli ki babamın
    ceplerinde bırakacak başka bir şey yok

    cümle kuramam aklımda tutamıyorum kadar
    ne varsa borç verdim arkadaşlarıma tutum
    hepsinin şimdi kumbarası var. kırmayınız
    öyle berbat diyorum çokça resmi biraz dişlek
    ayna bakmam sadece tahmin ederim
    allah bilir. çirkinsem içime ateş edin
    dışarıyı nasıl olsa iyileştirir takım elbise
    diye giyebilirim ve ihtiyacım yok süse püse
    öyle çok arkamda kalıyorum. zaten
    arkasında kalmak için doğmuşum abimin
    anlamı yok kırk üç numara rugan giysem.

    daha birçok şey erir
    daha erken uyanmak sabah ezanı kesin
    bir kişiden fazla uyanmak için sinir hapları
    korkmak insan oluşun kanıtı değil tehdididir
    yardım, bana, nolur, biraz, allah
    bilir köşeye sıkıştığım zaman aklıma gelir.
    bu köşe: karanlık ve babasız olabilir bırak
    gece uyanıp su içmeyi unutalı çok
    oluyor yutkunmak ilkel. tükürük dayanak:
    yere dayanmak için düşmeden.
    başlamak için yaşamaya sanki mantar tabanca
    sesi. kimin sıkacağı önemli değil
    önem bir anda ortadan kalkabilir. pat.
    bu patlayan horoz değil. dikkat.

    dikkat
    beni dışarıya dökün içeride kalamam
    iç-dış değil onlar olduğumuz yerle ilgili
    ben neden tuza açım, hiç koşmuyorum çünkü
    bir insan dışını savunamaz. hücum eder bakın
    çalan saatleri özellikle duvara atmak gibi
    attım. ben ne yapacaktım oysa su içmek için
    kalkıyorum buraya kim koyuyor kalemi
    değil birçok kez denedim mektup yazmayı
    yazımı benden başka kimse anlamıyor dur
    dururum. kapıyı rüzgâr da açar bu hiç
    önemli değil yatak boşsa uyanmışımdır
    kimse gitti demez gelecek der
    komşular biraz da haber ajanslarıdır
    babam sadece traş olurken verir demeç
    anlatmaz zaten örneğin ben de hızlı çarpmam kapı
    korkarım

    örneğin bütün yemeklerle anlaştım
    üzerime yağ damlatmam.
    anlaştım allahla da
    büyümedim ben, üzerime damladım.

    bazı yerlerde olmaz sabah
    bakın elleri ensede birleştirmektir o
    bir pantolon yeter ispat etmeye uyandığını
    giderim bakın kahvaltıda sucuk varsa
    ekmek alır dönerim. döndüm bile diyemem
    çünkü herkes bilir
    bir insan ucundan koparılmaz

    -günaydın. ekmeği uzat.


    (şiir, şükrü kırkağaç'ın bloğundan alıntıdır)
    #8946 ma icari | 8 yıl önce (  5 yıl önce)
    0şiir