1760 yılında Paris'te doğan Fransız filozof. Ailesinden dolayı doğar doğmaz " malta şövalyesi " olmuştur. İhtilalci bir eğitim gören Simon, genç yaşlarda dini inancını kaybeder.
Oğlunun bu halini gören ve çıkarlarını tehlikeye düştüğünü düşünen liberal bir kont olan babası onu bir manastıra kapatır. Halasının sayesinde asker olarak bu durumdan kurtulur. Askerlik yaparken Amerika'da bağımsızlık savaşında savaşır. Savaştan sonra Meksika'ya geçer ve kralın yardımcısına " panama kanalı" fikrini sunar ve bu fikri hayata geçirilir.
Fransa'ya döndüğünde beklediği ilgi ile karşılanmaz. Kafasında büyük planları vardır: önce madrid'i bir kanalla denize bağlayacak, sonra hollandalılar ile birleşip ingilizleri Hindistan'dan atacaktır.
Yıl 1789'a geldiğinde fransız devrimi olmuş ve köylüler onu kendi başkanları seçmiştir. Başkan seçildikten sonra köylülere " ... beni sırf efendiniz oldunuz diye mi seçtiniz? Artık efendi yok beyler! Burada hepimiz eşitiz. Bir yanlışlığa yer vermemek için huzurunuzda kont ünvanımdan ebediyen vazgeçiyorum. Vatandaş olmak, kont olmaktan daha şerefli" demiştir.
Hayatından da anlaşabilineceği gibi anarşist bir yanı vardır. Lakin kendisi hem sosyalizm'in hemde kapitalizm'in fikir babasıdır.
Bir cenevrelinin mektupları adlı eserinde, üretici sınıfa şöyle seslenmektedir : " bugüne kadar zenginlerin başlıca işi size kumanda etmek olmuş. Kollarınızı kendileri için çalıştırmışlar, sizde onların kafasını kendiniz için çalıştırın".
Öte yandan simon, feodalitenin yıkıldığı, devrim sonrası fransa'da mülkiyetten yanadır ve liberalist bir düşünceye hakimdir.