-
Yare söyleme adlı türküsünü dinlemekteyim şu an.
Kendisini bizzat tanıdığım, sazıyla resmen dans eden, 1946 doğumlu Türk halk müziği sanatçısıdır. Mersin’in Mut ilçesinde doğmuş ve büyümüştür. Aslında Neşet Ertaş gibi bir değerdir ancak daha az tanınır. Tabii ki bu az biliniyor anlamına gelmez, ünü Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırlarını aşmış, Avrupa’nın bazı noktalarında da kısmen bilinen bir sanatçıdır. Adı üstünde “halk müziği” sanatçısı olduğu için, bu tür sanatçılarımızın yurt dışında ün yapması, yapsalar bile belirli bir sınırı asla geçememesi durumunu da göz ardı etmemek lazım. Popüler kültür olarak adlandırılan ve içerisine müziği de dahil eden şey, daha hareketli veya evrensel tınılara sahip şarkılar üreten sanatçıları belirli bir ün sınırının üstüne çıkarabiliyor, malum. Son olarak, 50 yılı aşkın süredir sazıyla bir yaşayan ve sanatını icra eden, ülkemizin dinlenesi değerlerinden biridir. -
Musa Eroğlu/#128523 numaralı ilk girdiyi de ben oluşturmuştum. Bu da başlığın ikinci girdisi olsun.
-- spoiler --
Babam o sıralar Mersin'de görev yapıyor. Sık sık dağ, bayır dolaşıyoruz. Birkaç aile arabalara doluşuyor, o yayla senin bu yayla benim geziyoruz. Sürekli piknikler, şenlikler... Arkası pek kesilmiyordu o yıllarda.
Sene kaç, hatırlamıyorum ama çocuğum. Muhtemelen 96-97 yılları. Aynı apartmanda oturduğumuz birkaç aile var. Eskiden insan oturduğu binadaki komşularını tanıyordu, şimdiki gibi değil. Hep birlikte mut'a bağlı sertavul yaylası'na gittik. O günü iyi hatırlıyorum. Tabii ki büyüdükten sonra çok konuşuldu bu tarz günler, geçmişi yad etmek adına. Pekiştirmiş oldum ben de.
Babam ''duble duble rakı içer, dili dolaşmadan türküsünü ustalıkla söylerdi'' demişti. Yine o günlerden biri, biz çocuklar oyun derdindeyiz. Bir o tarafa, bir bu tarafa koşturuyoruz. Ama uzaklaşmıyoruz da. Ufaktan ufaktan bağlama ve türkü sesleri geliyor. Babalarımız, annelerimiz masaların etrafına dizilmiş, rakılar doldurulmuş, buz gibi karpuzlar kesilmiş, etler, türlü türlü mezeler hazırlanmış; üstat Musa Eroğlu'nu canlı dinliyorlar. Biraz yaşım olsa, aklım erseydi masanın bir kenarına kıvrılır, hayranlıkla izler ve dinlerdim.
Varsa türkü severler aranızda, şunu da bırakayım buraya. istemem ayrılmak senden sultanım
-- spoiler --
Kendisiyle alakalı bir anım daha var. Belki ileride anlatırım. Anıyla alakalı eski albümlerin arasında bizim evde çekilmiş fotoğraflar olacak. Yine aynı, rakı masası kurulmuş hem içiyor, hem de söylüyorlar. Evin diğer odalarından birinde ise eş zamanlı olarak operasyon yapılıyor. Operasyon yapılan kişi de benim. Bu kadar spoiler yeter :)
-- spoiler --