Feda etme, gözden çıkarma, verme anlamına gelen arapça kelime, yaşanmışlığı, en yoğun duyguları içinde barındıran haluk levent şarkısı. haluk levent'in tedavilerini üstlendiği onlarca kanser hastası çocuktan biriymiş 9 yaşındaki Elfida. en çokta onun yaşam mücadelesinden etkilenmiş ve ona bir şarkı yazmış fakat o daha şarkıyı dinleyemeden vefat etmiş.
elfida'yı hastanede ziyaret eden bir adaşının anlattığı anısı:
''Esmerdi, narindi, yaşı ufacıktı, ismim ile ismi benzeşiyordu. Cerrahpaşa hastanesi ağrı merkezinde arkadaşımın annesini ziyaret ettiğim sırada annesinin ona seslenmesini duyunca bana seslendi sanarak gayri ihtiyari dönüp baktığımda gördüm onu. Tam karşı yatakta yatıyordu. içim cız etti. Aldığım nefesten, alabileceğim nefeslerden utandım. Gözlerim doluverdi kendimi tutum. Gülümsedim ?benim de adım seninki gibi? dedim. Gülümsedi. Elindeki telefonu gösterdi ?Haluk abim aldı, bana şarkı yazdı? dedi ?Klibinde beni oynatacak, ama oynamak istemediğimi söyledim? dedi. ?Biliyorum yapamam? dedi burkularak.. ?Yaparsın niye yapamayasın ki? dedim. Cevap vermedi , sustu. Suskunluğu içimi dağladı. Söylenmemiş ama binlerce kelime içeren bir suskunluktu. ?Gene gel, Haluk abim hep geliyor''
Yüzün geçmişten kalan Aşka tarif yazdıran Bir alaturka hüzün Yüzün kıyıma vuran Anne karnı huzur Çocukluğumun sesi Senden bana Şimdi zamanı sızdıran
Şımartılmamış aşkın Sessizliğe yakın Kimbilir kaç yüzyıldır Sarılmamış kolların Sisliydi kirpiklerin Ve gözlerin yağmurlu Yorulmuşsun Hakkını almış yılların
Elfida Bir belalı başımsın Elfida Beni farketme sakın Omzumda iz bırakma Yüküm dünyaya yakın Elfida Hep aklımda kalacaksın
hikayesini bilmeden dinleyince de harika olan, ancak hikayesini öğrendikten sonra dinleyince gerçekten ayrı olan şarkı. keşke elfida yaşasa, bu şarkıyı dinlese, sağlığına kavuşsa... üzüldüm işte.