belediyede çalışan vasıfsız işçilere 7000 tl maaş veren kurum, t24.com.tr/... şimdi bazı entel s*lcular gelip "ama onlar işçi" edebiyatı yapacak, kusura bakmayın ama ne işçisi? günde 8 saatten 1 saniye fazla çalışmayan, haftada 2 gün izin yapan, resmi tatillerde çalışmayan adam mı işçi? kimse kusura bakmasın ama bu ülkede 4 yıllık üniversite bitiren adamlar asgari ücretle günde 10-12 saat okuduğu bölümle alakası olmayan işlerde çalışıyor, sözde işçinin hakkını savunan chp ise belediyelerinde ona buna para saçmakla meşgul.
bünyesinde barındırdığı izsu denilen abuk oluşum, 2025'ten hemen önce faturaların neredeyse her kalemine zam yapmış, 5 metreküp ve üzeri su kullanımına ekstra ücret ve katlanmış vergiler eklemiş, faturaların sonunda yazan "belediyelere ödenen pay" kısmını tamamen değiştirerek sıradan vatandaşın anlamaması için her boku yapmış olan belediyedir. gerçekten garip işler. tutup him'e (hemşehri iletişim merkezi) maile bile attım. benzerini buraya da yazayım, tarihe çentik atılmış olarak kalsın.
şimdi, bir önceki dönem (11/2024) ile güncel dönem (12/2024) arasındaki en büyük fark, faturaların içinden alınan payların değişmesi. özellikle bu idüğü belirsiz "katı atık toplama "ve "katı atık bertaraf" bedellerinin bazılarını artık büyükşehir alıyor mesela. diyeceksiniz ki "izsu zaten büyükşehire bağlı. neden o almasın ki?". mantık doğru ama uygulama ve zamanlama yanlış. önceki faturalarda bu alt kısmın en solunda izsu'nun da su tüketiminden ayrıca pay aldığı yazardı. şimdi bu kısım da yok. yani, izsu zaten faturalandırılmış su tüketiminin üzerinden (hem de içinde gırla kdv, çtv falan olan tutardan) bir de kendine pay alıyordu. %5-10 arası değişiyordu bu pay. şimdi bu pay, faturalarda yazmıyor ama özellikle belediyelerin (ilçe ve büyükşehir) ayrı ayrı aldıkları paylarda farklılıklar var. çtv 9,20 liradan 11,50 liraya çıkmış (%25 artmış), faturalandırılan bölgedeki "katı atık bedeli" -eğer varsa böyle bir şey- metreküp sınırını aştığınızda %50 oranında otomatik olarak artmış. bunlar 100-200 liralık faturalarda büyük kalemler oluştumuyor tabii. çöpçüler kralı'nda, pencereden sokaktaki çöpleri görüp "gazeteye yazacağım bunları" diyen adam gibi olmayayım diyorum ama 1000 lira su faturası ödeyen bir hane için su tüketim miktarı maksimum 250 lira falan olacak demek oluyor. yani, faturalandırılmış miktarın %75'i vergiler nedeniyle şişmiş demektir. oeh yani. ben 200-300 liralık faturamın bile %50'sinin vergi, katı atık, çtv, kdv, belediye payları nedeniyle şiştiğinden şikayet ediyorken, bu insanların faturalarının içeriklerini görmemeleri lazım, ki sinir krizi geçirmesinler.
aşağıya, bana gelen 2 dönem su faturasının görselini koyayım. kendiniz bakın. 1 metreküp fazla su kullandı diye insana doğrudan %25 fazla faturalandırılma yapılmaz be aga. ben bu yukarıda yazdığım her şeyi him'e mail atarak da sordum. cevap vereceklerini sanmıyorum ama olsun, ben yazdım. siz de kendi su faturalarınızı 11. ay ve 12. ay olarak karşılaştırıp kendi muhasebenizi yapabilirsiniz. "2025'ten önceki son vurgun" olarak görüyorum bunu. yılbaşından sonra da "maliyetlerimiz çok arttı, dolares uçtu, enflasyon var, boruları değiştirdik, falan filang" diyerek bu sefer de metreküp fiyatına zam yaparlar, gene hiçbir şey demezsiniz. evde kullandığın suyun metreküpüne 16 küsur lira ödüyorsun, gıkın çıkmıyor. markete gidip 5 litre su aldığında "50 liraya su mu olur be" diye havlıyorsun sonra. sözüm meclisten dışarı; ağzınıza değil, kafanıza kemik fırlatıp susturmak lazım sizi.
bir şeylerden şikayet etmeniz için cebinizden çıkan paranın boyutu önemli değil. haklı olduğunuzu bilmeniz önemli. gerisi fasa fiso, laf kalabalığı.