Saat 06:30 da Ankara tren garından kalkan hızlı tren, 4 dakika sonra marşandiz istasyonunda kaza yapmış.
Olay iş yerimin tam karşısı, sabah işe gelirken arkadaşlar mesaj gönderdi, "her yer buz, tren raydan çıkmış" diye. Meğer durum çok daha vahimmiş, polis çevreye barikat kurmuş kimseyi almıyor. Erken geldiğim için iş yerine girebildim.
Bölümdeki diğer arkadaşların bir çoğu giriş yapamadı şu an.
Valilik hızlı trenin banliyö trenine çarptığına dair açıklama yapmış ama banliyö treni sağlam. Anlatılanlara göre rayların üzerinde kılavuz tren varmış, hızlı tren ilk önce ona çarpıp raydan çıkmış, yükselmiş ve üst geçide çarpmış.
Arkadaşların çektiği fotoğraflar var ama paylaşmak istemiyorum. İlk vagon olduğunu tahmin ettiğim vagonun %40 ı yok.
Trenin henüz şehir dışına çık(a)madan kazanın gerçekleşmiş olması teselli, çünkü şehir içinde düşük hızla ilerliyor. Aynı kaza trenin yüksek hıza çıktığı bir yerde yaşanmış olsa çok büyük bir felaket olurdu.
düzenleme: Saat 09:45 civarı kaza yerine bakmak için yeniden gittim. Çalışmalar devam ediyordu, hala içeride birileri varmış. Bu soğukta donmadan kurtarılabilirlerse iyi. Fabrikadan çıkmamıza izin verilmedi, devlet bakanları falan gelip gidiyormuş galiba. İçeriden yaralı kurtarırken bu kadar telaşe yoktu.
Üst geçidin tamamen çökme tehlikesine karşılık altına giremiyorlar diye duydum.
Ortalık biraz daha sakinleşsin, öğleden sonra bizim güvenlik görevlilerinden bilgi alırım.
düzenleme: (11:20) Üst geçidin çökme tehlikesine karşılık tren enkazına girilemiyor, köpekler ile arama yapıyorlar. Ambulanslar yerini cenaze arabasına bırakmış durumda.
düzenleme: (12:49) Daha üst düzey politikacılar gelecekmiş. Yol kenarındaki araçlarımızı başka yerlere çekmemizi istediler. Dün gece Ankarada cam gibi buz vardı ve yollar tuzlanmamıştı. Karlar eridikten sonra olay mahalinin etrafındaki yollar da tuzlanmış. aman iyi tuzlayın kokmasın.
yaşadığımız tüm bu üzücü olaylar, acılar karşısında söyleyecek bir şey bulamıyorum artık. Eleştirmek, isyan etmek, kızmak bile gelmiyor içimden. Sadece çok üzgünüm.
2004 yılında İstanbul-ankara hızlı treninin yaptığı kaza üzerine sakin, denek hayatım şarkısını yapmıştı. Geçen onca yıla rağmen bir şeylerin değişmediğini, aksine artarak devam ettiğini gösteren bu şarkı da bugünün ağıdı olsun.
devletin, ''bu tarz kazalar pakistan'da da oluyor'' şeklinde açıklama yapmasını, ulaştırma bakanının ise istifa edecekmisiniz sorusuna ''neden istifa edeyim, kazayı ben yapmadım ki'' şeklinde cevap vermesini beklediğimiz olay.
şimdilik 9 ölü, 47 yaralı haberinin ulaştırma bakanı mehmet cahit turhan tarafından duyurulduğu ama ölü ve yaralı sayısının artmasından endişe edilen kaza.
yukarıdaki linkte 6. vagonda olduğunu söyleyen bir kadının röportajı da var. yht'nin hızının az olduğunu ve birden raydan çıktığını söylemiş. "sanırım ilk vagonun üzerine köprü çökmüş" de diyor ama bakanın açıklamalarına göre kafa kafaya çarpışmadan sonra köprü vagonların üzerine çöküyor. yht'nin tamamında 206 yolcu olduğu bilgisi de var haberde.
sebebinin kayaş-sincan arasındaki demiryolu hattının yenilenme çalışmalarının tamamen bitmeden ulaşıma açılması ve sinyalizasyon olduğu ayyuka çıkmış kaza değil, iş cinayetidir.
röportajda "hangi trenin hangi hattan gittiğinin keşmekeşe döndüğünün" belirtilmesi ise, yht hatlarının hangi boyutta pırıl pırıl kafalar(!) tarafından işletildiğini gözler önüne seren en önemli ayrıntı bence.