Hollandalı ressam. Değeri ölümünden sonra anlaşılan sanatçılardandır. Hayatı hakkında bilgi veren en önemli kayıtlar ailesine ve dostlarına yazdığı mektuplardır. kardeşi theo'ya düzenli olarak yazdığı mektuplar sayesinde bugün hakkında bu kadar çok şey biliyoruz. 1886-1888 yıllarında paris'te theo ile birlikte yaşadığı için bu döneme ait bilgiler daha az.
"keşke her şey şimdi bitse ..."
yaşamının sonuna doğru yazdığı mektuplar okuyanı derin bir hüzne sürükler. hastalığının neden olduğu sesli ve görüntülü sanrılar uzun süreli delirme nöbetlerine yol açmıştır fakat bu krizler arası dönemlerde sağlığı yerindedir ve durumunun farkındadır.
1889'da bir mektubunda şöyle yazmıştır:
krizlerde acı çekmeye başlamadan önce kendimi bir korkak gibi hissediyorum. şimdi kendimi toparlayınca da tıpkı intihar etmek için atladığı suyu çok soğuk bulup yeniden kıyıya ulaşmaya çalışan bir adam gibi iyileşmeye çalışıyorum.
vincent aynı yıl içinde kendini vurdu ve iki gün sonra da öldü. theo'ya yazdığı son mektup yarım kalmış bir halde gövdesinin üzerinde bulundu. mektupta şöyle diyordu: "ah eserlerim ... onlar için kendimi tehlikeye atıyorum."
söylentilerden ileri geçemeyen bilgilere göre, vincent eserlerinin değerini yükseltmek ve böylece kardeşine olan borcunu ödemek için kendi ölümünü planlamıştı. intiharının ardındaki neden ne olursa olsun theo'ya göre "o, yeryüzünde asla bulamadığı huzura kavuştu."
"tanguy, cezanne'le van gogh'u birbirine tanıştırdıktan sonra, adı duyulmamış bu genç hollandalının birkaç resmini gösterir cezanne'a. cezanne resimleri uzun uzun inceledikten sonra, tüm doğrucu davutluğuyla van gogh'a "doğrusunu isterseniz sizin yaptığını resimler deli resimleri" der. istese de istemese de descartes'in torunu olan cezanne, akıl ile deliliğin sınırlarında dolanan bu resimleri hem görmüş hem de görememiştir. onlardaki çılınlığı görmüş, ama onlardaki yeniliği, özgürlüğü, yol açıcılığı görememiştir. "
tam adı "vincent willem van gogh" olan sanatçı 30 mart 1853 tarihinde hollanda'da doğmuştur. 28 temmuz 1890'da fransa'da kendini bir silahla göğsünden vurup öldürmüştür.
hollandalı empresyonist ressam. sağlığında resimden para kazanamayıp, ölümünden sonra tabloları servet eden ressamlardan. pek çok üstün yetenekli sanatçı gibi bunalımlı bir kişilik; kulağını kesiyor ve sonunda da intihar ediyor.. paul gauguin'in yakın arkadaşı, hatta kulağını da gauguin'le olan bir kavgasında kestiği rivayet edilir. kendi odasını çizdiği bedroom in arles tablosu ilginç bir perspektif çalışması olarak öne çıkar. oda bildiğin yamuk arkadaş, dikdörtgen diil yani. başarılı bir portrecidir aynı zamanda, özellikle self portrait çalışmaları ünlüdür. amsterdam'daki van gogh müzesinde ressamın en ünlü tablolarını seyrederken bir yandan da duvarlara yazılmış olan özgeçmişini de okuma fırsatını bulursunuz.
gerçekten tanımayı, oturup uzun uzun konuşmayı istediğim insanüstülerden. keşke öyle bir şansım olsaydı da aklımdaki onlarca soruyu sorabilseydim kendisine ve hakkındaki bir sürü efsaneye açıklık getirebilseydi kendi ağzından. Ve sadece on dakikalığına onu resim yaparken izlememe izin verseydi.
Absent yeşili, melankoli sarısı, sanrılar ve salt sanat.
Rembrandt'ın 1667 yılında yaptığı Yahudi Gelini tablosu için "elimde sadece bir dilim kuru ekmekle bu resmin karşısında iki hafta oturmak için hayatımın 10 yılını vermekten mutluluk duyarım" demiş ressam.
Geçimini miras kalan malları harcayarak sağlayan empresyonist ressam. Hiçbir tablosu kendisi hayattayken satılmamıştır. Buradan ölünce değeri anlaşıldı gibi bir çıkarım da yapılabilir tabii. Kendi vücudundan tatmin olduğu ile ilgili bir yazı okumuştum. Ne kadar doğru bilemem. Resimle ilgili düşüncelerini yakın arkadaşı olan Bernard'a gönderdiği ilk mektupta anlayabiliriz.
İster henüz gençken hollanda'yı kahverengi tonlarla yansıtmış olsun ya da daha yaşlandığında bir divizyonist kimliğine bürünmüş durumda montmartre'ın ve bahçelerinin, nihayet çılgın renk karışımlarıyla güney'in veya auvers-sur-oise'ın resimlerini yapmış bulunsun. İster kendini resme versin, ister vermesin, ister lekede ya da deformasyonlar da kayboldun; o, her zaman için ressam kalacaktır.
"van gogh'un gelmiş, geçmiş ve gelecekteki tüm hayranlarını gördüm, havada süzüle süzüle arkasındaki gökyüzünü simsiyah yaparak kanat çırpan milyonlarcasını, adamın omzunun yukarısından şöyle bir bakmaya çalışan tipleri, o ise o sırada, aç biilaç güneşin alnında, bir buğday tarlasının ortasında tam bir korkuluk gibi oturup kargaları çiziyordu..." --spencer holst
Son dönemlerde popüler kültürün (ne yazık ki) radarına girmiş, ota boka tabloları alet edilmiş ressam.
İnstagram yahut twitterda nickinde art (!) olan her oluşum, resimlerinin ekmeğini yemiş ve benim gibi kendisini pek tanımayan insanları (en azından radardan çıkana dek) kendisinden uzaklaştırıyor.
Yıldızlı gece tablolu çoraplar, gifler, aynı tablonun arkaplan olduğu dergi kapakları yazıları, tişörtler v.s Örnekler arttırılabilir.
Saygıyı hakeden bir ressamdır. Belki yazdıklarım yanlıştır. Kendisini dolu dolu tanıma fırsatım olsa, bu çer çöp davranışların küçüklüğü bu büyük adamı gölgeleyemezdi. Belki de güneşim yanlış noktadadır da birazcık daha zamana ihtiyacım vardır. Çirkin gölgelerin kaybolacağı zamanları görebilmem dileğiyle.
japonya'nın dış ticareti sadece hollanda ve hollanda'nın "bu da bizden" dediği gemilere açması üzerine, japon kültürü hollanda'ya, hollanda kültürü de japonya'ya taşınır. haliyle van gogh da bundan nasibini almıştır.
Delirmesi resimlerinde siklikla kullandigi sari renk yüzünden. O devirlerde sari rengi elde etmek için kadmiyum kullanilmaktaydi. Kadmiyuma uzun süre maruz kalan beyin hasara uğruyor sonra biz de delirdi diyoruz.
2019-2020 koronavirüs salgını yüzünden kapalı olan amsterdam'daki singer laren müzesinden bugün sabaha karşı yapılan bir soygunla bahar bahçesi tablosu çalınmış ünlü ressam. üstelik soygun van gogh'un 167'nci doğum gününe denk geldi* yetkililer tablonunun değerinin 5 milyon sterlin olduğunu açıkladılar.
Hayatının, kendi çizim tekniği ile canlandırılarak (ve bazı eserlerine de yer verilerek) anlatıldığı loving vincent filmi sayesinde daha da hayranı olduğum yaşarken hak ettiği değeri görmeyenler klasmanında sanatçı.
isminin okunuşu "vinsınt van khokh (k harfleri genizden gelmesi gereken sesi temsil eder, aslında k okunmaz. gırtlaktan gelen h harfi bunu karşılar.)" olan hollandalı ressam.