1. birçok insanın aşk ayrılığı sebebiyle yazıldığını düşündüğü ama aslında vatanın ayrılmasını konu alan bir azerbaycan türküsü. sözleri ferhat ibrahimi'ye ait olup bestekarı ali selimi'dir.

    1813 ve 1828 yıllarında rusya ve iran arasında yapılan antlaşmalarla azerbaycan, araz nehri'nin kuzeyi ve güneyi olarak ikiye bölünür. kuzey azerbaycan rusya'nın, güney azerbaycan ise kaçar hanedanlığı'nın yani iran'ın eline geçer. bunun üzerine halk vatanlarının parçalanmasının acısını bu türküde anlatır.

    bu türkünün aslında aşk acısı için yazılmadığını öğrendiğimden beri türküyü daha buruk şekilde dinliyorum.

    "fikrimden geceler yatabilmirem / bu fikri başımdan atabilmirem"
    #171414 nemo | 5 yıl önce
    0türkü 
  2. taraflar için korkunç bir dönemin adıdır. yahut en azından bir taraf için. en az ilişkinin ilk günleri kadar korkunçtur. ilişkinin ilk günlerinde de dediğimi yanlış anlar mı? ilk günlerde elimi kolumu nereye koysam? kaç numaralı bakışımı atsam? ayy bu hareketi bana ne kadar itici geliyor yolun başında bıraksam mı? gibi durumlar gerer ha gerer insanı. tabii ayrılık zamanı geldiğinde bu günler bile gözünüze küçük cennet ışıkları gibi görünür.

    yahya kemal çok güzel söyler, ''bir bitmeyecek şevk verirken beste, bir tel kopar ahenk ebediyyen kesilir''

    şairin bahsettiği bu evrene geçiş yaptıysanız ilişkide cehennemin küçük bok gibi ateşleri kalbinizden akan benzini harlamaya başladı demektir. bilmezsiniz ki bunlar daha iyi günleriniz.
    zaten bir süre sonrasının acıları tarifsizdir. şunun da farkında değilsinizdir ki hıyarın ve insanın nasıl yüzde doksanı sudan oluşuyorsa, o an çektiğiniz acının da yüzde doksanı korkudan oluşmaktadır. sosyolog ve psikolog dostlarımız varsa lütfen o evrede neden bu kadar çok korktuğumuz hususunda bizi aydınlatsınlar.

    ayrılık acılarından şu halde baya uzağım. gerçi en son o güzel insanla muhteşem yıllarımızın geçtiği ankara'yı haberlerde görüp de günlerce yemeden içmeden kesileli 5-6 ay oluyor. acilde gözümü serumla açtığım günkü zavallılık hissiyatının hücrelerimdeki izi hala bir sızıdır.

    bu acıyı bir zamanlar en dibinden doruğuna kadar yaşamış bir dostunuz olarak bir kaç tavsiyem var. yaşadığınız şehri terk etmeyin. ben yaptım çözüm değil. korkmayın diyemeyeceğim fakat bir şekilde korkularınızı yönetmeyi öğrenmeniz gerekiyor. acılı şarkılar dinlemeyin fazla. veya ara ara dinleyip göz yaşlarınızı boşaltın. göz yaşı tıbben en iyi antidepresanlardan biridir. çok zorda kalmadıkça doktara gitmeyin. torbacıdan beter oluyor ibneler o evrelerde. torbacılara da fazla gitmenizi önermem.
    en önemlisi sıkıştığınız zavallılık hissinden çıkın. simyacıların kurşunu altına dönüştürme çabası gibi siz de acılarınızı güce dönüştürmeye bakın.

    üzerine bir de bugüne kadar yapılmış en güzel ayrılık şarkılarından birini bırakayım beter olun. ara ara beter olunmakta fayda vardır bu süreçte. gözlerinizi tekrar hayata ve yeni bir insana açtığınız zaman bu acılar size tecrübe gıdaları olacak. ve eski hatalarınızdan uzak çok güzel bir yeni yaşam başlayacak.

    sen soğuk kış güneşine bakarken
    çöl ateşi yakacak beni
    mesafelere dolanacak iklimler
    ayrı ayrı yerlerde başka insanlar
    başka nefesler

    bir yaban gül dikeniyle kan oturdu ellerime
    kötü şeyler olacakmış öyle bir his içimde
    ellerinle saklama terkeden gözlerini
    önce gözler bırakırmış sevgilinin ellerini

    geldi geldi vakti geldi
    geldi kondu dudağına
    pek yakıştı hırçınlığına
    bekletme beni söyle
    ayrılık ne zaman

    ölüm bile yıkamazdı böyle bildik sevgimizi
    çöl kumundan bir kaleymiş dokununca yıkılıverdi
    geldi geldi vakti geldi
    geldi kondu dudağına
    pek yakıştı hırçınlığına
    bekletme beni söyle
    ayrılık ne zaman
    #161481 memosh usta | 5 yıl önce
    0kavram, şiir 
  3. "ölüm ile ayrılığı tartmışlar, 50 dirhem ağır gelmiş ayrılık."
    #104922 Tukenmekte olan kisi | 7 yıl önce
    0şiir 
  4. şöyle bir cem karaca türküsü de var.
    sanırım sözleri karacaoğlan'a ait.
    nam-ı diğer

    www.youtube.com/...

    www.youtube.com/...

    #51415 Monovas | 8 yıl önce
    0türkü 
  5. bir çok yerde gerçekleşebilen,
    bir çok şekilde olabilen,
    genelde hüzün veren ya da kahreden, yanınızdaki birinden artık ayrı kalacağınız gerçeğidir.

    eğer ikili ilişki olarak düşünürsek, ayrılık ve aşkın bitmesi farklı süreçlerdir.
    anlaşamaz, artık zarar vermeye başlar, belki artık keyif vermemeye başlar,
    ayrılırsın.

    artık yetemez, artık yetmez, ya da gücün veya takatin kalmaz,
    ayrılırsın.

    ilişki biter.

    fakat aşkın bitmesi çok daha fazla zaman alır.
    ayrı kalmak aşkı o anda bitirmez. uzun süre kalır içinde.

    fakat zamanla bitmesi, eksilmesi olağandır.
    ve son damlasına kadar azaldığında, bize hep bir anda bitmiş gibi gelir.

    bir sabah okula ya da işe giderken, çok alakasız bir yerde mesela bir parkta
    siz hiç anlamadan bir anda bitebilir.
    parktaki bir köpek havlar, döner bakarsınız.
    tanırsınız o köpeği, neden havlıyor ki falan diye düşünürsünüz.
    sonra bir tıkırtı gelir hafif hafif, arkanızdaki bir kedi ya da kuş çıkarıyordur bu sesi.
    ufak ufak yürüyordur, duyarsınız.

    biraz ilerideki caddede, bir kadın çeker dikkatinizi. çocuğuna okula kadar eşlik ediyordur.
    çantayı kendi sırtına almış, elinden tuttuğu oğlanı çeke çeke götürüyordur.
    ağlıyordur çocuk, duyarsınız.

    ilerledikçe caddenin, arabaların, esnafın gürültüsü sarar kulaklarınızı,
    hepsini tek tek duyar, ayırt edersiniz.
    fren sesleri, kornalar, yan cafedeki müzik..

    aşk bitmiştir, geriye kalansa sadece günlük yaşamın sesleridir.
    onlar yerleşir.
    ve bir anda bitmiştir.

    öyle işte.
    #64555 lizard | 7 yıl önce
    0kavram 
  6. yorumunu beğendiğim güzel azeri şarkısı. buradan dinleyebilirsiniz.
    #70685 okuryazamaz | 7 yıl önce
    0türkü 
  7. Damarlarınızdan çekilen kandır. Soluksuz bırakır, boğazınızda düğümlenir etkileri. En acısı da 1 saat içinde tek taraflı karara bağlanandır. bir yalanın içinde yaşamış olma gerçeğini kabullenemezsiniz. Yaptığını hala ona konduramazsınız. Öfkeli dersiniz. Bunları düşünürken bile hala kendinizi kandırırsınız. O, 1 saatte aldığı kararla çıkarmıştır sizi hayatından. Demekki öylesine yer almışım hayatında dersiniz. Son bir cümle etmenize bile izin vermeyecek bir nesne olduğunuzu anlarsınız gözünde. Yaşandı bitti mi demeli bundan sonra? Yoksa sevmeye devam mı etmeli? Yoksa kırdıklarıyla mı anmalısınız onu? Yaşadıklarınızla baş başa kalırsınız. Sonrası, Bitmek bilmez soru karmaşası.
    #174051 eflatun | 5 yıl önce
    0kavram 
  8. kimi zaman yalnızca araya mesafe girmesidir. dostun uzaktadır ama vardır, içindedir. kimi zaman ise hayatın seni ve ötekini farklı yönlere çekmesiyle sinsice yaklaşır. yakınındadır her gün görürsün ama artık içinde değildir. ayrılık her haliyle kayıptır, eksikliktir. çok kişi ölümden beter demiş. ölümün getirdiği ayrılıktan beter bir şey ben düşünemiyorum. öyle kırıcı bir ayrılığı hiç yaşamamış olduğumdandır belki. belki de yaşım itibariyle ölümün elimden aldığı insanların artık bütün ayrılıklardan sayıca çok hale gelmesinden.
    pek çok insanı hayatta tutan dini inancın biraz da bu ayrılık duygusundan güç aldığına inanıyorum hatta. o en çok sevdiklerinin bütün bütün gitmediğine, oralarda bir yerlerden seni gördüğüne, dinlediğine inanmak isteyişten. ve öldüğünde bütün bütün gitmeyip kalan sevdiklerinin bir şekilde yanında kalmak isteyişten.
    ateistin içindeki korkunç boşluk diyorlar ya, yok öyle bir şey derdim. ama son yıllarda en sevdiklerimi aldıkça ölüm elimden, gitgide yalnızlaştıkça hayatta, içimde dolduramadığım bir boşluk büyüyor. anlıyorum ki gidenlerden kalan yer o korkunç boşluk. yeni insanlarla doldurmaya çalışmak nafile. kimse kimsenin ikamesi olamıyor. yaşadıkça yol arkadaşların birer birer eksiliyor, her gün daha yalnız, her gün onlardan daha ayrı oluyorsun. ne gitgide yalnızlaşarak sona kalmak istiyor gönül, ne de kimseyi yalnız bırakıp gitmek istiyor.
    #171415 laedri | 5 yıl önce
    0kavram 
  9. bir durumun, canlının ya da nesnenin artık seninle olmaması. Eğer ki ayrıldığınız şey, alışkanlıklarınızdan biri haline gelmişse, o zaman büyük geçmiş olsun.

    Ayrılığın kötü etkilerini daha az yaşamak için, hayatımızdaki hiçbir şeyi alışkanlık haline getirmememiz gereklidir. Ama bazı insanlar bunu yapamaz ve hayatlarında hiçbir şeyin kalıcı olmayacağını anlama yetisine ne yazık ki sahip değillerdir. Böyle insanlar zayıf karakterli olmasalar dahi, kendilerini güçlü bir ayrılık sonrası kolaylıkla toparlayamayabilirler. Duygu durumları hep değişken ve kırılgan olur. Hatta bazen hatayı hep kendilerinde ararlar, eksiklikleri hep kendilerinde görürler, hatta bazen de kendilerini sevmezler. Daha sonra hayatlarına alacakları her şeye, biraz daha temkinli yaklaşırlar, ya onlara kolay alışamazlar, ya da bir gün yine ayrılma korkusu yaşarlar.
    #252365 verdmin | 4 yıl önce
    0kavram 
  10. kimi insan otların kimi insan balıkların çeşidini bilir
    ben ayrılıkların
    kimi insan ezbere sayar yıldızların adını
    ben hasretlerin

    #8024 ma icari | 8 yıl önce
    0kavram 
  11. grubunun isimli ilk albümünde yorumladığı azerice bir türküdür. türkü, türkünün sözleri,


    m.youtube.com/...


    fikrimden geceler yatabilmirem
    bu fikri başımdan atabilmirem
    neyleyim ki sene çatabilmirem

    ayrılık, ayrılık aman ayrılık
    herbir dertten olar yaman ayrılık

    uzundur hicrimden gara geceler
    bilmirem men gidim hara geceler
    vuruptur gelbime yara geceler

    ayrılık, ayrılık aman ayrılık
    herbir dertten olar yaman ayrılık
    #8248 ma icari | 8 yıl önce
    0türkü 
  12. 'in bir şiiri.

    *****

    hep ayrılık, isteğe erince istek ölür,
    bir anda ölseler de insanlar tek tek ölür...

    (1977)
    #12169 kesret | 8 yıl önce
    0şiir 
  13. (bkz: )
    #37529 son kurtadam | 8 yıl önce
    0kavram 
  14. ortalık kalabalık aslında, ayrılık bunu fark etmeye yarıyor. bir insanla yaşamaya, onunla düşünmeye o kadar alışıyorsun ki tek başına var olmayı, kendi prizma etkini unutuyorsun.
    #81543 passageoflord | 7 yıl önce
    0kavram 
  15. 'nin en hüzünlü şarkılarından.

    www.youtube.com/...

    Sana uzaktan bakıyor gözlerim artık
    Gönlüm senden geçmez
    Bana döndü hep sözlerim
    Unutmak o kadar kolay mı sandın?
    Ayrılık bana aşktır artık
    Dağılmış saçlarım gönlünün yatağına
    Uyandırma
    Sabah olsun ben giderim
    Sen kal rüyamda
    Aramak o kadar kolay mı sandın?
    Yolların bana aşktır artık
    Ah gitmek o kadar kolay mı sandın?
    Yolların bana aşktır artık
    Sesim bende bir yabancı gibi
    Şaşarım
    Gönlümün takvimine şiir oldu yüzün
    Ararım
    Ah bulmak o kadar kolaymı sandın?
    Aramak bana aşktır artık...
    #118109 albaykus | 6 yıl önce
    0şarkı 
  16. Gün be gün sevda girileşiyor
    ölen birinin teni misali
    heşey yolundaymış gibi yapıyoruz
    geceden geceye

    oysa ben yaşlandım
    sen soğudun
    ve çok da şen değil hiçbirşey
    ve hissediyorum: hani şu hallerimden biri geliyor

    jilet gibi buza kestim
    sıkılan yara gibi boğuk
    cenaze şarkıları kadar kuruyum

    -
    #174054 son kurtadam | 5 yıl önce
    0kavram 
  17. bir zamanlar sizin olan şeyin artık sizin olmaması,
    bir zamanlar en çok gördüğünüz şeyi artık hiç görememek, görmek istememek.
    hayal kırıklıkları, değişmek?

    www.youtube.com/...

    her ayrılıktan sonra değişir insan. aslında değişmek ayrılığın yapıcı sonuçlarından biridir çünkü insan değişmese aynı hataları yine yapar, farklı sonuçlar bekleyerek.

    “insanity is doing the same thing over and over again and expecting different results.” Albert Einstein.
    #186289 limonlukek | 5 yıl önce
    0kavram