-
çevirmek işi, tedvir.
Örnek kullanım: Kırmızı balıklar birdenbire canlanırlar ve kavanozun içinde birbiri ardınca keyifli keyifli çark çevirmeye başlarlar. (H. E. Adıvar) hepsini göster
-
Kuzu, oğlak vb. hayvanların şişte, kor üzerinde çevrilerek pişirilmişi.
Örnek kullanım: Değirmende, daha sabahtan gönderilip hazırlanan yağlı bir oğlak çevirmesini tam kıvamında buldular. (R. H. Karay) hepsini göster
-
Çevrilmiş, tercüme edilmiş.
Örnek kullanım: Fransızcadan çevirme bir eser. hepsini göster
-
Dikenlerden, ağaç dallarından yapılmış duvar.
Örnek kullanım: Evlerinin önü yüksek çevirme / Kadir Mevla'm bugünlük de ayırma (Halk türküsü) hepsini göster
-
Uzaktan dolaşıp düşmanın yan gerilerine düşerek onu istemediği bir durumda dövüşmek zorunda bırakma, sarma, muhasara.
hepsini göster
-
Bir müzik parçasındaki aralığın veya bir cümle parçasının tiz sesini pese, pes sesini tize dönüştürmek işi.
hepsini göster