bir süre aralarında bulunduğum şahitler. bu konu hakkında günlük bilgi vermek gerekirse, misyoner kadınları sürekli olarak etek, erkekleri ise sürekli olarak takım elbise giyiyor. misyoner kadınların neredeyse hepsi birbirinden güzel, misyoner erkeklerinse neredeyse hepsi birbirinden yakışıklı. kiliseleri gizli sayılabilecek yerlerde. dışarıdan bakınca köhne görünen binalar yüzünden içeride güzel bir kiliseyle karşılaşacağınız aklınıza gelmiyor. zenginler bu kişiler ya da misyonerler aralarına yeni katılanlar etkilensin diye göstermelik bir zenginlik vitrinine sahip. aralarına yeni katılan kişiler evlere yemeğe davet ediliyor, bu kişilerin de etek ve takım elbise kuralına uymaları bekleniyor. öğreti hakkında aralarına yeni katılan kişilere okuması ve öğretiyi öğrenmesi için sıralı şekilde hazırlanmış kitaplar ve yayınlar veriliyor. türkiye'deki yapılanmaları siyasi partilerin örgütlenmesine benziyor biraz ama siyasi partilerden farklı olarak kişilerden bir ilaç tanıtımcısı gibi olmaları bekleniyor görüntüde.
eskiden gözlemlediğim kadarıyla böyleydi. şimdi ne yaparlar, nasıllar bilemiyorum.
aslında ben sevmem bu adamları pek. beni kadın yoluyla cemaatlerine bağlama çalışmaları bile olmuştu zamanında.* ama mevzu rusya olunca insan "iyi yapmışlar" diyemiyor. çünkü rusya'nın rus ortodoks kilisesi harici kiliselere sscb zamanından beri çok çektirdiği de bir gerçek. adamlar resmen "bir dine inanmak istiyorsanız hükümetin dinine inanmak zorundasınız" şeklinde takılıyor.
belki yehova şahitleri rusya'da uslu durmamışlardır. olayları pek bilmiyorum. öyleyse, elbette rusya'nın kendi iç işlerine karışmak olmaz.
rusya'dan kovulan bu kişiler ankara'ya da yerleşmişler sanırım. sıhhiye'de falan rusça stand kurmuşlukları falan da vardı.* kimse de dememiş mi ki bunlara "neden türkiye'de rusça stand açıyorsunuz?" diye acaba?
çook eskiden rastlantı sonucu adlarını duyduğum galiba din gibi bişey.
rahat 20 sene, hatta daha fazla oldu bunları duyalı. o tarihlerde sanırım ortaokula gidiyorum.
yaz tatilinde o tarihte bulunduğum köyde eve yakın diye arada petrol istasyonuna giderdim bazen. istasyonda çalışanların ve dinlenen müşterilerin oturduğu bi yer vardı, orda bu cemaatin bikaç dergisi duruyordu. pompacı abiye sordum ne bunlar diye. geçen birisi gelmiş dinlenmiş falan, giderken de buraya dergi bıraksam okur musun demiş. abi de köyde dergi mi var, bırak okurum demiş. adam bi sürü dergiyi oraya bırakmış. şöyle bi karıştırdım, anlatıyor da anlatıyor, biz şöyleyiz, biz böyleyiz, türkiye tarafından kanunen tanınıyoruz (öyle iddia ediyorlardı hatırladığım), yehova vs vs vs.
şimdi düşünüyorum da adamlar 20 küsür sene önce hiç duymadığım bir dini türkiye'de yaymaya çalışıyorlar, türkçe dergi basıyorlar, bir köydeki petrol istasyonuna bırakıyorlar, köylüler bizi kovalar mı diye de korkmuyorlar. (gerçi köyde pek durmamışlar)
gerçi, bana adam elindeki dergilerden de kurtulmaya çalışmış gibi gelmişti biraz.
o tarihten beri sanırım 10 seneden 10 seneye bir falan adlarını duymuşumdur. burda bu başlığı görmem de işte o 1 defalardan biri oluyor.
şimdi tamam adamlar bana göre hristiyan değil (bunları hristiyan sayarsam, çok daha acayip oluşumları da hristiyan olarak görmem gerekir. protestanların tamamı zaten benim gözümde hristiyanlık sempatizanından farklı değil. jordan peterson ile aynı yerde konumlandırıyorum protestanları.), ama bu tarz grupların son zamanlarda saldırıya uğramaları çok ilginç. japonya'da moon tarikatı, almanya'da yehova şahitleri derken galiba sıradaki hedef mormonlar olacak.
Bazıları öyle böyle kafa bırakmaz. Bakırköy'de bundan yıllar önce bir tanesi tarafından tam 2 saat esir alındım. 70'lerinde bir kadın ama karı asla susmuyor anasını satayım ya he diye diye başımı sallaya sallaya beynime ağrı girdi.
sanırım bazı hukuki meselelerden olsa gerek kiliselerinin tabelası jw.org şeklinde olan dini topluluk.
galiba üyeleri de bu websitesi adına çalışanlar olarak kayıtlı. kendileriyle teması yıllar önce kestiğim için elimde bu varsayımı kanıtlayacak bir veri yok maalesef...