-
henüz yeni yeni adını duyurmaya başlayan yönetmen megan griffiths'in chong kim'in hayatından esinlenerek sinemaya uyarladığı 2012 yapımı dram. dram dozu oldukça hafif kalmış. gözlerim adeta kanayarak ağlayacağımı düşünüyordum, hafif geldi.
film henüz 17 yaşındaki "hyun jae"'in hayatından bir kesit sunuyor. zaten filmin ilk sahnesi film hakkında en büyük spoilerı kendi içinde veriyor: bir araba duruyor, içinden görünen açıyla bagaj açılıyor. güneş'in yüzünü görmemizi engellediği bir adam sigarasından bir fırt çekiyor. bu sırada, bagajın içini görüyoruz ve bir kız elleri, ayakları bağlanmış, ağzı bantlanmış halde bagajın içinde çığlık atıp yardım istemeye çalışıyor. böyle bir giriş izleyiciyi heyecanlandırıyor ister istemez. ardından film jae'nin hayatını, önce bu kaçırılmaya kadar, ardından da kaçırılmadan sonrası olarak anlatmaya başlıyor.
amerika'nın* halen en büyük probemlerinden biri olan seks ticareti ve insan kaçakçılığının gerçek yüzünü göstermeye çalışmış griffiths. filmin, aslında chong kim adında bir kadının hayatını anlattığını ise, izledikten sonraki yan okumalarla öğrenebilirsiniz. sadece "based on a true story" denilip geçilmiş filmde. chong kim'in hayatının geniş bir açıklamasını da şuradan okuyabilirsiniz (yazı ingilizce ama dili o kadar da ağır değil).
insan kaçakçılığı kısmından sonra, işin içinde bulunanlar arasında bir us marshall'ın da olması (adalet bakanlığına bağlı bir çeşit federal güvenlik görevlisi) suları iyice bulandırıyor tabii. filmde bahsedilen yapılar, işkenceler, sistem ve tabii ki sistemin uluslararası çapı ile tek illegal işin seks ticareti olmaması, aslında buzdağının görünen kısımlarının bile insanın vicdanını yaralamaya yeteceğini gösteriyor. evden çıkarken "şu saatte geri dön" diyen annenizi, "nereye gidiyorsun tek başına?" diye sormaktan çekinmeyen sevdiğinizi, "bak, bana saat başı mesaj atıyorsun, tamam mı?" diyen ablanızı/abinizi daha iyi anlamanızı sağlayabilir çünkü tekrarlayayım: gerçek bir olay anlatılıyor burada ve bu olaya benzer binlerce olay dünya'nın her yerinde, her an olmaya devam ediyor.
kişisel güvenlik çemberim yakın zaman içinde tuzla buz edildiği için beni daha fazla etkilemesini bekliyordum ama öyle olmadı. daha iyi anlatılabilir, dram ve duygusallık dozu çok daha fazla olabilirdi. gene de, anlattığı konunun önemini uluslararası çapta gösterme çabası sayesinde beğendim filmi. özellikle ergenliğe adım atmış ya da atmaya çalışan çocukları olan ebeveynlere şiddetle öneririm.
afiş
fragman
son: film zaten 17 yaş sınırı ile vizyona girmiş amerika'da. buna göre izlemenizi tavsiye ederim. ayrıca fragman çok spoiler içeriyor. filmi izlemeye karar verdiyseniz, fragmanı es geçin ve filme dalın. "yardım istemedikçe, kimseye yardım etmem" sözünü hayat mottosu haline getirmiş olanları ise, bazı örnek olaylarda nasıl davaranabileceklerini düşünmeye davet ediyorum.
edit: yazım yanlışlarını düzelttim. -
harika bir hooverphonic şarkısı. ayrıca canlı performansı orijinal kaydından çok daha iyidir.
orijinali
canlı performans
sözleri:
-- spoiler --
Did you ever think of me
As your best friend
Did I ever think of you
I'm not complaining
I never tried to feel
I never tried to feel this vibration
I never tried to reach
I never tried to reach your eden
Did I ever think of you
As my enemy
Did you ever think of me
I'm complaining
I never tried to feel
I never tried to feel this vibration
I never tried to reach
I never tried to reach your eden
-- spoiler -- -
"kimi ga inai" alt başlıklı, 13 ocak 2000 çıkışlı üçüncü janne da arc single'ı. vokalist yasu, bazı konserlerde bunu gitar çalarak söyler. aslında janne da arc bestelerinin büyük bölümü yasu'ya ait olmasına rağmen nedense diğer şarkılarda pek böyle bir atraksiyona girmemiştir kendisi.
klip
single'ın tv reklamı -
deyimlerimizden 'eden bulur'daki bulacağına (olumsuz bir şeyin başına gelmesi anlamında) inanılan -ki kişisel kanaatimce kesinlikle doğru- özne.
Edit: özne durumuNu @hero Düzeltti. -
(bkz: eden hazard) -
aynı zamanda faun'un en güzel albümü. subjektif bir yorum gibi gelebilir ama üzerine en çok çalışılan, daha albüm kapağından ince ince işlenmiş bir albüm olduğu belli olan ve faun hayranlarının en sevdiği melodileri bulunduran albüm bu, genelgeçer bir görüş. 2011 çıkışlı albümün içinde lupercalia, the butterfly, adam lay ybounden, oyneng yar, alba gibi faun'u faun yapan, gruba özgüvenini ve hayran sevgisini kazandıran önemli şarkılar var. albümün kapağını ve sanat çalışmalarını da the dark crystal yaratıcısı brian froud tasarlamış.