hozat merkezli osmanlı vilayeti 1879 yılında kurulmuş. netameli bir bölge, osmanlı döneminden başlayarak cumhuriyet yıllarında da defaten tenzil-i rütbe edilerek başka vilayetlere bağlanmış. en nihayetinde ismi tunceli olmuş. dersim aynı zamanda bu bölgede yaşayan aşiretin de ismi. zaman zaman isyan eden, isyanları kan dökülerek bastırılan bir aşiret.
tuncelili/dersimli biri olarak isminin değişmesinin çok da şart olmadığını düşünüyorum. değişmese olurdu, değişince de özerklik ilan etmedi korkmayın. fakat insanlar 'dersim' isminden o kadar rahatsız oluyor ki üstüne basa basa dersim diyesim geliyor. halbuki "dersim değil, tunceli" ve "tunceli değil, dersim"ciler eşit derecede midemi bulandırıyor. ister tunceli derim, ister dersim derim, ister munzur şehri derim, istersem de raymalifalitiko derim. size ne kardeşim?
fakat şunu da söylemeden geçmeyeyim, bu uygulama sürekli olur olmaz bilemeyeceğim ama belirli bir kesimi kudurtması da bu akşamki orgazmımın sebebidir.
#dersimdeğiltunceli ht ile Twitter da gündem de olan konu.
Efendim öncelikle isim değiştirmenin zararı tam olarak nedir ? Yazar arkadaşımızın da dediği gibi özerk bir devlet kurulmadı sakin sadece halk istedi ve bu yapıldı. Bazı klavyeperverler bunu çok ileri dereceye taşıyıp sabiha gökçen’i paylaşıp durdu. Bu düpedüz dersim katliamını destekleyen ve öven bir harekettir. Bu da benim açımdan büyük bir insanlık suçudur. çünkü orada binlerce günahsız insan öldü. Bu ölümlere sebebiyet verenlerin başkahramanlarından biri de sabiha gökçendir. Ve yine Ellerinde olsa isim değiştirdiler diye tekrar orayı bombalayacaklar. Bu yazdıklarımı farklı yerleri ile okuyup anlayanlar olacaktır. Ama (bkz: dersim katliamı ) bir açıp okusunlar, izlesinler. İsim değiştirme tartışılabilir sonuçta halk iradesi adı altında yapılan bir durum ben sadece olayın insan katlini öven bir boyuta gelmesine kızıyorum umarım anlatabilmişimdir.
Bu ülkede sağcı solcu diye ikiye ayrılmayan aklı başında atatürk'ü iyi anlamış her birey bunun ne anlama geldiğini, arkasında ne olduğunu, asıl amaçlarının ve bunun sadece yolun başı olduğunu bilir ve anlamıştır bile.
Bu terör yandaşı gruplar böyledir işte. Dostane yaklaşırlar, dersin ki bir zarar gelmez bundan. Ama ellerine fırsat ve güç geçsin görün nasıl o eleştirdikleri katliamın mislini yapıyorlar.
Onlar aramızda, onlar her yerde. Özellikle büyükşehirde yaşayan versiyonları en gıcık olanlarıdır.
Zamanında mustafa kemal paşa'nin idealindeki, ütopyasındaki türkiye'ye ulaşmak için yaptıklarına karşı çıkan tayfalara bir bakın hele. Anladınız mı şimdi?
Paşam nasıl bunların kökünü kazıdıysa hala kuyruk acıları geçmemiş. Bu ve bunun gibi bazı kelimeler ifadeler zaten terör yandaşı mı değil mi turnusolüdür bu tipler için.
O yüzden gerçekten aklı başında olan türkiye vatandaşları kimin ne bok olduğunu biliyorlar.
Bir seyin iki ismi olabilir takilmamak lazım. Oranın halkı bunu dert etmezken hayatında Tunceliye ugramamis ugramayacak adamın sinir krizine girmesine ne demeli? Bir sehir.
sevdik, güvendik, destekledik, adam gibi adam dedik ama yapma Fatih Başkan. Biz de kafamıza göre karar alıp buraya "Constantinople" desek doğru olur mu.?
Makama oturana bir şeyler oluyor memlekette. Yazık.
tanım: 22 mayıs 2019 itibariyle tarihin en absürd ve saçma kararında başrol oynatılmış şehirdir. zira dersim değil, tunceli'dir.
İlk girdide de değinildiği gibi bir bölgenin genel kabul görmüş ismi veya bölgede yaşayan bir aşiretin ismi.
Tunceli Belediye meclisinin Tunceli isminin "Dersim" olarak değişikliğine yönelik almış olduğu karar üzerine yazma gereği duyduğum girdi.
Genel kanı farsça olan kelimenin "der=kapı, sim=gümüş" kökünden geldiği ve "gümüş kapı" olarak türkçe'ye çevrildiği yönünde. Varto, imranlı, zara, malatya'ya kadar uzanan coğrafya olarak anılmaktadır.
Bu sabaha kadar ben de "Dersim" isminin yukarıda yazdığım bölgeye ait olduğu kanaatindeyim. Çünkü halk arasında genel kabul görmüş bir ifade. Ama hiç bir araştırmacı bunu bir belgeye dayandıramamış, dilden dile aktarılan bir söylem.
Gelelim fikrimi değiştiren çalışmanın detayına. Tunceli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisinin 2012 yılında yayınlanan 1. cilt, 1. sayısında yayımlanan, araş.gör. mehmet yıldırım tarafından yapılmış çalışmada "Dersim" ismine ilişkin belgeler ve dönemi bilen yaşlıların ifadelerine yer verilmiş.
Osmanlı arşiv kayıtları, tanzimat sonrası dersim sancağı'nın teşkil edilerek bir çok kazanın bu sancağa bağlandığını göstermekte. Sancak da isimi bölgede yaşayan "Desimlu Aşireti"inden almış. Yine Mehmet Yıldırım çalışmasında tanzimat öncesi dersim diye bilinen geniş bir coğrafyanın varlığını gösteren bir bulguya sahip olmadıklarını ifade etmiş.
Öte yandan kelimenin esası olan desim ismine "r" harfinin 1847 yılından sonra dahil olduğu ihtimalinden de söz edilmiş. Arşiv belgelerinde de yazan "desim" örneklerini linkten görebilirsiniz. www.academia.edu/...
Yine Rıza Zelyut'un DERSİM İSYANLARI VE SEYİT RİZA GERÇEĞİ kitabında;
1935 yılında İçişleri Bakanı Şükrü Kaya'nın Millet Meclisi'ndeki konuşmasında dile getirdiği şu görüş de bunu doğrulamaktadır:
"Dersim eski zamanlarda muayyen bir mıntıkaya verilmiş bir isim değildir.
Sonraki dönemlerde, Dersim ile ilgili belgeler, daha çok buradaki aşiretlerle ilişkili olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bunları incelediğimizde de Dersim kelimesinin coğrafi bir terim değil bir aşiretin adı olduğunu görmekteyiz. 18. yüzyıl Osmanlı arşivlerinde bulunan bu belgelerden bir kısmını uzman Ahmet Hazerfen okumuş ve Cemal Şener de "Osmanlı Belgelerinde Dersim Tarihi" ve "Osmanlıca-Türkçe 50 Adet Orijinal Belge" adı altında yayınlamıştır.
ifadelerine yer verilmiştir.
Ayrıca;
Dersim hakkındaki Jandarma Genel Komutanlığı Raporu'nda, 1930 başlarında, Dersim terimi ile ilgili olarak şöyle açıklamalar yapılmıştır.
"Dersim adına gelince, bu adın menşei hakkında şimdiye kadar sarih bir malumata tesadüf edilemedi. Yalnız Dersimanlı aşiretine izafeten verilmiş olduğu hakkında bir rivayet vardır."
Söz konusu raporda; bölgede gümüş bulunuyor idiyse, burada çalışanlara İran dili hakimiyeti devrinde Dersimanlı adı verilmiş olabileceği ihtimali belirtilmektedir.
-------------
Tunceli belediye meclisi, Tunceli isminin değiştirilmesine yönelik aldığı kararla 1935 yılında kanunla yapılan değişikliği yok sayarak aslında suç işlemiştir. Her ne kadar belediye meclislerine karar yetkisi verilmiş olsa da mevcut kanunlara aykırı karar a-lı-na-maz! hukukçular daha net açıklayabilir.
Yazılan diğer girdileri, yorumları okudum da isim değişikliği olayı katliamdan tutun, asimilasyona kadar vardırılmış. Bizim en büyük yanlışımız olayları birbirinden bağımsız kendi içinde değerlendiremiyor oluşumuz. Araştırmak yerine etrafımızdan duyduklarımıza inanmayı tercih ediyoruz- aldatılatılabileceğimizi bile hesaba katmadan... insan denen varlık çıkarı söz konusu olduğunda her tür hileye başvurabiliyor.
yukarıda açıkladığım hususlar ışığında dersim isminin yöre halkının kültürü, yaşam tarzı, dili, etnik kökeni ile ilgili olmadığı çok açık. kendi yorumumsa; osmanlıdan bu yana bölgedeki ağaların, paşaların merkezi yönetimlere direnç göstererek, isyan etme mantalitesinin uzantısı sancılar tüm bunlar.
bölgedeki feodal yapı ve halkın üzerindeki etkileri başka bir girdi konusu.
belediyenin almış olduğu kararın tamamen siyasi ve ortamı bulandırmaya hizmet ettiği belli.
ben olayın politik tarafından sıyrılıp bir şey sormak istiyorum. bugün bunu bu işlerden anlayan bir iki arkadaşıma daha sordum, yani gerçekten bilgi almak için soruyorum.
belediyelerin böyle bir yetkisi varmıdır? yani şimdi çok da aptal bir soru olmasın yapıldığına göre varmış tabi de. yani bana biraz garip geldi, hadi diyelim dersim/tunceli bi geçmişi var hikayesi var, dersim olsun diyenin haklı gerekçesi var diyelim veya hayır tunceli kalsın diyenin haklı gerekçesi var bunlar tamam. şimdi olayı biraz abartarak sorayım, istanbul büyükşehir belediyesi toplandı oy birlğiyle konstantinopolis olarak değiştirelim dedi tamam mı yani, belediye meclisindeki bilmem kaç tane adam böyle olsun diye böyle mi olacak. ya da daha abartayım bir ilçedeki meclis üyeleri toplandı ilçe belediyesinin adını "sığırlar" olarak değiştirdi. ne yani oluyor mu böyle. gerçekten soru olsun diye soruyorum, bi ima falan yok. bence bu kadar kolay olmuyordur. her ne kadar tamam şehirin geçmişi vs olsa da sonuçta bu resmi bir isim, yeri geliyor uluslararası yazışmalar çizişmeler antlaşmalar oluyor öyle ben oyladım değiştirdim....bana biraz garip geldi.
bir de şimdi ne oldu, belediyenin adı dersim oldu ama ilin adı hala tunceli değil mi? yani tunceli valiliği hala.