dönmek kategori

  1. belirli bir yere kadar gidip geri gelmek de dönmek, hiç bir yere gitmeden bir aks üzerinde turlamak da dönmek. iki anlamlı bir fiil.
    #66313 laedri | 7 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  2. Kendi ekseni üzerinde veya başka bir şeyin dolayında hareket etmek.

    Örnek kullanım: içeride anahtarın acı bir gıcırtıyla döndüğünü duydum. (Y. Z. Ortaç)
    #117486 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  3. Geri gelmek, geri gitmek.

    Örnek kullanım: Ertesi gün aynı yoldan Bodrum'a döndük. (Halikarnas Balıkçısı)
    #117487 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  4. .

    Örnek kullanım: Babam birdenbire bana döndü. (S. F. Abasıyanık)
    #117488 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  5. .

    Örnek kullanım: Gülümseyerek bir köşeyi döndü. (P. Safa)
    #117489 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  6. Bir şeyi andıracak duruma girmek, benzemek.

    Örnek kullanım: Dikmen yolları, mabede adak için gidenlerin yollarına dönmüştü. (A. Gündüz)
    #117490 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  7. Sınıfta kalmak.

    Örnek kullanım: Çocuk çalışmazsa bu yıl döner.
    #117491 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  8. Durumdan duruma geçmek, değişmek, olduğundan daha değişik bir durum almak, benzemek.

    Örnek kullanım: Erkekler tekaüt olunca çocuğa dönüyorlar. (R. N. Güntekin)
    #117492 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  9. Belirli bir yerde dolaşmak.
    #117493 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  10. Kendini bir yandan bir yana çevirmek.

    Örnek kullanım: Yatağında sabaha kadar dönüp durdu.
    #117494 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  11. Yönetilmek, düzene konulmak, çekip çevrilmek.
    #117495 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  12. Söz konusu etmek, hatırlamak.

    Örnek kullanım: Biz yine onun gençliğine, lise öğretmeni olduğu zamana dönelim. (H. Taner)
    #117496 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  13. Bırakılan bir konu veya işe başlamak.
    #117497 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  14. Hileyle, gizlice yapılmak.

    Örnek kullanım: Burada bir şeyler oluyor, bir şeyler dönüyor ama anlayamıyorum. (R. H. Karay)
    #117498 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  15. inanç, din veya düşüncesini değiştirmek.

    Örnek kullanım: Annesinin italyan Yahudisiyken döndüğünü söylemişti. (Ö. Seyfettin)
    #117499 tdk | 6 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp
     
  16. dönmek için sabırsazlandığın bir yer bir kişi yoksa neden yaşıyorsun ki? kavuşmak istediğin kollar veya sahiller seni heyecanlandır mıyor mu? dönmek seni var eden şey değil miydi? şimdi dönmek korkaklık oldu.
    bütün zayıflıklarına zaaflarına geri mi dönmek istiyorsun? peki o kalan yarım kalan şeyler bitmeyecek mi? dönmek kaybetmek oldu. dönme sakın. dönmek ölümün diğer adı.
    #241292 ferrarisinisatanbilge | 4 yıl önce
    0eylem
    • paylaş
    • facebook
    • twitter
    • whatsapp