1. Yeryüzünde daha az tiksindiğim çok az şey var. Sokak hayvanlarına yapılan muamelenin yapıldığı bir hayal dünyam var.

    Az önce birkaç gündür ya da bir süredir flörtleştiğim teşhirci bir örneğine de denk geldim.

    Olm çok acayip çağ lan bu. Bir tane Twitterda da denk gelmiştim. Gazeteci mi bir şeydi, Tweet'ler muhalifliğin önde gideni ama hatun abla AKP'li birisine yanıktı. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu AMK.

    Bu güncel örnek de babası polis diye aile evinden çıkmamış, siyasetle ilgilenmiyorum, diğerleri gelse ne değişecek seviyesinde ama storyler fotoğraflar seküler özgürlüğün dibi olan çelişki dolu ilginç bir profil.

    Sütyenli, şortlu, teşir üst düzey fotolarla nasıl böyle olabiliyor merak konusu.

    Bir de diyor ki siyasi parti muhabbetini ne kadar abarttın?

    Yine en gıcık olduğum aptal turnusolü cümlelerden birisi bu da. Sanki sen ezogelin ben mercimek seviyorum kavgası bu!

    Bu mallar bizi Amerika, Kanada gibi sen cumhuriyetçisin ben demokratım kavgası yapıyor sanıyor hala.

    Olay milli beka konumunda, sürekli bir "Ne abarttınız ya?"lar, "Siyasetle niye ilgileniyorsun?"lar.

    Vallahi deliricem bu ülkede. Bana yurtdışı yolları nasip et Eru!
    0topluluk 
  2. 1990’lar Türkiye’sinde Ekonominin Siyaset Üzerine Etkisi: İslâmcı İdeolojinin Yükselişi Örneği

    "Yerli ve Millî" Popülizm: İslâmcılık Nasıl İktidara Geldi?

    vakti olanların şu iki makaleyi okuyarak daha iyi anlayabileceğini düşündüğüm seçmen. çok değil bu seçmenin 20 yıl öncesine kadar evinin içinde olan doğru düzgün bir tuvaleti yoktu. şimdi site, villa, rezidans, iş, araba en kötü orta halli bir daire sahibi oldular veyahut çocuklarını memur yaptılar. kendi aralarında çevirdiler paraları, iş kurdular bir şeyler yaptılar ama yaptılar.
    baskın seçmen nesli kendini kurtardı, çocuklarını da pek umursamadılar ne yalan söyleyeyim.

    maslow'un piramidinin ilk basamağını akp sayesinde tırmandılar, onun için bence şu an inkar aşamasındalar. rte'de kendileri döneminde nelere sahip olduklarını son birkaç yıldır üstüne basa basa anlattı. akılları da billur olsun diye karşı tarafı terörist ilan edip milliyetçi duygularını yükseltti ve bir vicdan mastürbasyonu yapmalarını sağladı. o yüzden birkez daha şuna ikna oldular "yaparsa reis yapar". kendi umutlarını tüketirken bizim de hayatımızı kaydıracaklar tabii, umarım olmaz.


    akp tarikatmış arkadaşlar, tarikatlarda kurallar kolay kolay yıkılmaz; ben bunu anladım bu seçmen için. geçmişte iktisadi kazanımlar ve ahde vefa duygusu da önemli bir etken.

    somut örnek olarak da dayımı verebilirim. ben çocukken iki göz eski bir tahta evi vardı. akp döneminde köye yeni bir ev yaptı, şehirden de ev aldı -hem de en çok hayalini kurduğu sahil kenarından-, son model bir arabası var, işleri de tıkırında- kendi çabasıyla yaptı-. onun gözünde süreç, diğer partileri de gördük; yine yaparsa o yapar, şeklinde.

    bir de eskiye dair bir ton kötü anısı var -en basitinden imam hatip katsayı travması-, o kadar yoksulluk çekmiş ki şu zorluk bile ona zorluk olarak yansımıyor. bizim durumumuzu da pek önemsemiyor. ben çalıştım yaptım sen de çalış senin de olsun, diyor. bunlar bir şey mi, kafasında.

    düşünceleri böyle.
    #286868 migfer tokmakel | 2 yıl önce (  2 yıl önce)
    0topluluk 
  3. Kadın versiyonunun özeti şudur

    Söylediği lafların mahiyetinin farkında bile değil. Benim bazı geceler yatmadan önce kurduğum fantezinin ne kadar haklı olduğunun ispatı gibi.
    1topluluk 
  4. Dindar görünen ama çoğunun dinle pek alakası olmayan fakat diğer kişiler tarafından dindar görünmek istenen topluluktur.
    Kördürler. Kör edilmiştirler. Bağnaz ve yobazdırlar. İstediğin kadar açıklama yap, kanıt göster asla kabul etmezler.

    ibb.co/...
    #286862 wtf | 2 yıl önce
    0topluluk 
  5. tek kelime türkçe bilmeyenlerin oy kullandığı bir seçimde, partisinin milliyetçi olduğunu düşünen seçmendir.

    "ver 250'yi, al vatandaşlığı" demiyor muydu bunlar?
    #286852 bachophile | 2 yıl önce (  2 yıl önce)
    0topluluk 
  6. Benim 20 yılımı, en verimli yıllarımı, gençliğimi, evladımın çocukluğunu ve geleceğini çaldılar. Bu ülkeye verdikleri ekonomik zararı belki beş on seneye atlatırız da gerisi için iki nesil geçmesi lazım muhtemelen.

    Saadet zincirinin bir parçası olmayı beceremediği için verdiği oydan dönenler olduğunu görüyorum da, yemezler. Daha dibi görmedikleri için vakit onlar için henüz erken. Bu ak parti ve Erdoğan iktidarının bir dönem daha devam etmesi gerekiyor ki, ezan, bayrak diye diye ak partiye oy verenler iyice dibi görsün, sürünsün. Hiç ihtimal vermiyorum da belki o zaman din tüccarlarına oy vermemeyi bir iki seçim ertelerler.

    Var mıdır bilemem de, kısacası hiçbirine hakkımı helal etmiyorum. Umuyorum sürüne sürüne yaşamaya devam ederler.
    #286851 fly | 2 yıl önce
    0topluluk 
  7. Siyasi partilerin seçmenleri hiçbir zaman Bütünüyle okumuş Aydın, kavrama becerileri ve sezgileri yüksek gruplardan oluşmazlar. Nasıl ki Bütün ülke Seçmenlerinin ortalaması ortaya bir sonuç koyuyor ise aynı durum bütün siyasi partiler içinde geçerlidir. yani ayrı ayrı siyasi partilerin seçmenlerinin Kollektif kararı toplum kararından pek de farklı değildir.

    Buna Francis Galton Deneyi olarak bilinen meşhur istatistik deneyi ile örnek verebiliriz:
    Francis Galton adlı sosyal bilimci, Platon’un Devlet adlı kitabını okur ve kitlelerin yanlış kararlar aldığını kabullenerek ülkelerin azınlık bir grup aristokrat zümre tarafından yönetilmesi gerektiğini savunmaya başlar.
    Galton, daha sonra bu tezinin ispatı için bir sosyal deney yapmaya karar verir. Kesilen bir sığırdan kaç kilo et çıkacağının tahmin edilmesini isteyen bir yarışmaya katılır. Yarışmada uzmanlardan, kasaplardan, çobanlardan yani bu konuda uzman kişiler olmasına karşın katılımcıların bir çoğunun konu hakkında bilgisiz sıradan vatandaşlar olduğunu gözlemler. Bir çok gelişigüzel tahminlerin ortada dolandığını görür. öyleki 50 kilo diyen de 500 kilo diyen de vardır. Galton, yarışmaya katılan 800 kişinin yarışma sonunda biletlerini toplar ve insanların tahmin ettikleri tüm sayıların aritmetik ortalamasını alır. Tahmin edilen tüm sayıları toplayarak 800'e bölerek sonuca ulaşır. Ve sonuç son derece şaşırtıcıdır. Galton'un yaptığı hesaplamaların sonunda ulaştığı sayı 538.65 iken kesilen sığırın gerçek kilosu ise tam olarak 539’dur.

    Çoğunluğun konu hakkında niteliksiz olduğu bu yarışmada, insanların tahminlerinin ortalaması nasıl oluyor da en uzman kişinin varsayımdan bile daha doğru bir sonuç veriyordu. Aslında bu çok düşük ve çok yüksek olan absürt tahminlerin birbirlerini nötrleyerek daha doğru tahminlere, yani nitelikli insanların tahminlerine bir zemin sağladığını görmekteyiz. İşte bu yüksek ve düşük tahminler birbirlerini nötrlediğinde sonuca en yakın doğruyu bulmuş oluyoruz.

    Bu deney farklı versiyonlarda da birçok kez yapıldı ve sonuç değişmedi. Çoğunluğun kararı hep galip geldi ve sonuca en yakın doğru bulunmuş oldu.
    Bu duruma kalabalıkların bilgeliği diyoruz.
    Demokrasilerin mantığında yatan olgu da tam olarak buradan gelmekte. Ortak alınan kararlar, bireylerin kararlarından her zaman daha etkilidir ve her zaman daha doğru sonuçlara ulaşmamızı sağlar.

    Gerçekten kalabalıklar Bilge midir? dalton'un Bu deneyi ve bundan sonra yapılan birçok benzer deneyde Sonuç değişmedi ancak Deneylerin öncesinde katılımcılar Şudur veya Budur diyerek etki altına alınmadı.
    Ben bu duruma kalabalıkların bilgeliği olarak değil, demokrasinin açmazı olarak bakıyorum.

    Bu safhada seçmen tercihlerini ve seçmenlerin mevcut siyasi partilere olan eğilimlerini Birçok farklı parametrede inceleyen çok geniş bir literatürü tarayabiliriz. Bunların hepsi rasyonel sonuçlara odaklanır yani rasyonel olan seçmenlerin kendileri için en fazla fayda getirebilecek olanı seçmeleri, Yani tıpkı ekonomik ilişkilerde olduğu gibi rasyonel davranmaları ve faydalarını maksimize etmeleri üzerinedir. ancak hiçbir seçimde böyle bir süreç işlemez. Öncelikle seçmenlerin kendi çıkarları için partilerinin seçim vaatleri hakkında kesin bilgiye sahip olduklarını varsaymak hiç de rasyonel değildir. özellikle seçim dönemlerinde seçmenler birçok farklı kaynaktan gelen bilgilerle karşı karşıya kalırlar ve bu bilgilerin önemli bir çoğunluğu da dezenformasyon içermektedir.

    Demokrasi Çıkmazı da tam olarak bu noktada karşımızda belirir. elinde finansal gücün varsa, basın ve medyanın neredeyse %90'ına hakimsen Zaten yolu yarıladın demektir. Ha bir de bunun üzerine elinin altında din, mezhep, Beka, vatan, millet gibi zengin Bir literatürü barındırabiliyorsan Tebrikler demokrasi Galip geldi..

    Gelelim AK Parti seçmenine; içerisinde Dincisi-dinsizi okumuşu-eğitimsizi Islamcısı-ülkücüsü hatta biraz da komünisti olan çok geniş bir kitleden bahsediyoruz. Ancak bu kitlenin aritmetik ortalaması herkesin de tahmin edebileceği gibi klasikMuhafazakar İslamcı bir kitle. bunun yanında ciddi liberal bir kitleye de hitap ediyor. bu liberalin içerisine sermaye sahiplerini, enerji, finans, sağlık gibi alanlarda çalışan büyük iş adamlarını dahil edebiliriz. bankaların karlarını yüzde 500'e katladığı bir ortamda Sizce ekonomi bu insanlar için ne kadar kötü? enflasyonist ortamın zengini daha çok zenginleştirdiği bir düzlemde bu insanlar mevcut ekonomik durumda ne kadar şikayetçi sizce? %9'dan aldığı politika faizini %30'lardan tekrardan Merkez Bankası'nda borç veren bir ekonomik Yapıyı Hangi banka niye istemesin?

    Ve Tarikatlar ve cemaatler.. Bu ülkenin gerçeği.. Tabii ki burada bahsetmiş olduğumuz sünni İslamcı Tarikat ve cemaatler, zannetmeyin ki CHP'nin hitap ettiği Alevi cemaatler çok Aydın çok okumuş bir kitleden ileri geliyor. Orasını da az kurcaladığınız zaman aşağı yukarı aynı benzer bir tabloyu görebilirsiniz. Mesele neye inanıldığı değil nasıl inanıldığı. ancak nicel çoğunluk olarak Sunni Cemaat ve tarikatların AK Parti için büyük bir oy deposu olduğunu tespit etmek çok da zor değil.

    Rakamlar Kesin olmamakla birlikte ülkemizde yaklaşık 8,5 milyon engelli vatandaş bulunmaktadır yani her 10 vatandaşımızdan birisi engellidir. Peki Sizce bu insanlara kim ulaşıyor Vakıflar, dernekler, cemaatler ve tarikatlar aracılığıyla Kim bu insanların evlerine gidiyor? bunlarla ilgileniyor veya bunlara temas edebiliyor? Bir ailede bir engelli olması ne demek emin olun yaşamayan bilemez. O insana bir kere dokunursanız yarın aka kara deseniz de o dokunduğunuz iz kalır.

    2023 yılının sosyal yardım bütçesi de bir bakalım. Yaklaşık 150 milyar Türk lirası. Bu sadece sosyal Hizmetler Bakanlığının bütçesi, bunun yanında belediyelerin, tarikatlar ve cemaatlerin ve stk'ların dağıttıkları sosyal yardımları da üst üste koyarsak 200 milyar Türk lirasından Fazla bir rakamdan Bahsedebiliriz.

    Şimdi bir de partilerin mevcut üye sayılarına bir bakalım;
    Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): 11.241.230
    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): 1.369.430
    İYİ Parti: 617.513
    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP): 464.092
    Demokrat Parti (DP): 364.444
    Yeniden Refah Partisi (YRP): 269.391
    Saadet Partisi (SP): 265.738
    Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA): 177.454
    Büyük Birlik Partisi (BBP): 119.237
    Gelecek Partisi (GP): 76.182
    Halkların Demokratik Partisi (HDP): 45.302

    Bütün partilerin üye sayılarının topladığımızda AK Parti'nin yarısı kadar bile etmemekte. Sonra insanlar soruyorlar ya AK Parti bu halde nasıl %30 kemik bir Oya sahip diye. 55 milyon seçmenin oy kullandığı bir seçimde 10 milyon üyesi olan bir siyasi parti hiç birşey yapmasa zaten %20 alabilir.
    Tabii bu denkleme son zamanlarda vatandaşlık alan Suriyeli, Afgan, bilmem nereli göçmen veya mültecileri eklemiyoruz bile.

    Tabbiki Recep Tayyip Erdoğanın kişisel başarısını da es geçmemek gerekir. Donanımsız olarak addedildiği bir çok alanı liderlik vasıflarıyla doldurabilen ve siyasi oportünizmi adeta machiavelli'ye nazire yaparcasına uygulayabilen bir profilden bahsediyoruz. Bunu ahlaki değerler veya normlar üzerinden değil tamamen sistem üzerinden pozitif bir yaklaşımla dile getiriyorum. Yani İslamcısını, ülkücüsünü, milliyetçisini, maocunusu, hizbullahçısını, liberalini, aynı ittifakta toplayıp hepsini de bir şekilde idare edip bir tek kendi sesini gür çıkartabiliyorsan bu açık bir başarıdır diye düşünüyorum.

    Sonuç olarak böyle girift bir seçmen profiline karşı daha akılcı, daha Daha anlaşılabilir, daha etkili programlar yürütmezseniz, onlara temas etmezseniz, onların endişelerini kaygılarını göz önünde bulundurmazsanız ve bu süreci da daha doğru bir adayla, ekiple yürütme yoluna gitmezseniz günün sonunda kalabalıkların bilgeliğine yenilirsiniz ve demokrasi çıkmaza girer..
    #286846 yadellerdeyabanci | 2 yıl önce
    0topluluk 
  8. Şu bilginin acilen kendilerine iletilmesi gereken seçmen grubu.
    0topluluk 
  9. ikinci tura kaldık diye çok sevinmişler. az önce kalabalık bir konvoy geçti korna çalarak. ama hala bitmedi bu iş.
    #286612 laedri | 2 yıl önce
    2topluluk 
  10. sırf bizlerle aynı görüşü paylaşmıyor diye belli bir grubu aşşağılmak, hakaret etmek nedendir anlayamıyorum. Empati kurmak çok zor bir şey değil halbuki. empati kurmak zor değil çünkü onlar da yüksek ihtimalle geri kalanlar için aynı şeyi düşünüyor.

    birbirimize hakaret ettik, aşşağıladık böylelikle egolarımızı şişirdik, kendimizi karşı taraftan üstün gördük ve kendimizi tatmin ettik, bütün kişileri görmeden genellemeleri de yaptık, çok güzel! peki elimize başka ne geçti? ayrıştıkça ayrıştık, birbirimizden nefret ettik, düşman olduk olacağız, soruyorum tekrardan elimize ne geçti?

    bahaneler göt gibidir, herkeste bir tane bulunur bu yüzden yaptığımız bu davranışların herhangi bir haklı nedeni olamaz, olmamalı. zaten bu nefret söylemleri yüzünden burnumuz boktan çıkmıyor, hala daha nefret söylemlerinde bulunanları gördükçe bu ülkeye olan ümidim gün geçtikçe azalıyor benim. birbirlerinden nefret eden vatandaşları olan ülkelerin hali ortada üstelik.

    gün sonunda bu insanlarla beraber yaşıyoruz ve her ne kadar istemesekte yaşamaya devam edeceğiz. bir şeyi sürekli aklımızın bir köşesinde tutmakta fayda var; bu kişilerin ailesinde, memleketinde doğmuş olsaydık, onların aldığı eğitimi almış olsaydık ve arkadaş çevremiz onlarınkiyle aynı olsaydı kuvvetle muhtemel bizler de aynı düşünceye sahip olacaktık.

    şu nefret dilini bir kenara bırakıp karşımızdakini anlamaya ve güçlü bağlar kurmanın zamanı geldi geçiyor. birisini sevmeye çalışmak ondan nefret etmekten çok daha kolay ve iyi hissettirir insanı.

    kucak dolusu sevgiler, saygılar...

    ekleme ; bu girdi sırf akp seçmenine ve onlarla karşıt görüşte olanlar insanlara dair yazılmış bir girdi değildir. toplumun her kesimi için yazılmıştır.
    #286581 biri beni silksin | 2 yıl önce (  2 yıl önce)
    1topluluk 
  11. bu gece gelen yeni girdilerle en büyük dertlerinin ne açlık, ne işsizlik, sadece lgbt olduğunu öğrendiğim grup.
    dinlediğim tüm röportajlarda lgbt gelecek erkek erkeğe evlenilecek, aile bitecek diyorlar.
    kadın kadına evliliğe karşı değiller mi acaba?
    #286578 la campanella | 2 yıl önce
    0topluluk 
  12. karşılaştırmalı olarak burada.
    youtu.be/...
    #286577 laedri | 2 yıl önce
    9topluluk 
  13. İyisi yoktur, İstiklâl mahkemelerinde sallandırılmamış olanı vardır.

    Şakası bir yana gerçekten bunlar kadar takıntılı tarikatçi, kültist tipler vardır herhalde dünyada.

    Az önce yukarıdaki paylaşımı yaptım Twitter'da. Bütün akbotlar dadanmış ben de farkında değilim, kestiriyordum birkaç saatliğine.

    Bi uyandım, "Sakın silme" diye bana dadanan mı dersiniz, @emniyetgm diye beni ifşalamaya çalışan mı hepsi var.

    Daha önce de başıma gelmişti, korkacağımı sanıyorlar sanırsam tehditle. Küfür ve hakaret edenleri de vardı da belli ki bunları bir kişi ya da grup yönetiyor.

    Bir Akbotu tanımanın en iyi yolu Türkçe porno sayfalarındaki mantığı aramak. O da birbirlerini takip eden, takibe takip yapan onbinlerce hesap. Mesela 7893 takipçiye 7875 takip edilen falan tarzı. Arada 20 tane mal AKP'li takibe almış mesela.

    Neyse bunlar gerçekten düşük zekalı onu belirtmekte fayda görüyorum ama muhalefet kanadında da bunlardan var.

    Öğrenilmiş bir aptallık çoğunlukla, tıpkı din gibi. Bütün hayatını gerçek adadığın fikirlerin hepsinin çöp ve yalan dolan olduğu gerçeği ile yıkılmak istemiyorlar en temelde.

    Bugün iş yok diye mutfaktaki ablayla sohbet şansım oldu siyasi olarak, normalde kendime söz vermiştim hiçbir AKP'liyi ciddiye alarak siyaset konuşmayacağıma dair ama konusu geldi konuştuk.

    Hala eski argümanlar devamke bunlar. Diyor ki "Yeni iktidarın çalmayacağı ne malum? "
    Ya da "Asıl şimdi AKP'ye oy atmak gerek. " Falan.

    Kocası da 20 yıldır CHP'liymiş o da ilk defa AKP'ye oy atacakmış. Bu nasıl CHP'li olmaksa artık. Yanardöner içten pazarlıklı herifin teki demek ki. Karısı şeriat gelecek iki kuma alırsın üzerime mi dedi ne dedi bilinmez nasıl böyle dönebiliyorlar hayret doğrusu.

    Ablaya analoji üzerinden anlattım.

    Dedim "Abla 10 senedir seninle burada çalıştığımızı varsay. İşimi çok iyi yapıyorum, her şey güzel ama sürekli tipboxtan para aşırıyorum ve sen bunu biliyorsun. Seneye yanına eleman aransa işimi iyi yapıyorum diye benim hırsızlığımı görmezden gelip yine benimle çalışmak ister misin yoksa yeni bir eleman mı ararsın? "

    Bana diyor "10 seneye kalmadan ben seni bırakırım zaten. " Ben de o ara çıldırmamak üzere kendimi zor tutmuş biçimde "E o zaman bu hırsızlara ne oy veriyorsun? " dedim. Yeni gelecek olan daha kötü yaparmış öyle dedi.

    Bu arada analojide işini iyi yapma kısmı onların perspektifinden ya ondan koydum yoksa işini de bok gibi yapıyorlar ya neyse, hatta yapmak ne ket vuruyorlar.

    İşte bir AKP'linin zihni böyle çalışıyor.
    Ama son dönemde çıkan Ata ittifakı ya da Muharrem İnce kanadı, dededen CHP'li kesim ya da diğer kesimlerin salakları da bol bol mevcut.

    Hepsinde olan ortak nokta ince düşüncenin olmaması. Dünyaya dar ve siyah beyaz bakması.
    Yine çalıştığım yerde Manisalı bir karı koca var mesela. Onlar da CHP'li sözde ama yobazlık seviyesi belki de AKP'li abladan daha fazladır. Bize sordukları soru sürekli "Hangi partidensin? "

    Çünkü dünyaya öyle bakıyorlar. Bir şeyci olmak ya da olmamak. Herhangi bir fikre yüzdeyüz kaptırmıyorum, işime yarayan kısımlarını alıyorum onları tatmin edecek bir cevap değil.

    Xci, yci, en iyi, en kötü vb birçok kalıba uyuz olan birisi olarak gerçekten çok yalnız hissediyorum bu anlamda. Benim kendi başıma geçirebildiğim zihinsel yolculuğu imkan ve şartlar olarak benden fersah fersah geride olmayan, benden bir tık aşağıda ya da aynı hatta belki de daha da iyi insanlardan da görmek isterdim ama çok zor.

    Umarım yeni iktidar nispeten böyle insanlar oluşturabilir toplumda.

    Yoksa biliyorsunuz döngüyü zaten.
    #286570 mylipsyourlipsapocalypse | 2 yıl önce (  2 yıl önce)
    0topluluk 
  14. ben bu insanlarla, aşırı fanatik futbol taraftarlarını çok benzetiyorum.
    ceplerinde beş kuruş yoktur, şehir şehir gezip aslında bir şirket olan takıma para kazandırırlar.
    artık seyir zevki vermemesine rağmen, karda kışta stadyumda yerlerini alırlar.
    birisi haklı da olsa, takımlarına laf söyleyemez, eleştiremez. başkasının para kazandığı bir şirkete toz kondurmamak için gerekirse adam keserler sokakta.
    #270160 major tom | 3 yıl önce
    2topluluk 
  15. twitter.com/...

    Öyle saça böyle tarak iktidarı ve seçmeni böyleyken kurtarıcımız muhalefetin De durumu helalleşme ve #Ömer'in yolundan ibaret. Helalleşeceğiz ya hepsiyle o zaman düzelecek her şey !
    Ne güzel ülke be, gericisi mutlu, bölücüsü mutlu, fetöcüsü mutlu, bütün boku püsürü mutlu; ülkenin içinden geçen herkes mutlu bir biz mutsuzuz mk.

    Durumumuz ektedir: ibb.co/...


    #270129 migfer tokmakel | 3 yıl önce
    0topluluk 
  16. genellemek elbette yanlış ama, mikroorganizmadan hallice önermeleri ve kusmuk içeren düşünce yapılarıyla, bu ülkeyi karanlığa sürükleyen etmenin pohpohlayıcılarıdırlar.

    dolar olmuş 12 lira, adam diyor ki geber . bokunuzda boğulduğunuz günleri göstermeden almasın beni allah.

    edit: 12,5'dan 13
    #270128 mangetsu | 3 yıl önce (  3 yıl önce)
    2topluluk 
  17. Gun gelecek, “biz oy vermedik ki.” Diyecek olan secmendir.

    Az kaldi, bekleyin.
    #257475 bulamadimbirnick | 4 yıl önce
    0topluluk 
  18. girdimde bahsettiğim modern sonrası toplumlarda dinin bir ahlaki yapı değil de bir kimlik haline geldiğinin en güzel örneklerinden birisi olan topluluk.

    madem bu ülkede bu kadar dindar var, bu kadar suçu kim işliyor? bu kadar ahlaksızlığı kim yapıyor?
    0topluluk 
  19. Konda araştırmanın 2018 yılında yaptığı "seçmen kümeleri" araştırması: %46 oranında AKP seçmeni seçimlerde oyunu partinin lideri için verdiğini ifade etmektedir. Bunu, %22 ile oyunu AKP'nin taraftarı olduğu için ve %22 ile ideolojik nedenlerle kullandığını söyleyen seçmen grupları izlemektedir. Seçimlerde kararını son dakikada vererek oy kullanan AKP seçmenlerinin oranı %9, herhangi bir parti bağımlılığı olmadan oy kullandığını belirtenlerin oranı sadece %1’dir." "AKP seçmenlerinin üçte ikisinin ideoloji ve uygulanan politikalardan bağımsız olarak partisinin etrafında kemikleştiği sonucuna varılabilir. Toplamda %68 oranında AKP seçmeni oy tercihlerini lider ve parti kimliği nedeniyle yapmaktadır.
    Kabaca her iki akp seçmeninden biri lidere "tapıyor". Bu gerçeklik bugün dahi değişmediğinden pekçoklarınca ifade edilen "Erdoğan mütedeyyin kesimin Atatürk'ü gibidir" çıkartımını doğru kabul etmekte yarar var. Erdoğan siyasi arenada söz sahibi oldukça AKP'nin varlığı bir şekilde devam edecektir. Bu sosyolojik bir gerçekliktir.
    (bkz: www.cumhuriyet.com.tr/...
    #257467 alpali62 | 4 yıl önce
    0topluluk 
  20. "türk çocuğu artık arap çölleri için kanını dökmeyecektir." lafının kafalarına vura vura hatırlatılması gereken seçmen. asker sizin malınız mı lan kafanıza göre oraya buraya gönderiyorsunuz. askere gitmeye gelince bedelli yap veya çürük raporu al kendi sıranı savınca kurtlar vadicilik oyna.

    bir de şu ümmet meselesi var siz araplaşmak isteyebilirsiniz fakat biz müslüman dahi olsak ümmet değil, türk milletiyiz iki de bir şu kategoriye dahil edip bizim adımıza ümmet ümmet diye konuşmayın diye ağızlarına kürekle vurulmalıdır.

    ikiyüzlü seçmendir. bir de twitter'da o kadar saçmalayabilmekteler ki politik bir olay olunca ne olursa olsun taga girmemekteyim o kadar midemi bulandırıyor saçma sapan yazdıkları şeyler.
    #257384 migfer tokmakel | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0topluluk 
  21. Canlarına tak etmiştir, Erdoğan, yeni bir parti kursa da kurtulsak diye bakıyorlar artık.
    #257382 sekeseke | 4 yıl önce
    0topluluk 
  22. 4s kuralına gönülden bağlıdır.
    #257369 larden loughness | 4 yıl önce
    1topluluk 
  23. ikizdere'de, soma'da, karaman'da, depremden yerle bir olan, sefaletle boğuşan yerlerdedir. patates soğan için birbirini ezen, kafasına çay fırlatılan, eve ekmek götüremiyoruz dendiğinde, bunu abartı buluyorum cevabını almasına rağmen ekranlara çıkıp çark eden insanlardır. 3 günde 3 kez ceza yiyen ve erdoğan'dan başkasına oy vermedim diyen kaportacıdır. ikizdere'de amca bas bas bağrıyor. 4 nesil akp'ye oy verdik diye. o amca ve sülalesi işte. zaten mevcut bir taş ocağı varmış. yıllardır gürültüden duramıyoruz diyor kadın. e, ama oyunu %80'lerden %97'ye yükseltmiş son seçimlerde? hani taş ocağı ananızı belliyordu orada?

    onlar sayesinde, yargı, kolluk kuvvetleri, yasama her şey akp'nin kontrolünde. herhangi bir usulsüzlüğe itiraz edebilecek herkesin eli kolu bağlandı. ama o oy verdikleri sistem canlarını yaktığında koşun kurtarın bizi. o iş öyle olmuyor işte.

    bir tanıdığım vardı, sürecinden sonraydı, konuşuyorduk. sağa meyilli olduğunu biliyorum. ne diyorsun bu gelişmeler için demiştim. o bakanların masumiyetine falan hiç inanmıyorum, iş adamı sonuçta onlar demişti. "ya şahsım kişisi?" diye sormuştum. o yapmamıştır dedi. nasıl yani, bakanlar yaptı ama o yapmadı mı? yüzük meselesini, gemicikleri vs. her şeyi hatırlattım. yüzü asıldı. sonra benim de canım sıkıldı zaten, konu kapandı.

    birkaç tane daha böyle muhabbetim var akp seçmenleriyle. ikna edilmiyorlar çünkü politikacı dindarsa eğer, düzgündür. aksine kanıtlarla bile ikna edemezsin. sen kanıt sunuyorsun, adam karşına ayet çıkartıyor. aynı şeyi bilimsel gerçeklerle de yapıyorlar. falanca ilacı, falanca aşısı ölümü yüzde bilmem kaç engelliyor, işte veriler, diyorsun adam sana sadece allah izin verirse o can alınır ayetini sıralıyor. din toplumun afyonuymuş gerçekten de.

    müteahhit çıktı dedi ki, milletin a.ına koyacaz, dediğini yaptı. sadece milletin değil, doğanın da koydular. kafasında olmak istemiyorum, gerçekten içim gidiyor. dere yatakları kurumuş, dağlar tepeler altın diye çoraklaşmış, su havzalarına pistler yapılmış. insanlar çöplerden yiyecek arıyor, canına kıyıyor. ama enerjim kalmadı. her şeyi bırakın, online dilekçe imzalamak bile istemiyor canım. çünkü anlamıyorlar, inanmıyorlar. bana çıkıp, seçim hilesi demeyin değil çünkü. evet, o da var ama her şeye rağmen kafası asla ve asla değişmeyecek bir kitle var ve benim artık hiç umudum yok. çünkü onların yanında biz de yanıyoruz.


    dipnot: nasıl unuturum, akp seçmeni bir de avrupa'da, amerika'da istediği gibi yaşayıp, seçim zamanı akp için %60 oy kullanan gurbetçilerdir. o konuda ağzımı hiç açmayayım.


    #257361 lachattenoire | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    5topluluk 
  24. Kesinlikle ve kesinlikle düzelmeyen kitle ne yaparsan yap anlatamıyorsun derdini.
    Hadi eskiden de biliyordum demokrasi ve insan haklarının bunlara hiçbir şey ifade etmediğini diyordum ki ekonomik sıkıntı baş gösterince anlarlar ne halt ettiklerini.
    Yok abi açıklıktan ölse de yine aynılar hiçbir şey değişmiyor.
    Biliyor kendinin bir halta yaramadığını sırf bu parti varken işe yarayan adamlar hayatını düzgün idare ettirmiyor diye kendiyle aynı seviyede yaşasınlar diye kıskançlıktan yine akp'ye veriyor.
    Ben daha bunların içinde insan olduğunu kesinlikle düşünmüyorum bu davranış cahillikle açıklanamaz safi kötü ruhlular istanbul sözleşmesi'yle ve andımız kararıyla da tamamen anladım. bunlardan kurtulmanın tek yolu ecelleriyle ölmeleri.

    #248371 migfer tokmakel | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    1topluluk 
  25. "reis düşerse ezanımızda, namazımızda, orucumuzda gider. çünkü ülkeye sahip çıkan tek lider o." şeklindeki yalanlara inanmış insanlar.

    bugün bulunduğum toplu taşıma aracındaki, 30'lu yaşlarda iki erkeğin tahammül edilemez saçmalık dolu diyaloğundan: "bizim bu insanımızı anlamıyorum abi. imamoğlu ve beraberindeki sahtekarlara nasıl inanıyorlar anlamıyorum. adam çalsa da çıprsa da (rte için diyor) ülkesine sahip çıkıyor hiç değilse. ameriga tayyib'i düşürmeye çalışıyor. ülkemizin selameti için sahip çıkmalıyız ona." biri bunları söylerken diğeri de:" s-400'ler yakında geliyor Türkiye'ye. bizimkiler sözleşmeleri hazırlamışlar" diyor. bak bak! adam istihbari erke de sahip... herkes duysun tonuyla konuşup durdular daha bir sürü saçmalığı.

    akp'li seçmen yeni/farklı bir cehalet çağı (17 yıllık) açtı. ibb seçimi, tüneldeki son çıkış haline gelmiş onlar için.

    türkiye insanında, dedikodu ve ağızdan ağıza haberin (fısıltı gazetesi) ne kadar hızlı ve etkili yayıldığının kanıtı akp seçmeni. senelerce kahvehanelerde ahmet/mehmet abileri erkekleri, mukabelelerde de ayşe/fatma ablaları kadınları bu tip söylemlerle bağladılar.

    "kanaat önderleri" tabirini en çok bunların döneminde duymadık mı?
    #147280 esinti | 6 yıl önce
    3topluluk